Güncelleme Tarihi:
JEOLOJİ Mühendisleri Odası Antalya Şubesi Başkanı Bayram Ali Çeltik, depremlerin aslında ‘doğanın çığlığı’ olarak nitelendirilebilecek sinyaller belirterek, kamunun ve kent yöneticilerinin bu sinyalleri dikkate alması gerektiğine vurgu yaptı. Antalya’da olası bir depremde çok ciddi sorunlar beklediklerini kaydeden Çeltik, hızla bir deprem master planı hazırlanarak, imar planlamalarının bu çerçevede yapılması gerektiğini söyledi. Çeltik, “Diyelim ki master plan yapıldı, riskli yerler belirlendi. O zaman ne yapacağız? Küçük bir depremde elektrik kesintileri oluyor, 6 şiddetinde bir depremde kaos yaşıyoruz. Bunlar bize birer mesaj, ders almalıyız ve vakit kaybetmeden bu konuya odaklanarak gereğini yapmalıyız” diye konuştu.
UYARILAR KULAK ARDI EDİLİYOR
Antalya’nın zemin yapısı ve yapılaşma bakımından bazı riskler barındırdığını ifade eden Bayram Ali Çeltik, şöyle konuştu: “Antalya’da güney hattında bulunan körfezde batma-çıkma dediğimiz fay zonu var. Bir kıyı kentiyiz ve kıyılarımızın yüzde 90’ının zemini jöle kıvamında. Şehirde yeraltı su seviyesi de yüksek. Merkezden Toroslar’a kadar durum böyle. Şehirde birçok yerin imara bile açılmaması gerekiyordu, açıldı ve yeterli düzeyde kontrol yok. İlla can veremiz mi gerekiyor? Bu uyarılar hâlâ kulak ardı ediliyor. 2000 yılı sonrasında inşa edilen yapılarda sağlıklı denetim çalışmaları yapılmaya başlandı. Ancak 2000 yılı öncesinde yapılan binaların daha etkin şekilde denetlenmesi gerekiyor.”
BELEDİYELERDE YER BİLİMCİLER ÇALIŞSIN
Belediyelere depreme karşı zemin etütleri konusunda büyük görev düştüğünü dile getiren Çeltik, depreme hazırlıklı olma ve planlama için yapılması gerekenleri şöyle anlattı: “Öncelikle riskli alanların tespiti için kapsamlı bir program yürütülmesi gerekiyor. Tespit edilen riskli bölgelerde yeni yapılaşmaya kesinlikle izin verilmemeli. Antalya’da yılda ortalama 6 bin yapıya ruhsat veriliyor. Yaptığımız incelemelerde, bu çağda kanalizasyon altyapısı olmayan yerlere imar ruhsatı verildiğini görüyoruz. Fosseptik çukuru gibi çağ dışı uygulamalarla karşılaşıyoruz. Altyapısı yapılmadan bir yerin imara açılması kabul edilebilir değil. Zemin etütleri için belediye kadrolarında 4- 5 yer bilimciye yer verilerek daha sağlıklı imar planları yapılabilir. Uzmanlar istihdam edilsin, bina-zemin ilişkisi ile daha sağlıklı yapılar yapılsın.”