‘ATSO’ SEÇİMİ MASADA KALDI

ANTALYA Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) başkanlığı yarışında aldığı 59 oydan 56’ısı Yüksek Seçim Kurulu (YSK) kararıyla iptal edilen ve Ali Bahar’a karşı verdiği yarışı kaybeden Davut Çetin, seçim süreci ve sonrasını değerlendirmek için medya mensuplarıyla bir araya geldi. Çetin’in düzenlediği toplantıya kırmızı listede yer alan meclis üyeleri ve ATSO Meclis Başkanı Ahmet Öztürk de destek verdi. Seçim sürecinde çok büyük hukuksuzluklar yaşandığını savunan Çetin, seçim listeleri askıya çıkacağı pazartesi günü öncesinde Kepez İlçe Seçim Kurulu’nun, ‘Perşembe günü mesai bitimine kadar Ali Bahar veya avukatına seçim listelerinin verilmesi’ diye bir karar aldığını söyledi. Çetin, “Böyle bir karar olamaz, burada sadece bir taraf yok aday olarak. O dönemde 3 aday vardı, bir kişi adına böyle bir karar alınamaz. Seçim kurulunun taraftarlığı burada başladı” dedi.

‘YÖNETMELİK ÇOK AÇIK’
7 Ekim’de yapılan yönetim seçiminin bir gün öncesi yaşanan başka bir olayı anlatan Çetin, “Bir firma iki ayrı grupta 4’üncü ve 8’inci grupta seçime giriyor ve iki grubu da kazanıyor ve firmanın tek yetkilisi var. Bizim yönetmelikte, ‘bir kişi iki kişi meclis üyesi olarak oy kullanamaz’ diyor. O anda sabah itiraz ediliyor, meclis üyesi istifa ettiriliyor, yedek 1’dekini ekliyorlar. Bunu hiç kimsenin ekleme yetkisi yok. Yönetmeliğimiz açık. Eğer buradan meclis üyesi istifa ederse, diğer listenin en çok oy alan meclis üyesi gelir. Kepez İlçe Seçim Kurulu tekrar karar alıyor, bu eklenen kişi de Boğaçhan Göksu. Yani Kepez ilçeye başvurup, bizim 56 oyumuzu da iptal ettiren arkadaş” diye konuştu.

‘BÖYLE KARAR YOK’
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin yönetmeliğine göre seçimle ilgili son karar verici makamın İl Seçim Kurulu olduğuna dikkati çeken Çetin, “İl’in kararı sonrası, ‘Artık bu seçim bitti’ dedik, görevimize başladık. Ama YSK’ya bu arada bir dilekçe gidiyor ve tarihte görülmemiş bir şekilde karar çıkıyor. Bir gün önce dilekçe veriliyor, ertesi gün YSK toplanıyor, saat 14.00’te toplantıya başlıyor, hatta öncesinden Antalya’da saat 12-13.00’de ‘Biz seçimi aldık’ naraları atılmaya başlanıyor. Ve 6’ya 5 bu itirazı kabul ediyor. 6’ya 5 demek içerde ciddi bir sıkıntı var demek” dedi.

‘HANİ ÇİZİK YOKTU’
YSK’nın gerekçeli kararı halen açıklamadığına dikkati çeken Çetin, konuşmasına şöyle devam etti: “59 değil, 75 de alsak 56 oy iptalle zaten biz seçimi kazanamayacakmışız. Bu güçler girmiş, her şey ayarlanmış, bizim seçimi kazanma ihtimalimiz kalmamış. Odalar ve borsalarda her seçimde çizik olmuştur, ‘Bizim listelerimiz tertemiz’ diyen arkadaşlarımızın (mavi liste) 58, 57, 56 oy alanı da var. Bunlar nasıl çıktı çizilmeden? Çizilmeyen liste ise hepsi 58 çıkar. Geçen dönem, karşı taraftan bir arkadaş 14 kişi çizerek yönetimimize girdi. Bizim seçimlerimizin hepsinde çizik vardır. 117 kişi hem adaydır hem seçmendir.”

‘YÜZÜNÜZ KIZARIR’
“1 Ekim’de 65, 6 Ekim’de 63 iken, seçim günü 59 meclis üyesine düştük. O arkadaşlar o isimleri neden yazdı, herkes kendi şahsiyetini, itibarını, şerefini korumak için yazdı. Burada ‘kesinlikle çizmeyin’ dedim. Gelen teklifleri görseniz yüzünüz kızarır. Ama buna rağmen bütün ekibimizle karşımızda olan herkese rağmen, bu seçimi kazandığımızı gönül rahatlığıyla söyleyebilirim. İl Seçim Kurulu son noktadır. İl Seçim Kurulu da onayları ve mazbatamızı verdi. Ondan sonrası masa başında yapılan işlerdir.”

RÜŞVET İDDİASI
Seçime rüşvet karıştırıldığı yönündeki iddialarla ilgili Davut Çetin, “Yanımda oturan adamı arıyorlar, ‘sana talih kuşu kondu’ diyorlar. Burada beraberiz, 6 Ekim akşamı, ‘ne oldu’ diyor. ‘Seni mavi listenin yönetimine alıyoruz, 1 milyon liradan fazla kaç para istiyorsan söyle rakamı sen’ diyorlar. Evet arkadaşım burada. Bunu herkes biliyor” dedi.

‘ALİ BEY TRENİ KAÇIRDI’
Ali Bahar’ın, “Yaraları saralım” çağrısını değerlendiren Çetin, şöyle konuştu: “Ali Bey o treni kaçırdı. Eski başkan, yönetimi çağrılır, devir-teslim böyle yapılır. Yangından mal kaçırır gibi hemen oturup kararlar alınmaz. Önce biraz hakkaniyetli olacaksınız. Hani zeytin dalı uzatmıştınız, hep beraber yönetecektiniz, hiç kimseyle sorununuz yoktu, bu mudur, böyle mi yapılır?”