Güncelleme Tarihi:
ANTALYA, (DHA) - MEMORİAL Antalya Hastanesi Nöroloji Bölümü'nden Uz. Dr. Yılmaz Niyazi Yazman, 'Esansiyonel tremor' adı verilen nedeni bilinmeyen titremelerin insan yaşamını olumsuz etkilediğini, tedavi edilmesi gereken bir rahatsızlık olduğunu kaydetti.
Memorial Antalya Hastanesi Nöroloji Bölümü'nden Uz. Dr. Yılmaz Niyazi Yazman, istemsiz kasılma ve seğirmeler ile kasların kısa süreli kasılmasının vücutta, ellerde, ayaklarda ve boyunda titremelere yol açtığını söyledi. Türkiye'de ve tüm dünyada sık görülen ancak nedeni tam olarak bilinmeyen titremelerin yaşam kalitesini olumsuz etkilediğini ifade eden Dr. Yazman, her yaş grubunda ortaya çıkabilen titremenin, nedene yönelik yöntemlerle tedavi edilebildiğini ifade etti.
NEDENİ BİLİNMEYEN HAREKET BOZUKLUĞU
'Esansiyonel tremor' adı verilen ve nedeni bilinmeyen titremelerin vücutta en sık rastlanan hareket bozukluklarından olduğunu kaydeden Dr. Yılmaz Niyazi Yazman, "Erişkin yaşlarda başlayan titreme sorunu, yaşlanmayla birlikte ilerler. Eller öne uzatıldığında ya da bardak, kaşık tutarken veya yazı yazarken daha çok ortaya çıkar. Eller ve kollar tamamen serbest olduğunda örneğin kucakta istirahat halinde durur. Titreme en çok ellerde görülür ve daha sonra da baş, boyun, bacaklar, ses telleri ve gövdede ortaya çıkar. Her titreme bir hastalık belirtisi olmayabilir" dedi.
'STRES VE UYKUSUZLUK TETİKLİYOR'
Nedeni bilinmeyen titremeler başlangıçta hastanın günlük yaşamını etkilemeyebildiğini ancak ilerleyen dönemlerde bazı tetikleyici etkenlere bağlı olarak hayat kalitesini düşürebildiğini anlatan Dr. Yazman, esansiyonel titremeleri tetikleyen faktörlerin başlıca nedenlerinin heyecan ve stres yoğunluğu, uykusuzluk, aşırı kafein tüketimi, fiziksel yorgunluk, kan şekeri düşüklüğü, tiroit fonksiyon bozuklukları, altta yatan önemli hastalıkların varlığı olduğunu ifade etti.
PARKİNSON HASTALIĞI İLE KARIŞTIRILABİLİR
Dr. Yılmaz Niyazi Yazman, esansiyonel titremenin 'parkinson Hastalığı'na bağlı titremelerden ayırt etmek gerektiğine işaret etti. Nedeni bilinmeyen titremenin Parkinsona göre 10 kat fazla görüldüğünü vurgulayan Dr. Yazman, "Parkinson titremesi; istirahat halinde, eller rahat pozisyonda dururken ortaya çıkar ve hareketle azalır. Parkinsonda esansiyonel titremesi olan hastalarda görülmeyen hareketlerde yavaşlama, küçük adımlarla yürüme, baş ve gövde öne eğik vaziyette yürüme, yüzde mimiklerde azalma, 'rijidite' denilen kaslarda sertlik gibi belirtiler de vardır" diye konuştu.
BEYİNCİK LEZYONLARININ TİTREMESİ İLE BENZERLİK GÖSTEREBİLİR
Esansiyonel titreme kadar sık görülmese de nedeni belli olmayan titremeler ile karıştırılmaması gereken hareket bozukluklarından birinin de 'beyincik lezyonlarının' titremesi olduğuna değinen Dr. Yılmaz Niyazi Yazman, "Esansiyonel titreme gibi hareketle ortaya çıkan bir titreme gerçekleşir ve esansiyonel titremeye göre daha şiddetli gerçekleşir. Eller hedefe yaklaştıkça titreme şiddetlenir. Örneğin bardak ağıza yaklaştırıldığında artar. Kişi suyu içecekken, titremeye bağlı olarak su bardaktan dökülmeye başlar. Ayrıca yürürken ve otururken dengesizlik gibi başka şikayetler de gelişir" diye konuştu.
GÜNLÜK AKTİVİTE BECERİLERİNİN KAYBINA YOL AÇABİLİR
Titremelerin yaşam süresini kısaltıcı bir etki oluşturmadığına da değinen Dr. Yazman, "Titreme zamanla artabilir ancak değişim, genellikle yavaş ve yıllar içinde meydana gelir. Sonuç olarak bazı hastalarda yazı yazma, yemek yeme ve içme aktivitesi sırasında güçlük, hatta sosyal açıdan utanma gibi durumlar becerilerin kaybına neden olabilir. Hafif düzeyde titreme tedavi gerektirmez ve erken tedavi de hastalığın doğal seyrini durdurmaz ya da yavaşlatmaz" dedi.
Dr. Yazman, titremeler hastanın yaşam kalitesini ciddi derecede düşürüyorsa ve hasta günlük aktiviteleri yerine getirmekte güçlük çekiyorsa ilaç tedavisine başlanması gerektiğine değindi. Etkilenen kas gruplarına enjeksiyon uygulanabildiğini vurgulayan Dr. Yazman, "Özellikle baş-boyun titremelerinde enjeksiyon tedavisinin daha etkili olduğu gözlemlenmiştir. İlaç tedavisi ile sonuç alınamayan ve şiddetli titremesi olan hastalarda cerrahi tedavi yöntemlere başvurulabilir" dedi.
FOTOĞRAFLI