Güncelleme Tarihi:
Ankaragücü’nün, başını ağrıtan FIFA’daki dosyalar ve bunların yapılandırılması sürecinde, kulüp yönetimlerinin en büyük destekçisi olan Avukat Erdal Kesebir, gelinen noktada, A.Gücü’nün yol ayrımında olduğunu belirtip, “Kulüp, özellikle Mehmet Yiğiner başkanlığı döneminde okyanusları geçti. Şimdi Ankara çayında boğulmak üzere. Bu tabloyu, herkesin, özellikle de taraftarın çok iyi analiz etmesi gerekiyor” diye konuştu.
10 Ekim 2012’de A.Gücü’nün FIFA dosyalarının kendisine verildiğini, Bent Ahlat ve Atilla Süslü’nün başkanlığı döneminde konuyla ilgili bir takım görüşmelere başladıklarını, Mehmet Yiğiner’in başkanlığında ise çalışmayı yoğunlaştırıp, derinleştirdiklerini ve çok önemli yol aldıklarını vurgulayan Kesebir, şöyle konuştu:
“TFF’deki dosyaları da tek tek çıkardım. 2 yılı aşkın süredir, A.Gücü’nün FIFA’daki dosyalarının yapılandırılması sürecinde, Başkan Yiğiner ile birlikte aktif rol aldım. Kendisinin mücadelesine, iyi niyetine ve A.Gücü sevgisine yakından tanıklık ettim. Bugün gelinen noktada, Yiğiner’in istifası sonrasında A.Gücü’nün gideceği yolu gördüğüm için müdahale etme gereği hissetim. 2 yılın muhasebesini çıkardığımda, A.Gücü’nün bundan sonraki süreçte Yiğiner olmadan yol alabilmesinin zor olduğunu çok rahat söyleyebilirim. A.Gücü, çok kritik bir yol ayrımında. Ya Erzurum, Diyarbakır, Vefa ve Kocaelispor gibi olacak, ya da diğer büyük Başkentlerin takımları; Real Madrid, PSG ve Roma gibi. 2 yılı aşkın sürede A.Gücü, sorunların yüzde 90’ını çözdü. Kalan yüzde 10’luk bir bölüm için derede boğulmasına gönlüm razı olmaz.”
TAAHHÜT KALKARSA BORÇLAR ASLINA DÖNER
“FIFA’daki bir çok dosyayı kapattık. Bir çok dosyanın yapılandırılması tıkır tıkır işliyor. Klukowski’nin alacağı 125 bin Euro. 500 bin Euro, haksız fesih tazminatı çıkarılmış. Faizi ile birlikte rakam 637 bin Euro olmuş. 170 bin Euro’ya işi çözdük. Ocak 2015’te 8 bin Euro taksit ödenecek ve dosya kapanacak. Bochum’a, Sestak’ın bonservis bedeli olarak her ay 20 bin Euro ödeniyor. Bu da 30 Haziran 2018’de bitecek. Sosibo’ya 5 bin dolar ödenmediği için 453 bin dolar haksız fesih cazası gelmiş. Bunu 200 bin dolara indirdik. Her ay 5 bin dolar ödeniyor. Tüm bunlar, Yiğiner’in kişisel çabası, benim de hukuki gayretlerim ile oldu. Yiğiner, gerek görüşmelerdeki tavrı, gerek kaynak bulması, gerekse de taahhütleri ile hem oyuncu, hem kulüp hem de menajerleri ikna etti. Onlara güven verdi. Avukat arkadaşımız Ersin Hamarat da kendi oyuncuları ile ilgili konularda bize çok yardımcı oldu. A.Gücü’nü böylesine seven, sorumlu olduğu oda başkanlığı görevini A.Gücü nedeniyle zaman zaman aksatan, oda başkanlığı seçimini kaybeden Yiğiner’in olmayacağı bir A.Gücü’nün sonunun felaket olacağını düşünüyorum. A.Gücü büyük bir kulüp, taraftarı da çok büyük. Ancak onlar gösterdiği tepkinin sonucunu, bunun faturasının kulübe nasıl yansıyacağını iyi hesaplamak durumunda. Bunun bilincinde olmaları gerekiyor. Yiğiner, çalıştığım sürece gördüğüm kadarı ile hayata bakışı, görüşü ne kadar farklı olursa olsun, tüm insanlarla uzlaşıya açık ve çok iyi niyetli. A.Gücü için yazdığı ve yürüttüğü çok iyi bir senaryo vardı. Bu senaryonun A.Gücü’nü düzlüğe çıkaracağına inanıyordum. Kimseyle kavga etmeden, A.Gücü’nün marka değerine sahip çıkılması için, ona destek verilmesi için mücadele etti. Böyle bir insanın şevki kırılmamalı. Uzlaşı kanalını açık tutup yeniden, kazanma yoluna gidilmeli. Aksi takdirde kaybeden A.Gücü olur. FIFA’daki dosyalar için verilen bir taahhüt var. Eğer, ödeme takviminde sorun yaşanırsa, ikili temaslarla neredeyse yarı yarıya inen dosyalardaki rakamlar, kesilen cezanın tamamının tahsisine dönecek. Bunları iyi düşünmek lazım. Yiğiner, ben başkan olduğum sürece taahhüdümdür dedi. Ocak’a kadar bu ödemeler yapılır, sonrasını bilemem. Kulüp, her ay 150 bin Euro ödemek zorunda. Kulübün aylık gideri 500 bin TL. Bundan sonraki süreçte, yeni dosyaların gelme ihtimalini yüzde 1 olarak görüyorum.”
