7/24 CANLI YAYIN YAPIN

Güncelleme Tarihi:

7/24 CANLI YAYIN YAPIN
Oluşturulma Tarihi: Aralık 09, 2022 09:17

Hayvan Hakları Yasama İzleme Delegasyonu Üyesi Erka Zor, barınaklarda kedi ve köpeklerin kötü muameleyle karşılaşmaması için barınaklarda belediyelerin internet siteleri aracılığıyla 7/24 canlı yayın yapılmasını istedi.

Haberin Devamı

TÜRKİYE’de hayvan hakları ile ilgili sorunların önemli bir boyutunu, yasal düzenlemeler ve onların uygulanması oluşturuyor. Geçtiğimiz yıl Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) kabul edilen 7332 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu ile Türk Ceza Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, olumlu ve olumsuz görüşlerle hayvanseverlerin gündeminde. Antalya’daki hayvan hakları savunucuları, yasada evcil hayvanları sokağa atanlara ve hayvanlara kötü muamele edenlere ilişkin etkin cezaların yer almasını önemli bir adım olarak değerlendiriyor. Ancak gönüllüler arasında yaygın talep, cezaların uygulamaya dönüşmesi. Hayvan barınaklarından 7/24 yayın, tedavi kapasitesinin artırılması, aşılamaya hız verilmesi ve hayvanlar için doğal yaşam alanlarının kurulması da talepler arasında. Antalya’nın Serik ilçesinde köpeklerden kaçarken kamyonun altında kalarak 10 yaşında can veren Mahra Melin Pınar’ı ve köpek saldırısından kurtulup Antalya’da tedavi olan Asiye Ateş’i hatırlatarak kalıcı çözüm isteyen endişeli ailelerse yasadaki özellikle yasaklı ırklarla ilgili önlemleri yerinde buluyor. Ancak konunun her iki tarafı da kalıcı çözüm için denetim ve cezaların artırılması görüşünde.

Haberin Devamı

İHMALLER TEKRARLANMASIN
Çocuk istismarına, kadına şiddete karşı dururken, hayvanlara yapıldığında ses çıkarmamanın suçu meşrulaştırmak anlamına geldiğini belirten Antalya Barosu Hayvan Hakları Kurulu Üyesi Avukat Alev Ersan, hayvanlara karşı her türlü şiddetin Türk Ceza Kanunu kapsamına alınmasını ve insana şiddetle benzer cezaların uygulanmasını istedi. Ersan, şöyle konuştu: “Daha önce Antalya’daki barınaklarda art arda üzücü olaylar yaşandı. O dönemde yaptığımız ziyaretlerde hayvan bakımı konusunda çok sayıda ihmalle, hayvan ölümleriyle karşılaştık. Kulübelere kapatılmış köpeklerin hiçbirinin önünde mama ve su yoktu. Kedi bölümündeki hayvanlar da perişan haldeydi. Kediler ısıtıcıları çalışmadığı için kendilerini ısıtabilmek için talaş dolu dışkı kaplarına yatmış halde bulundular. O dönemde sabotaj olduğu söylendi. Ama birilerinin ellerini kollarını sallayarak barınağa girmesi ve hayvanları zehirlemesi de büyük bir ihmalin göstergesiydi. Bu olaylardan sonra bazı önlemler alındı. Ancak böyle ihmallerin yeniden yaşanmaması için bu konuda etkin denetim çok önemli.”

Haberin Devamı

7/24 CANLI YAYIN YAPIN

İYİ BİR AŞAMA KAYDEDİLDİ
Ersan yeni yasayla ilgili yaptığı değerlendirmede, “Köpekleri tutkala bulayan çocuklar, kedilere işkence edip tecavüz eden caniler, hayvanları topluca ölüme gönderen belediyelerle yıllardır mücadele ediyoruz. ABD’de hayvana şiddet, tıpkı kundakçılık, cinsel istismar gibi kayıt altına alıyor, sabıka kaydı oluşturuluyor ve takip ediliyor. Böyle bir uygulama ülkemizde de olmalı. Ancak yasaklı ırk tabir edilen Dogo Argentino, Pitbull Terrier gibi köpek ırklarıyla ilgili yapılan düzenlemenin iyi planlanmaması, kısırlaştırma zorunluluğunda bebek yaştaki köpeklerin düşünülmemiş olmasının ve bu tür köpeklerin barınaklarda ölene kadar hücre hapsine mahkûm edilmelerinin ve gözden kaçırılmış olması bu yasadaki en büyük eksikliklerden biridir” dedi.

