Güncelleme Tarihi:
KENT KONSEYİ’NDEN ANTALYA RAPORU
ANTALYA Kent Konseyi Çalışma Grupları tarafından, yerel seçimler öncesi kentin öncelikli ihtiyaçlarını sıralayan ve çözüm alternatiflerini ortaya koyan bir rapor hazırlandı. İmar planı, altyapı, afetlerle mücadele, tarım, turizm, çevre, nüfus, eğitim, sağlık, spor, kültür sanat ve sosyal belediyecilik gibi konu başlıklarının öne çıktığı çalışmada, kentin her kesim için yaşanılabilir olması için öneriler yer aldı.K
PLANLAMA VE ALTYAPI
Antalya Kent Konseyi Başkanı Semanur Kurt, hazırladıkları raporun öne çıkan konularını şöyle aktardı: “Antalya’nın öncelikle imara yönelik stratejileri belirlenmeli. Sadece emsal artışından ibaret olmaması gereken planlamada, çevrenin sürdürülebilir kullanımı, kentsel yayılmanın kontrollü olması, tarım alanları, yeşil alanlar, tarihi değerler, kıyılar ve doğal kaynakların farklı amaçla kullanımı engellenmeli. Bütünşehir Yasası’yla köyden mahalleye dönüşen bazı yerleşim alanlarında imar olmadığından doğalgaz, temizlik, elektrik gibi altyapı hizmetleri verilemiyor. Bu nedenle köy statüsünden mahalle statüsüne geçen alanlarda imar planlamaları bir an önce tamamlanmalı. Son 30 yılda su kaynakları koruma alanları beş kez değiştirildi. Hazırlanan son haritalardaki önemli eksiklikler ve bazı su kaynaklarıyla ilgili belirsizlikler giderilmeli.”
GERİ DÖNÜŞÜM TEHDİDİ
Yaşanılabilir çevre dostu kent olabilmek için yapılması gerekenlerin anlatıldığı Antalya’nın Öncelikleri Raporu’nda, “Geri dönüşüme kazandırılamadığı için tehdit haline gelen atıklara karşı Sıfır Atık Yönetmeliği yürürlüğe girdiğinde uygulanacak projeler işlevsel olmalı. Ticari işletmelerde ve meskenlerde atıkları biriktirme ünitelerinin temin edilmesi ruhsat koşulları arasında yer almalı. Yurt içi ve yurt dışından göçü tetikleyen bu alanın şehirde yarattığı güvenlik, trafik sağlık ve algı sorunlarına karşı belediyeler önlem almalı ve entegrasyon için model oluşturmalı” denildi.
KRİZ YÖNETİM PLANI
Antalya’da doğal afet, deprem, yangın, hava kirliliği, kimyasal sızıntı, deniz ve içme suyu kirlenmesi gibi olaylara karşı ‘Kriz yönetim planı’ ihtiyacına değinilen raporda, şu önerilere yer verildi: “Su taşkınlarını önlemek için pik debisi yüksek akarsuların denizle birleştiği noktalara mendirek yapılmalı. Toplu taşıma araçlarında hibrit teknolojiye geçilerek karbon emisyonu azaltılmalı. Bisiklet yolları ağı oluşturularak imar planına eklenmeli. Plajların çevre eko etiketi ve mavi bayrak alması zorunlu hale getirilmeli. Denizlerde akıntı ve gemi kaynaklı atıkları temizlemek için deniz süpürgesi temin edilmeli. Sahil bandında hala atık suların arıtılmadan denize verildiği noktalar var. Kaçak deşarjlar tespit edilerek cezai yaptırım uygulanmalı. Seracılıktaki yanlış uygulamalar, toprak, yeraltı, yer üstü suları ve hava kirliliğine sebep oluyor. İl bazında projelerle tehlikeli atıkların uygun bertarafı sağlanmalı.”
GÖRÜNTÜ KİRLİLİĞİYLE MÜCADELE
Görsel kirliliğe sebep olan panolar, klima üniteleri, gün ısılar ve çanak antenler için standart getirilmesini isteyen Antalya Kent Konseyi, “Kaldırım işgallerine sebep olan otopark sorunu çözülmeli. Kentlilik bilinci oluşturmak için, toplu taşıma araçları ve bilgilendirme panolarına nezaket ve birlikte yaşam kurallarıyla ilgili kısa bilgilendirmeler konulmalı. Spor sahalarının mülkiyet sorunları çözülüp gençlerin ve çocukların kullanımına kazandırmalı. Okullarda öğrencilerin sanat ve spora yatkınlıklarını keşif için yetenek taraması yapılmalı. Belediyeler mahallelerde çocuk ve gençlik merkezleri açmalı. Atıl durumdaki Expo Alanı, kültür sanat etkinlikleriyle ilişkilendirilmeli” ifadelerine yer verdi.
SAĞLIK SORUNLARI
Antalya’da yeni sağlık tesislerine nüfus kaynaklı ihtiyacın gündeme getirildiği Kent Konseyi raporunda, “Öncelikle Aksu ve Döşemealtı ilçelerine tam teşekküllü yeni hastaneler yapılmalı. Kentin önemli bir sorunu olan madde kullanımına karşı Alkol ve Madde Bağımlılığı Tedavi ve Rehabilitasyon merkezleri açılmalı. Kentte AIDS’in yayılmaması için de önlem alınmalı. UNESCO’nun bekleme listesinde olan Antalya’daki 9 kültür varlığının Dünya Mirası kapsamına alınmasına yönelik çalışmalar başlatılmalı. Doğaya ve canlı yaşama zarar veren taş ve kum ocakları kapatılmalı. Tarım alanlarının imara açılmaması için önlem alınmalı. Yaş sebze ve meyvelerin tüketiciye sağlıklı ulaştırılması için gıda güvenliğine ve yasalara uygun teknolojik ambalajlama ve lojistik tesisleri kurulmalı” önerileri de yer aldı.