ANTALYASPOR’DA MÜTHİŞ DEĞİŞİM

Devre arası transfer döneminde Admir Mehmedi, Fernando Martins, Alassane Ndao ve Luiz Adriano’yu renklerine bağlayan kırmızı beyazlı takımın İstanbul’da nasıl bir sınav vereceği merak ediliyordu. Rahatsızlığı nedeniyle Admir Mehmedi’nin forma giymediği maçta, diğer 3 yeni futbolcu sahaya ilk on birde çıktı. İyi de bir sınav verdiler. Uzun yıllardır Antalyaspor forması giymiş gibiydiler. Sergiledikleri oyunla hem kalitelerini hem de tecrübelerini gösterdiler. Bu Antalyaspor açısından umut verici. Beşiktaş maçının ilk devresinde sergilenen oyun önümüzdeki haftalarda devam ederse, Antalyaspor’un korku tünelinden çabuk çıkacağını düşünüyorum. Kırmızı beyazlı takımın milli arayı da iyi değerlendirdiğini gördük. Fizik olarak iyiydiler. İstekli ve arzuluydular. Ne yaptığını, ne yapması gerektiğini herkese gösterdiler. Hepsinden önemlisi kaybolmaya yüz tutmuş öz güvenin geri geldiğini gördük.

GÖZÜME ÇARPANLAR
Beşiktaş maçında Antalyaspor takım olarak iyi bir sınav verdi. Yukarıda yeni transferlerin sırıtmadığını dile getirdim. Ancak Fernando’ya ayrı bir parantez açmalıyım. İkinci maçı olmasına rağmen çok üst düzey bir futbolcu olduğunu kanıtladı. Savaşçı ruhuyla gelecek haftalarda daha fazla katkı sunacaktır diye düşünüyorum.
Gözüme çarpan başka oyunculara da değinmek istiyorum. Zaman zaman olmadık goller yiyen Boffin, maçın yıldızıydı desem her halde abartmış olmam. Mükemmel bir maç çıkardı. Her kurtarışta arkadaşlarını ekstra motive etti. Gününde olduğunda neler yapabileceğini bir kez daha gösterdi.
Yine birçok kez eleştirdiğimiz Doğukan Sinik, harika bir oyun çıkardı. İlk kez bu kadar hırslı ve istekli gördüm. Hücuma çıkan, savunmaya yardıma koşan, ateşleyici bir performans sergiledi. Üzerine düşeni fazlasıyla yaptı.
Veysel Sarı ve Güray Vural da bu takımın değişmez oyuncuların olduğunu gösterdiler. Beşiktaş maçının iyileri arasındaydılar. Tecrübelerini konuşturdular, gençlere örnek oldular. Alkışlıyorum.

HAKEM BİTİGEN’İN KARARLARI
Maçtan sonra bazı yazarlar Beşiktaş lehine iki penaltı verilmediğini iddia ederek hakem Abdülkadir Bitigen’i deyim yerindeyse yaylım ateşine tuttu. Pozisyonları defalarca izledim. Hem Gökdeniz Bayrakdar’ın hem de Güray Vural’ın eline çarpan toplarda iki oyuncunun da arkası dönük. Dolasıyla penaltı verilmemesi doğru karardır diye düşünüyorum. Tabii verilseydi çok kişinin itiraz edeceğini de düşünmüyorum. Ancak bu pozisyonları değerlendirenlerin maçın hemen başında Antalyaspor’un yüzde yüzlük gol pozisyonunda hakem Bitigen’in ‘ayağıma çarptı’ gerekçesiyle atağı kestiğini de keşke gündeme getirseydi. Şayet Bitigen bu atağı kesmemiş olsaydı bambaşka bir tabloyla karşılaşabilirdik. Bunu dile getirmeyip sadece tartışmalı penaltı konusuna değinirseniz bu adaletli olmaz.

TFF ADALETLİ DAVRANMADI
Gelelim Ziraat Türkiye Kupası maçına. Pazar günü Beşiktaş ile oynayan Antalyaspor, aynı gün gece yarısı Antalya’ya döndü. Dinlenmeden çarşamba günü oynayacağı Hatayspor maçına hazırlandı. Bugün de Hatay’a giderek maç saatini bekleyecek. Sonra dönüp pazar günü Fatih Karagümrük’ü konuk edecek.
Rakip Hatayspor’a bir göz atalım. Bu hafta lig maçını cuma günü oynadı. Kupa maçı öncesi 4 gün dinlenme şansı oldu. Üstelik evinde Antalyaspor’u konuk edecek. Sonra lig maçında pazartesi günü Göztepe’yi ağırlayacak. Özetle, Antalyaspor 7 günde 3 maçın ikisini deplasmanda, rakip Hatayspor ise 11 günde 3 maçın ikisini evinde oynayacak. Peki adalet nerede? TFF bu kararı neye göre aldı? Gerçekten yazık!