Haberin Devamı

KAMERA KAYITLARI 7/24 YAYINLANSIN
Hayvan Hakları Yasama İzleme Delegasyonu Üyesi Erka Zor, barınaklarda kedi ve köpeklerin kötü şartlarda yaşadıklarını belirterek endişelerini şöyle sıraladı: “Hayvan severler olarak barınaklarda hayvanlara iyi bakıldığını düşünmüyoruz. Bu nedenle ani ziyaretler yapıyoruz. Gördüğümüz manzaralar karşısında zaman zaman tepki gösteriyoruz. Önceki yıllarda ölmüş köpeklerle karşılaştık. Hesap sorduk, o dönemki barınak yöneticileri görevden alındı ve hayvanların bulunduğu alanlara kameralar takıldı. Ancak biz her an an hayvanların başında olamayız. Bu nedenle sıkı denetim lazım. Bu merkezlerdeki aktif konumdaki kameralar belediyelerin internet siteleri aracılığıyla 7/24 yayınlansın. Her şey şeffaf olsun, bizim de içimiz rahat olsun.”

Haberin Devamı

KAMUOYU TEPKİSİ CEZALARI ARTTIRDI
Sokak hayvanlarına şiddet olaylarıyla ilgili kamuoyunda oluşan tepkilerden sonra sorumlulara ceza uygulanmasını ve mevcut yaptırımların artırılmasını çok önemli bir adım olarak değerlendiren hayvan hakları savunucusu Jale Ünsal, aslında mevcut yasayla ilgili bugüne kadarki en büyük sıkıntının uygulama eksikliği olduğunu söyledi. Ünsal, “Yeni yasa güzel olsa da uygulanabilirliği çok önemli. Belediyelere ait hayvan barınaklarında çalışan tüm belediye çalışanlarına yeni yasayla düzenlenen görev ve sorumluluklar konusunda eğitim verilmeli. Barınak çalışanlarının öfke kontrolü eğitimi almaları da zorunlu hale gelmeli.”

Haberin Devamı

YETKİ DEVRİ ÖNERİSİ
Hayvanlarla ilgili sorumluluğun yerel yönetimlerde değil Tarım ve Orman Bakanlığı’nda olmasını ve hayvan bakımı konusunda uzman kişilerin görevlendirilmesini öneren Antalya Pati Koruma Derneği Başkanı Ebru Paraf, “Muhtarların davranışları da hayvanlara yaklaşım konusunda çok belirleyici oluyor. Kimisi ‘Sokak hayvanlarının beslenmesine engel olmak suçtur’ diye yazı asarken, bir diğeri hayvanlarla ilgili sürekli şikâyette bulunuyor. Hayvana şiddet tavan yapmış durumdayken doğru davranışı sağlamanın yolu eğitimden geçiyor. Mevcut kanunda ‘Belediyeler gönüllülerle iş birliği yapabilir’ deniyor. Ancak hayvanların acı çekerek ölümüne neden olan hastalıklara karşı ilaç tedavisi için belediyelerle çalışmak istediğimizde engellerle karşılaşıyoruz. Barınaklarda mama sayılarına kadar her konuda ekonomik kısıtlamalara gidildi. Ortak çözümler üretilmesi zorunlu hale gelmeli” şeklinde açıklama yaptı.

SOKAKTA RAHATÇA YÜRÜYEMİYORUZ
Son yıllarda yaşanan çocuk ölümlerini hatırlatan Derya Özelkan ise “Lara sahil yolunda çeteleşmiş sokak köpekleri var. Bu hayvanların sayıları sürekli artıyor. Sahil yolunda 8’er, 10’ar gruplar halinde dolaşıyorlar. Onlarla karşılaşma korkusuyla artık yürüyüşe çıkamıyorum. Geçtiğimiz günlerde genç bir kıza sürü halinde saldırdıklarına şahit olduk. Kız korkudan dengesini kaybedip düşüyordu. Biz tuttuk. Günümüz şehir hayatı artık bu hayvanların sokaklarda başıboş yaşamalarına imkân tanımıyor. Beton yapıların arasında insanlar beslemezse yiyecek bulamıyorlar. Aç kalıp saldırganlaşıyorlar. Kısırlaştırma çalışmaları yetersiz kaldığından hızlı çoğalıyorlar. Hem hayvanlar sağlıklı yaşasın hem de insanlar onlardan korkmadan sokaklarda dolaşabilsin. Bu ancak sağlıklı, doğal yaşam alanlarıyla mümkün” önerisinde bulundu.

ÖĞRENCİLER AŞI YAPTIRIYOR
Üniversite öğrencisi hayvan gönüllüsü Şenay Gül, “Akdeniz Üniversitesi Yerleşkesi’nde çok sayıda köpek var. Sürekli doğuruyorlar, bu nedenle popülasyon giderek artıyor. Çok sayıda ve bir arada oldukları için bulaşıcı hastalıklar ölüyorlar. Bu köpeklere gençlik aşısı ve kısırlaştırma yapılmasını istiyoruz. Gönüllüler kendi aralarında para toplayıp bu hayvanlara aşı yaptırıyor. Gönüllü öğrenciler, büyüklü küçüklü bu hayvanlar aç kalmasın diye para toplayıp mama alıyor. Bu hayvanlar için çözüm şart” çağrısı yaptı.

