15 Temmuz'dan sonra kol ve bacak nakli başvurusu arttı

Güncelleme Tarihi:

15 Temmuzdan sonra kol ve bacak nakli başvurusu arttı
Oluşturulma Tarihi: Kasım 04, 2016 10:32

15 Temmuz'dan sonra kol ve bacak nakli başvurusu arttı

Haberin Devamı

Erol AKKIR/ ANTALYA,(DHA)- AKDENİZ Üniversitesi Tıp Fakültesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Özlenen Özkan, 15 Temmuz darbe girişimi ve sonrasında yaşanan patlamaların ardından çok sayıda asker, polis ve sivil hastanın, kol ve bacak nakli için merkezlerine başvurduğunu söyledi.
Doç. Dr. Özlenen Özkan, kompozit doku nakillerine başladıkları günden bu yana adlarının tüm dünyada duyulduğunu, bu anlamda kol nakli, yüz nakli ve rahim nakli için çok sayıda başvuru aldıklarını belirtti. Doç. Dr. Özkan, "Üzülerek söylüyorum, son yaşanan olaylar ve patlamalardan sonra gerek asker, gerekse sivil kesimden çok sayıda kolu ve bacağı kopan hasta başvurusu aldık. Deneyimli ekibimizle birlikte başvuruları değerlendirip nakil için sıraya alıyoruz. Bugüne kadar 50 başvuru vardı. Ancak başvuru sayısı her gün artıyor" diye konuştu.
HER HASTA LİSTEYE ALINMIYOR
Nakil listesine alınacak hastaları belirlerken bazı kriterleri olduğunu kaydeden Doç. Dr. Özkan şunları söyledi:
"Sadece o ölçülerimize uyan hastaların nakilleri için girişimde bulunuyoruz. Her kolu ve bacağı kopmuş hastayı maalesef nakil listesine alamıyoruz. Listeye girebilmek için kriterleri sağlamış olmaları gerekiyor. Nakil ameliyatları, beyin ölümü gerçekleştikten sonra dokuları bağışlanan hastalardan yapılabiliyor. Kol, bacak ve yüz bağışlanırsa biz devreye giriyoruz ve süreç başlamış oluyor." 
BAĞIŞIN MERKEZİMİZİN YAKININDA OLMASI ÖNEMLİ
İnsanların görünen organları bağışlamaktan sakındığını aktaran Doç. Dr. Özkan şöyle devam etti:
"Organları bağışlanan yakınlarını kol ve bacaksız teslim alacaklarını zannediyorlar. Aslında öyle olmuyor. Biz onlara yakınlarının cenazelerini kol ve bacak protezleriyle teslim ediyoruz. Bu birinci neden olabiliyor. İkincisi ise bağış yapılan uzuvların merkezimize yakın olması gerekiyor. Çünkü bu organlar oksijensiz ortama daha az dayanıklı. Bu süreyi kısaltmak adına bize daha yakın merkezlerde yapılan bağışları kabul edebiliyoruz. Bu nedenle de nakil sayımız diğer nakillerden daha az. Özellikle kol nakillerinde,
bağışın merkezimize yakın hastanelerde yapılmış olması bizim için daha kıymetli."
BEKLEYEN BAZI HASTALAR
Çanakkale'nin Biga İlçesi'nde, 15 yaşındayken iki kolunu da silaj makinesine kaptıran 18 yaşındaki Muhittin Çete, "Çanakkale'den geliyorum. Kollarımı 2013 yılında silaj makinesine kaptırdım. Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'ni haberlerden takip ediyordum. Çift kol nakli olmak için gelip başvurmak istedim. Şimdi tahlillerim yapılıyor, sıradayım" diye konuştu.
Erzurum'da tandıra düşerek iki elinin yandığını söyleyen 30 yaşındaki Taner İlhan da şöyle dedi:
"Olay yaşandığında henüz 1.5 yaşındaymışım, şu an Ankara'da yaşıyorum. Yakın arkadaşım, Prof. Dr. Ömer Özkan'ı gazete haberlerinden tanıyormuş, 'Ancak o senin ameliyatını yapabilir', dedi. Ben de Antalya'ya geldim. Hemen tedavime başladılar. Sağ elimin 5 parmağını açtılar. Şu an fizik tedavilerim başladı, inşallah sağ elimi kullanabilirim. Daha önce sol elim de sağ elim gibiydi. Burada parmaklarım tek ameliyatla açıldı. Erzurum'da 8 yaşındayken sol elimden ameliyat olmuştum. O ameliyatta sol elimin başparmağını açtılar. Bu bile benim ihtiyaçlarımı karşılamamda faydalı oldu. Sağ elim daha iyi oldu, inşallah ilerde parmaklarımı kullanabilirim."
CİHAN TOPAL'I ÖRNEK ALDI
Samsun'dan gelen 40 yaşındaki Tuncer Sarıoğlu ise "2011 yılında Cihan Topal'ın ilk çift kol nakillisi olduğunu öğrenince hemen gelip başvurdum. Daha önce iki kez donör çıktı, fakat çeşitli nedenlerle nakil gerçekleştirilemedi. Herkesin organ bağışında bulunması gerekiyor ki önümüz açılsın" diye konuştu.

FOTOĞRAFLI

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!