5 YILDIZ OTEL 3 YILDIZ ÇEVRE!

Çok yazıldı çizildi ve üzerinde çok çeşitli yorumlar yapıldı. Ama bu konuda önemli bir mesafe kaydettiğimizi söyleyebilmemiz pek mümkün değil.

5 yıldızlı otel turistin tercihi anlamında oluşturduğu yüksek katma değer ile elbette hem bizler için özel bir ürün hem de tatil sürecinde sadece otellerde aldığı hizmet ile yetinen turistin gözünde en üst nokta.

Turizmin başkenti Antalya ise zaten 5 yıldızlı otellerinde sunduğu her şey dahil hizmet kalitesiyle dünya turizminin gündeminde olan gözde bir “turizm kenti”.

Her şey dahil hizmet anlayışında sayıları Akdeniz çanağındaki ezeli rakibimiz İspanya’dan fazla olan 5 yıldızlı otellerimizde ve tüm diğer kategorilerde elde ettiğimiz kaliteli hizmet başarısının aslında belki de çevreye karşı gelişmesi gereken konsantrasyonumuzu önemli bir ölçüde zayıflattığını sorgulamamız gerekiyor.

İspanya , İtalya , Fransa gibi devlerin gerçekten özenle planlanmış turizm merkezlerini dünyanın her köşesinden gelerek cıvıl cıvıl dolduran turistler kaliteli restoranlar ve kafeler önünde masa bulabilmek için sabırla beklerken; bizim turistik merkezlerimizdeki cılız hareketlilik ise bizi hüzünlendiriyor.

Aslında burada görmemiz gereken şey “5 YILDIZ ‘ın KALİTE” anlamında genel bir kavram olduğudur ve bu kavram “NİTELİKLİ TURİZM” anlayışının da temelini oluşturur.

5 yıldız anlayışını sadece konaklama üniteleri için yeterli bir yaklaşım olarak görmek hep hayıflanarak söz ettiğimiz turizm barışını ve bütünlüğünü yakalayabilmemizin önündeki en büyük engeldir.

Çünkü böylesi bir yaklaşım turizm merkezlerimizde yıllardır özlemini duyduğumuz diğer 5 yıldız kalitesindeki muhtelif yatırımların da geleceğe dönük olarak gecikmesine neden olacaktır.

Hiç şüphe yok ki tatil düşüncesinin odak noktasına otellerde almış olduğu adeta kuş sütü eksik “her şey dahil” hizmeti koyan turistin parasını zaten ödemiş bulunduğu söz konusu hizmetlere ilave yeni harcamalar yapmaya istekli olmadığını yıllardır gözlemliyoruz. O yüzden turizm merkezlerimizdeki mevcut işletmeciler çok daha nitelikli ve farklı yatırımlara yönelme riskini göze alamıyorlar.

İlginç ve nitelikli yeni yatırımlarla güçlenemeyen turizm merkezlerimiz doğal olarak bir merak ve cazibe merkezi konumuna gelemiyorlar.

Oysa biz artık turistlerin cıvıl cıvıl dolaşarak keyif aldıkları ve karşılığında da çok önemli katma değer oluşturdukları turizm merkezleri için zamanın çoktan geldiğini düşünmüyor muyuz ?