Güncelleme Tarihi:
Mustafa KOZAK / ANTALYA, (DHA) - ANTALYA'da 15 Temmuz darbe girişiminden sonra başlatılan FETÖ soruşturmaları kapsamında Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Soruşturma Bürosu'nca hazırlanan ilk iddianame, terör suçlarına bakan 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi. İddianemede, emniyet mensubu 78 sanık yer alıyor.
Sanıkların 'silahlı terör örgütüne üye olma' suçundan cezalandırılmaları istenen iddianeme, savcı Serkan Beyoğlu tarafından hazırlandı. 55'i tutuklu 78 sanıklı iddianame, toplam 156 sayfadan oluşuyor. Silahlı törör örgütünün kuruluşu, yapısı ve amaçlarının anlatıldığı iddianemede, örgütün Fetullah Gülen'in İzmir'in Kestane Pazarı Kuran kursunda vaizlik yaptığı dönemde kurulduğu belirtiliyor. Devletin bütün anayasal kurumlarını, güvenlik birimlerini, devletin mülki ve adli yapısını ele geçirip aynı zamanda etkili siyasi ve ekonomik bir güç edinmeyi amaçladığı iddia edilen Fetullah Gülen liderliğindeki örgütün, direkt Gülen'e bağlı Tayin Heyeti, İstişare Kurulu, Mollalar Grubu ve Meclis olarak adlandırılan birimler tarafından sevk ve idare edildiği belirtiliyor.
TALİMAT HİYERARŞİSİ
Mecliste alınan kararların silsileyle alt birimlere iletildiği belirtilen iddianamede şu ifadeler yer aldı:
"Bu talimatlar hiyerarşi içerisinde yer alan 'Dünya İmamı, Coğrafi Bölge İmamı, Ülke İmamı, Bölge İmamı, İl İmamı, İlçe İmamı, Semt İmamı, Mahalle İmamı, Ev İmamı (Işık Evleri), Ser Rehberler, Belletmenler, Öğrenci ve Cemaat Mensupları (Şakirt ve Şakirdeler) tarafından gizliliğe, istihbarata ve sır saklamaya özen gösterilerek koşulsuzca yerine getirilmektedir. Ayrıca örgütün mali kaynaklarının ne şekilde kullanılacağını 'Mütevelli Heyeti' belirlemektedir. Örgüt kurulduğu ilk günden bu yana devlet içinde örgütlenme gayesi ile hareket etmektedir. Bu örgütlenme anlayışı, herhangi bir cemaatin üyelerinin devletin kademelerinde yer almasının ötesinde, devletin yapısı dışında başka bir hiyerarşik düzene göre hareket eden bir yapının varlığını ortaya çıkarmasıdır."
ÖRGÜTÜN FİNANS KAYNAKLARI
Örgütün dershaneler, özel kolejler, yurt ve öğrenci evleri ile gençliğe yönelik eğitim faaliyetlerini gerçekleştirdiği belirtilen iddianamede şöyle denildi:
"Örgüt televizyon, radyo, gazete, dergi gibi iletişim alanındaki faaliyetlere ağırlık vermekte, finansal kaynaklar ise gruba mensup şirketler, basın-yayın alanında elde edilen gelirler, okul, yurt ve pansiyonlardan istifade eden öğrencilerden alınan paralar, toplanan kurban derileri ve gruba ilgi duyan zengin iş adamlarının destekleri ile örgüte üye olan kişilerden himmet adı altında alınan paralar olarak ortaya çıkmaktadır." denildi.
EMNİYETTEKİ GENİŞ YAPILANMA
Örgütün en önemli hedefinin yasal veya yasadışı dinleme, izleme ve raporlarla elde ettiği bilgileri, tehdit/şantaj olarak kullanmak ve Türkiye'de devletin bütün anayasal kurumlarını, güvenlik birimlerini, mülki ve adli yapısını ele geçirmek, aynı zamanda uluslararası düzeyde büyük, etkili bir siyasi ve ekonomik güç haline gelmek olduğunun anlaşıldığı kaydedilen iddianamede, terör örgütünün emniyet teşkilatındaki yapılanmasına da geniş bir şekilde yer veriliyor.
'HER ALANDA TEŞKİLATLANMA'
1986 yılından itibaren faaliyetlerini ülke geneline yayan cemaatin üniversiteye hazırlık dershaneleri açıp binlerce 'Işık evi' kurduğu belirtilen iddianamade, örgüt tarafından bu döneme kadar polisinden askeriyesine, adalet teşkilatından üniversite yönetimlerine kadar hemen her alanda teşkilatlanma çalışmaları yürütüldüğü belirtildi. Örgütün polis koleji ve polis akademisine girecek öğrencileri dörder kişilik gruplar halinde sınavlara hazırladığı, bunların diğer öğrencilerle temasının sınırlandırıldığı belirtilen iddianamede, öğrencilerin örgütle irtibatlarını koparmadıkları kaydedildi.
MEMURLARIN MAAŞININ YÜZDE 5'İ HİMMET
İddianamede adı geçen şüphelilerin valilik oluruyla görevlerinden uzaklaştırıldıkları, ByLock adlı programı kullandıkları belirtildi. İnkar yoluna giden şüpheliler arasında, örgüt üyelerine 1 dolar dağıtan kişiler bulunduğu, bu kişilerin Bank Asya'da hesap açtırdıkları ve çocuklarını örgütle irtibatlı okullara gönderdikleri öne sürüldü. İddianamede, şüphelilerden bazılarının etkin pişmanlıktan yararlanmak istedikleri de belirtilerek, bazı şüphelilerin ise samimi itirafları nedeniyle tutuklu bulundukları cezaevinden tahliye edildikleri kaydedildi. İddianamede adı geçen bir şüphelinin sohbetlerde 'himmet' adı altında toplanan paralardan bahsedildiğini, sonraları yılda bir kez himmet toplantısının yapılarak herkesin verebileceği miktarı bir kâğıda yazıp toplantıya katılan hocaya vermesinden sonra o yıl verilecek himmet miktarının belirlendiğini, bu miktarın memurların maaşının yüzde 5'i olarak istendiği kaydedildi.
EMNİYET PERSONELİ ÖRGÜT ÜYELERİNE ZİMMETLİ
Emniyet içindeki örgütlenmede cemaat bağlantılı personel sayısının az olduğu şubelerde kişilerin örgüt üyelerine zimmetlendiği de ileri sürülen iddianamede, şüphelilerden elde edilen dijital verilerin incelenmesinin henüz tamamlanamadığı da belirtildi. Şüphelilerden Sercan Ö., Harun C., Mehmet K., Tunay E. ve Oğuz T.'nin etkin pişmanlık gösterdikleri belirtilen iddianemede, halen 11 şüphelinin ise yakalanamadığı ifade edildi. İddiamede, şüphelilerin 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi.