Selahattin SÖNMEZ
Oluşturulma Tarihi: Aralık 23, 2020 01:09
Ulus Meydanı’ndan başlayıp Ankara Kalesi’ne uzanan güzergâhı fotoğraflayan foto muhabiri Selahattin Sönmez, koronavirüs salgını ile Ankara’nın nasıl bir başkente dönüştüğünü gözler önüne serdi.
Bozkırın ortasında bir başkent, Ankara. Grinin tüm tonlarını taşır. Uzaktan bakan biri için Ankara tanımı buna benzerdir.
Siyah takım giyen insanlarıyla, gri atmosferiyle, bürokrasinin ele geçirdiği kent... Gerçekten öyle midir? “Ankara’nın en güzel yanı İstanbul’a dönüşüdür” diyen şairin aksine, bu kentin başka bir samimiyeti, başka bir sıcaklığı vardır. Bu nedenle Ankara’ya dönüşleri seven, bu dönüşlerin yolunu gözleyenlerin sayısı da az değildir hani... Biz de pandemiyle birlikte daha da grileşen Başkent’in farklı renklerini yakalamak için Ulus’a gittik.
Cumhuriyet’le simgeleşen Ulus Meydanı ve Zafer anıtı, yine dimdik karşıladı bizi. İnsanların buluşma noktası, güvercinseverlerin soluklanma yeri ve orta yaşlıların alışveriş durağı olan meydan, eskisi gibi olmasa da yine de hareketli.Ankara Kalesi’ne uzanan Çıkrıkçılar Yokuşu. Pandemiden en çok etkilenen bölge sanırım burası. Dükkânlar açık ama insan kalabalığı olmadan, boyunları bükük kalmış dükkânların.
Ankara Kulübü Derneği Seymenleri, Atatürk'ün Ankara'ya gelişinin 101. yıl dönümü nedeniyle çekilen tanıtım filmi için Ankara Kalesi'ndeydi.
Ankara Kalesi’nin surlarından müzik sesleri etrafa yayılıyor. Darbukası ve kemanıyla harçlığını çıkarmak için çalan müzisyenler, pandemiden önceki günlere selam gönderiyor.
Kısa Ankara turunu Ankara Kalesi’nin heybetli gölgesinde bitiriyoruz, geriye Cemal Süreya’nın dizeleri kalıyor: Bende tarçın sende ıhlamur kokusu, Yürürüz başkentin sokaklarında...