FIFA İLE NİYE KARŞI KARŞIYA KALSIN
“A.Gücü bunları yaşarken, TFF, tüm kulüplere olduğu A.Gücü’ne de yardımcı olmuyor. TFF, kulüplerin cezaları ile ilgili paraları, sezon öncesi kesiyor. A.Gücü’ne bir önceki sezondan, saha ve taraftar olayları nedeniyle kesilen ceza 1.5 milyon TL. Federasyon olarak sen, kulüpleri niye FIFA ile karşı karşıya getiriyorsun. Eksi puan cezalarının tehdit gibi tepelerinde durmasına sebep oluyorsun. Bu paranın 4/3’ünü kulüplere ver, onların eli güçlensin. Kulüpler, FIFA borcunu ödesin, işleyişi yürütsün. Anayasa’nın 58 ve 59. maddelerinde devlet, gençliği ve sporcuyu korur diyor. Federasyon bu davranışı ile üzerine düşeni yerine getirmiyor. Kulüplerin önünü kesip, onları FIFA ile baş başa bırakıyor. FIFA’ya bağlı bütün üye federasyonlar, oyuncunun yetiştirme ve dayanışma tazminatı hükümlerine tabidir. Ancak bizde yetiştirme tazminatı uygulanıyor, dayanışma tazminatının yönetmelikte açıklaması yok. Bir çok kulüp yetiştirme parası alıyor. Ancak dayanışma tazminatı konusunda sıkıntı var. Ankaragücü; Murat Duruer, Turgut Doğan Şahin, İshak Doğan gibi oyuncularından dayanışma tazminatı alabilmiş değil. FIFA’da yetiştirme ve dayanışma tazminatı yaş sınırı 21, biz de 23 olarak belirlenmiş. Oyuncu, bu yaşa gelinceye kadar kulüp değiştirmelerinde, yetiştirme bedeli ödeniyor. Dayanışma tazminatında ise sözleşmesi devam ederken, oyuncu bir başka kulübe transfer olursa, bonservisinin yüzde 5 bedeli, oyuncunun daha önce oynadığı kulüplere pay edilir diyor. FIFA bunu uyguluyor ama Türkiye’de uygulanmıyor. Bugün, A.Gücü’nden Sivas’a giden Ümit Kurt, Yunan liginden bir takıma transfer olursa (Sözleşmesi dolmadan), A.Gücü dayanışma tazminatı alır. Galatasaray ya da bir başka Türk takımına giderse alamaz. Bununla ilgili çalışma yapmayı; Trabzon, Rize, Karabük gibi kulüplere yazı yazmayı, konuyu federasyona, tahkime götürmeyi teklif ettim ama günün şartlarında kulüp fazla ilgi göstermedi.”
YİĞİNER AİLENİN BÜYÜĞÜ KONUMUNDA
“Sponsor konusunda başkanın bilgisi dahilinde, bir çok firma ile temasa geçtim, Masimov ile görüştüm. OPR Başkanı, Fawaz Al Hasawi ve 1860 München Başkanı Hasan Abdullah Muhammed İsmaik’e e-mail attım. A.Gücü’nde birlik ve beraberlik olursa, bu görüşmelerin geliştirileceğine ve sonuç alınacağına inanıyorum. A.Gücü şu an geri dönüşü olmayan bir yolda. Taraftar ya amatöre kadar inmiş bir kulübün ya da büyük A.Gücü’nün taraftarı olacak. Yiğiner’e, Melih Gökçek’in, Cemal Aydın’ın, Cengiz Topel Yıldırım’ın yardımcı olması gerektiğine inanıyorum. A.Gücü küllerinden doğmak üzereydi. Buna ara verilirse, sonrasını düşünmek bile ürkütücü. A.Gücü büyük bir aile ve Mehmet Yiğiner bu ailenin büyüğü konumunda. Ailenin diğer fertlerinin; yönetimin, teknik adamın, futbolcuların, taraftarın ona destek vermesi gerekiyor.”