Antalya’nın simgelerine sanat dokunuşu

ANTALYA’nın 19’uncu yüzyıldan kalma tarihi eserlerini ve kentle özdeşleşmiş figürleri gravür, akrilik, yağlı boya, traverten ve mermer tozlarıyla kendine özgü eserlere dönüştüren ressam Figen Çiçek, 6 yıldır üzerinde çalıştığı ‘Antalya Sembollerim’ koleksiyonunda dört ayrı stilde hazırladığı çalışmaları birleştirdi. Kaleiçi ve Yivli Minare gibi Antalya’nın tarihi mekanlarını portakal figürüyle buluşturan resimler, mermer tozundan rölyefler, gravürler ve yarı soyut yağlı boya çalışmalar hazırlayan Çiçek, tasarımlarıyla iç ve dış mekanları süslemenin yanında kentin tanıtımına da katkıda bulunuyor.

YAŞADIĞIM KENTİ ANLATMALIYIM

Antalya’yı anlatan eserlerini hazırlarken Suna İnan Kıraç Müzesi ve kent tarihçisi Hüseyin Cimrin ile çalıştığını söyleyen Figen Çiçek, “Eskiden dünyanın farklı yerlerini resmederdim. Sonraları bu çok saçma gelmeye başladı. ‘Yaşadığım kenti neden anlatmıyorum?’ diye sordum kendime. Bu konuda sorumluluk hissederek Antalya’yla ilgili yeni bir şey söylemek istedim. Çünkü bu kent zaten doğası ve tarihiyle kendiliğinden bir sanat. Tasarımları tabloya sıkıştırmak yerine farklı objelerin üzerine de uygulamayı tercih ettim” sözleriyle çalışmalarını özetledi.

ANFORALAR VE KALEİÇİ KAPILARI

Eski Antalya’ya ait siyah beyaz fotoğrafları da resmeden ressam Çiçek’in akrilik ve yağlı boya tablolarının yanı sıra atık mermerleri farklı yapıştırıcılarla birleştirdiği kabartma rölyef resimleri de var. Son olarak zeytin üzerine çalıştığını dile getiren Figen Çiçek, “Kentin kendine, tarihine, sembollerine sahip çıkmasını ve bunun öneminin farkına varılmasını istiyorum. Çömlekler, anforalar, cam, tablolar ve ahşap üzerine çalıştım. Kaleiçi’nden dolap kapakları ve kapılar üzerine portakal, turunç çiçeği ve zeytin figürleri işliyorum” diye konuştu.