Güncelleme Tarihi:
1988’de sahneye çıkmaya başladığı belediye tiyatrosunun 2014’te genel sanat yönetmenliğini üstlenen ve onu Antalya Şehir Tiyatrosu’na (AŞT) dönüştüren oyuncu Mehmet Özgür, 92 kişilik kadroyla 21 oyunun sahnelendiği bir repertuvar oluşturdu. Antalya seyircisi ona 30 yıldır aşinaydı. Türkiye ise Suskunlar, Muhteşem Yüzyıl, Çalıkuşu gibi televizyon dizilerle yakından tanıdı. Başrolünde oynadığı Abluka, filmi Venedik Film Festivali’nden ödülle döndü. Elmalı’da çekilen Aydede filmi Adana Film Festivali’ne katıldı.
Antalya Şehir Tiyatrosu çok iddialı oyunlarla sezona merhaba dedi. Tiyatro izleyicisini neler bekliyor biraz bahseder misiniz?
AŞT’de 2014’te göreve başladıktan sonra yaptığımız köklü değişikliklerden biri de repertuar tiyatrosuna dönüşmekti. Hiçbir oyunu programdan kaldırmadan yeni oyunlar ekleyince sayımız 21’e ulaştı. Oyuncu arkadaşlarımın bazıları 5, 6 oyunda yer alıyor. Bir oyuncu ne kadar çok sahnede olursa o kadar keyif alır. Bu sene 4 oyun daha ekledik. Bu oyunların hepsinin senaryoları ve yönetmenliği bize ait. Oyunlarımızı Mall of Antalya’da sahnelemeye başlarken “Buraya seyirci gelir mi?” endişesi vardı. Ama inanılmaz bir ilgiyle karşılaştık. Ayrıca Aksu, Serik, Altınova civarında da tiyatro isteyen ciddi bir kitle varmış. Yeni sahnelerimiz açılınca da orayı bırakmayacağız.
AŞT kendi sahnelerine ne zaman kavuşacak?
Kent merkezinde eski belediye binasının alt katında yaklaşık 110 kişilik bir kukla tiyatrosu olacak. Doğu Garajı’nda 700 ve 250 kişilik olmak üzere 2 sahnemiz olacak. Gündoğmuş’ta yapılan sahnemiz açılmak üzere. Gazipaşa’da inşaatı başladı. Elmalı’daki sahne yenilenecek. Serik’te, Aksu’da sahnelerin yapımı başlayacak. Kumluca’da sahnemiz açıldı. 2021 yılında Antalya’nın her yerindeki sahnelerden seyirciyi selamlayacağız. Sadece tiyatro yapmak değil, tiyatro seyircisi de yetiştirelim istiyoruz. İnsanlar tiyatro izlediğinde 5 kitap okumuş kadar birikimle evine döner. “Sahnede çok etkileyici bir oyun izledim” cümlesini Manavgat’ın bir köyünde yaşayan Ayşe teyzemden de duyalım. Mesele bu.
Şehir Tiyatrosu’nda bu sezona ilişkin yeni hedefler neler?
İlçelere, mahallelere ve okullara yönelerek tiyatroya gelme ihtimali olmayan insanların ayağına tiyatro götürmeyi hedefliyoruz. Bunun için ‘Tıratro’ dediğimiz bir TIR’larla okulları gezerek kukla oyunu oynayacağız. Royal Shakespeare yönetmenlerinden Caroline Barnett, Mayıs’ta oyuncularımıza bir atölye çalışması yapacak. Ağustos’ta da bir Shakespeare oyununu yönetecek. Danışmanlar ve oyunculardan oluşan uzman bir ekiple kukla tiyatroları, çocuk ve gençlik tiyatroları birimleri kurduk. Tiyatronun çocuk eğitiminde klasik öğretme yöntemlerinden çok daha etkili olduğunu biliyoruz. Avrupa’da tiyatro çocuklarla çok iç içedir. Antalya Şehir Tiyatroları olarak bu seviyeye gelelim diye büyük bir uğraş veriyoruz.
SANAT BÖLGESİ KURULMALI
Antalya’nın sanat alanındaki canlılığını nasıl buluyorsunuz? Neler öneriyorsunuz?
Bir kente üst geçitler, köprüler, metro yapabilirsiniz. Ama sanata yatırım yapılmazsa bir kültür inşa edemeyiz. New York’a gittiğinizde Broadway gösterisi, Paris’te Champs-Elysees’ye özgü bir eser, Londra’da bir müzikal izlemek istersiniz. Bizim de insanların hafızasına sanat bırakmamız lazım. Cam Piramit çevresini düzenleyerek bütün kültür kurumları için bir kampüs oluşturabiliriz. Antalya’ya gelenleri opera, bale, senfoni konserleri ve dünya çapında oyunlarla bu bölgede ağırlayabiliriz.
AİLECEK TİYATROCU
Eşiniz ve kardeşiniz de sizin gibi oyuncu. Oğlunuz da geleneği sürdürür mü?
Oğlumun da bu işte yürümesini çok isterim, ama o benim diğer yanım olan basketbolu seçti. Biz ailecek tiyatro için yaratıldığımızı düşünüyoruz. Tiyatro yaparken kiramızı ödeyemediğimiz, ayakta kalmakta zorlandığımız günler de oldu. Fakat bıkmadan devam ettik. Antalya’da doğup büyümüş bir sanatçı olarak bütün nefesimi bu kente üfledim. Benim için dizi de, sinema da Antalya Şehir Tiyatrosu’ndan sonra gelir.