2 HAYVAN AMBULANSI YETMİYOR
Acil yaralanma durumlarında Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin ihbar hattını arayıp hayvan ambulansı talep ettiklerinde çoğu zaman sonuç alamadıklarından yakınan Mehmet Bulut, yaşadıklarını anlattı: “İhbarda bulunduğumuzda ekiplerin olay yerine gelmesi uzun zaman alıyor. Hatta bazen gelen olmuyor. Hayvan can çekişerek beklediğinden kendi imkanlarımızla veterinere götürüyoruz. Lara’dan arayınca ‘Araç Konyaaltı’nda’, Konyaaltı’ndan arayınca ‘Araç Lara’da’ diye yanıt alıyoruz. Büyükşehir’in hayvan ambulansları her ilçede birer tane olsa çok iyi olur. 2 ambulans, çok geniş bir alana yeterli gelmiyor. 40 kişilik veteriner ekipleri olduğu için bunu yapabilirler.”

BAKIMEVİ DEĞİL BARINAK OLSUN
Barınak açma yetkisinin büyükşehir belediyelerinde olduğunun altını çizen hayvansever Gül Ercan, şunları söyledi: “Şimdi Antalya Büyükşehir Belediyesi, ihtiyaç nedeniyle Döşemealtı’na yeni bir merkez daha yapıyor. Bu güzel bir gelişme ancak o da geçici bakımevi statüsünde. Halbuki bakımevi yerine barınak olsaydı ihtiyaca çok daha fazla karşılık gelirdi. Ayrıca bakımevinden kedi ya da köpek sahiplenen biri kayıt için Tarım ve Orman Bakanlığı’na bağlı ilçe müdürlüklerine gönderiliyor. Hayvanı sahiplenen kişi, ilçe müdürlüğüne gitmezse o hayvan kayıt altına alınamıyor. Bu hayvanlar sokağa atılınca da tespiti yapılamıyor. Oysa bu konuda belediyelerin bakımevlerine sorumluluk verilse, hayvanları sahiplendirirken çip takıp kayıt altına alsalar, sahipli hayvanların sokağa atılmasının önüne geçilebilir. Yapana ceza verilebilir.”
CANİLİĞİN BEDELİ OLMALI
Antalya Candost Derneği Başkanı Arife Yanık, Hayvan Hakları Yasası kapsamına alınması gereken konularla ilgili şu önerilerde bulundu: “Hayvana işkence yapan ve öldürenin, bu caniliği insana yapandan bir farkı olmadığından en ağır cezalar verilmeli. Barınakların yaşam koşullarının düzeltilmesi ve çalışanların hayvan davranışları ve yakalama yöntemleri konusunda eğitimden geçirilmesi gerekir. Ayrıca hayvan haklarının gelişimine çok katkısı olan hayvanseverlerle bu konuyu suistimal edenler, denetim yoluyla tespit edilerek birbirinden ayrılmalı.”

ONLAR DA CAN TAŞIYOR
Hayvan Hakları Federasyonu (HAYTAP) Manavgat saha sorumlusu Zuhal Arslan, hayvan hakları dendiğinde sadece kedi ve köpeklerin düşünülmemesi gerektiğini söyledi. Manavgat ve çevresinde geçen yıl yaşanan büyük yangın sırasında zarar gören hayvanların yaşama döndürülmesi için çok büyük mücadele verdiklerini söyleyen Arslan, bu hayvanlara insanların bakış açısının da büyük önem taşıdığını vurguladı. Arslan, yangın sahasında ekip olarak yaşadıklarını şöyle anlattı: “Burada ağır yanıkları olan koyunlar, alevlerin içinden canlı kurtulan kaplumbağalar, kuşlar, sincaplar, en çok zarar gören çiftlik hayvanları oldu. Ağırların kapısı kilitli olduğundan çıkamayıp yanan çiftlik hayvanlarının hali yüreklerimizi dağladı. Patileri yanan köpeklerin, kedilerin bakışlarını unutamıyorum. Birçok ilden gelen veteriner hekimler ve hayvan severlerden oluşan gönüllü ekiplerin görev altığı sahra hastanesinde, 350 civarında hayvan iyileştirildi. Yangından sonra tedavi ettiğimiz hayvanlar HAYTAP bünyesinde Bursa’da kurulan çiftliğimizde yaşamaya devam ediyor. Bu konuda gönüllülerin her katkısı büyük önem taşıyor.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!