ANTALYA’NIN ZAMAN MAKİNESİ

Güncelleme Tarihi:

ANTALYA’NIN  ZAMAN MAKİNESİ
Oluşturulma Tarihi: Aralık 10, 2020 09:03

Antalya Doğu Garajı’nda bir iş makinasının kazara toprağa gömülmesi sonrasında ortaya çıkartılan antik mezarlar 2 bin 300 yıl öncenin Antalyasına ışık tuttu. Bizde 12 yıldır kazı yapılan nekropol alanında zaman yolculuğuna çıktık.

Haberin Devamı

ANTALYA kent merkezinde 2008’de başlayan ve halen devam eden Doğu Garajı nekropol kazılarını incelemek üzere antik mezarlar arasında keşif gezisine çıktık. Bu gezide bize kazıları yöneten Antalya Büyükşehir Belediyesi Kent Tarihi ve Tanıtımı Dairesi arkeoloğu Onur Nugay eşlik etti.

2 BİN 300 YIL ÖNCE ANTALYA
Doğu Garajı’nda bir iş makinasının kazara toprağa gömülmesi sonrasında ortaya çıkartılan antik mezarlar 2 bin 300 yıl öncenin Antalya’sını anlatıyor. 2’nci Attalos tarafından kurulduğu bilinen Antalya’nın antik çağdaki ismi ‘Attalia’. Burası Attalia’nın ilk sakinlerinin mezarlarının bulunduğu nekropol alanı. O dönem Antalya’sının ana girişi olan Üçkapılar’a uzanan antik yolun iki yanında yer alan nekropolde basit toprak gömü mezarlarla ince işlenmiş, görkemli mermer lahitler yan yana.

Haberin Devamı

ANTALYA’NIN  ZAMAN MAKİNESİ

KAZILAR HALEN SÜRÜYOR
Nekropoldeki kazıları Büyükşehir Belediyesi, Antalya Müzesi ve Akdeniz Üniversitesi ortak yürütüyor. Bugüne kadar 854 erken Roma dönemi mezarı bulunmuş. Nekropol alanının bir bölümü, ileride ‘deneysel arkeoloji’ çalışmaları yapılmak üzere rezerv alanı olarak bırakılmış. Arkeoloji meraklıları ve öğrencilerin katılacağı kazıların yapılabileceği bu alanda pandemi döneminde 4 yeni mezar daha bulunmuş.

BULUNTULAR SERGİLENECEK
Cam platformlarla sergilenecek olan erken Roma dönemi mezarlarının üzerine inşa edilen yapıda sergi alanları, müze, seyir terası ve geçmişteki cenaze törenlerinin canlandırıldığı bir bölüm yer alacak. Nekropol alanında bulunan eserlerin yukarıdaki sergi salonuna yerleştirileceğini belirten arkeolog Onur Nugay, “Alana giren ziyaretçiler, bal peteği şeklinde yerleştirilmiş yürüme yollarından geçerek mezarların arasında keşif gezisi yapabilecekler. Çeşitli dönemlere ait farklı türde mezarlıklar alttan ışıklandırılacak. Yürüme yolları üzerine 12 ayrı mezar tipine yönlendirme levhaları yerleştirilecek. Gözyaşı şişeleri, pişmiş toprak kaplar, kremasyon (yakarak) gömüler, sikkeler gibi mezarlıklardan çıkardığımız bütün eserleri burada koruma altında sergileyeceğiz. Dünyanın en büyük Ölüm Müzesi olacak” dedi.

Haberin Devamı

ANTALYA’NIN  ZAMAN MAKİNESİ

ANILAR CANLANACAK
Elektronik donanım ve çağdaş müzecilik sistemleriyle izleyicilerin, bir cenazenin taşındığı anı yaşayacaklarını söyleyen Nugay, “Romalıların pagan inancında ölüme bir nehirden kayıkla geçerek gidiliyor. Burada ziyaretçilerin o dönemindeki cenaze kültürünü ve öteki dünya inancını görecekleri bir oda olacak. Görüntüler, ışık ve seslerle hayatın anlamına dair bir sorgulama ve hiçlik hissi uyandıran bir alan olacak. Merkezde bir konferans salonu da yer alacak” diye konuştu.

ÇOCUKLAR İÇİN ARKEOLOJİ
Çok sayıda antik kente ve köklü bir kültürel mirasa sahip Antalya’da arkeolojiden kopuk yaşadığımızı vurgulayan Nugay, şöyle devam etti: “Bu algıyı değiştirmek için çocuklarla atölye çalışmaları planlıyoruz. Bir eğitim atölyesinde çocukların eline çamur vererek aşağıda bulduğumuz eserlerin aynısını yapmalarını isteyeceğiz. Tarihi, içinde yaşayarak, o havayı soluyarak öğrenecekler.”

ZENGİNLERE APARTMAN MEZAR
Nugay bulunan mezar tiplerini şöyle anlattı: “Lahit kapaklı mezarın önce alt kısmındaki kaya oyuluyor sonra da üzerine kapak kısmıyla yerleştiriliyor. Bu, Pamfilya bölgesinin meşhur bir geleneği. Piramidal çatılı mezar ise piramit şeklindeki bir gövde ve yine ona uygun bir kapaktan oluşuyor. Bir de hamasolyum yani apartman tipi katlı mezarlar var. Sağlı sollu mezarların bulunduğu bu yapılara aynı ailenin fertleri gömülüyormuş. Oda, piramit ve apartman şeklindeki mezarlar daha maliyetli olduğundan zengin aileler için yapıldığı anlaşılıyor.”

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!