Ekibin üzerinde görüş birliğine vardığı tek yapı,
Anıtkabir oldu. Korunan, kollanan, bakılan binalar elbette yok değil. Ama bunların büyük çoğunluğu, özel kuruluşların
hassasiyeti ve bazı yöneticilerin kişisel
gayretleri ile var olmaya devam edebiliyor.
Ankara Kalesi’ne bakın, çevresine..
Resim Heykel Müzesi’ni ne halde olduğunu birilerinin görmesi için
kaç yıl bekledik? Yeni başlatılan kavşak çalışması ile tarihi
Ankara Garı’nın ne hale geleceğini bilmek için, istihareye yatmaya gerek var mı?
’Eski Ankara’ nerede?
Bu hafta gönüllü kent habercilerinden
MStecno, gözümüzün önünde
eriyen bir başka tarihi binayı haberine taşıdı. Ulus Hali girişindeki tarihi binanın bakımsızlıktan
çökmek üzere olduğuna dikkat çeken
MStecno, şunları söylüyor:
"Ulus Hali’nin yanındaki tarihi bina bakımsızlıktan içler acısı durumda. Bir asırdan fazla geçmişi olan ve ilginç mimarisi ile Ulus’un en güzel binalarından biri olan tarihi yapının, ilgisizlikten her tarafı dökülüyor. Bir bölümü otel olarak kullanılan binanın bir an önce restorasyonuna başlanması ve korumaya alınması gerektiği kanısındayım. Ayrıca günün her saati insan trafiğinin çok yoğun olduğu hal çevresinde de, insanlar için tehlike yarattığı da ayrı bir gerçek."
Büyükşehir’in güzel etkinliği
BÜYÜKŞEHİR Belediyesi’nin, vatandaşlardan gelen yoğun talep üzerine her yıl düzenlediği
’Bahçıvanlık Kursu’nu bu yıl da açtığı haberini, bizlerle
ankara.sendeyolla.com’da
myılmaz rumuzlu üyemiz paylaştı.
Çevre Koruma ve Kontrol Daire Başkanlığı’nın ilk dönemini 28 Nisan-7 Mayıs 2008 tarihleri arasında gerçekleştireceği kurs,
bunaltan kent yaşamından sıyrılmak için gerçekten güzel bir fırsat.
myılmaz’ın haberine göre, Çevre Koruma ve Kontrol Daire Başkanı
Hatice Akgül, ilk 5 gün teorik ve teknik bilgilerin verileceği kursların son 3 gününde Büyükşehir Belediyesi’ne ait seralar, Söğütözü Fidanlığı ve Ankara’nın büyük parklarında uygulama yaptırılacağını söylüyor.
Temennimiz,
betonlaşan bir kent yerine
doğanın ön planda olduğu bir kentte yaşamak.
Endişemiz ise bir zaman sonra,
duvar ustalığı kurslarının,
bahçıvanlık kurslarından daha fazla rağbet göreceği ihtimali...
Yanlışa eleştiri doğruya teşekkür
GÖNÜLLÜ kent habercilerinin, doğru yerde
eleştirip doğru yerde
teşekkür etmeyi çok iyi bildiklerini, bu hafta sevgili
kupscheker’in iki ayrı haberi ile bir kez daha sevinerek gözlemledik.
Dikmen Caddesi’ne bağlanan
Atayolu Sokak ile
Zarif Sokak’taki çukurların aylardır kaderine terk edilişini nazik üslubu ile eleştiren
kupscheker, diğer haberinde
Çankaya Belediyesi temizlik görevlilerine içtenlikte teşekkür ediyor ve duygularını şöyle aktarıyor:
"Saat sabahın 6:30’u, yer Dikmen Caddesi. Çankaya Belediyesi temizlik görevlileri işinin başında, bu görevli son derece titiz bir şekilde işini yapıyor ve yerdeki en küçük kağıt parçasını bile alıyor çöp kutusuna. Keşke herkes yaptığı ya da yapması gereken görevinde bu kadar duyarlı olsa"
Park dediğin böyle olmalı
ANKARA’nın birçok park ve sokağında çöp kutusu olmadığı için, her yerde istenmeyen çirkin görüntülerle karşılaşabiliyorsunuz.
Aslında sokaklarda ve parklarda kısa aralıklarla çöp kutuları olsa, kentli de elindeki atığı yere dökmeyecek, çevreyi kirletmeyecek.
Etlik Giresun Caddesi’ndeki Fatih Sultan Mehmet Parkı ise hem temizliği hem de estetik, doğal görünümlü ve çok sayıdaki çöp kutuları ile övgü topluyor.
Bilal Karabulut/KEÇİÖREN
En son on yıl önce geldiler
HÜRRİYET Caddesi Vişnedalı Sokağa inilen merdivenler on yıl önce yapıldı ve yeşillendirildi. Yetkililer de o zaman gelmişlerdi en son. Çankaya Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü’ne defalarca telefon edildi, merdivenlerin kırıldığı, yeşilliğin kalmadığı, oturma banklarının geceleri sarhoşların yatağı olduğu, insanların balkonlarına çıkamadığı söylendi. Buna rağmen yetkililerin bu konu hakkında duyarsız kalmasını mahalle sakinleri olarak içimize sindiremiyoruz.
Kaan Kantekin/DİKMENYol çizgileri süs değildir
BİR buçuk yıl önce açılan üst ve alt geçitlerin yol çizgileri hala yok. 2006 yılının sonlarına doğru Jandarma Genel Komutanlığı ve Çevre Bakanlığı kavşaklarına yapılan üst ve alt geçitlerin yol çizgileri aradan bir buçuk yıl geçmesine rağmen çizilmedi.
Avrupa’da geçici yollar için bile yol çizgileri çizilirken Başkent Ankara’da
trafik işaretlerinin olmazsa olmazları arasında yer alan bu çizgiler süs gibi görülmeye devam ediyor.
regu/SÖĞÜTÖZÜYaya geçitleri haftanın derdi
BU hafta üyelerimizden,
Ankara’nın çeşitli yerlerindeki
üst geçitlerle ilgili çok sayıda
haber ve fotoğraf aldık.
Bunlardan birisi, sevgili
haberkutusu’nun
Kızılay’daki üst geçitle ilgili haber ve fotoğrafıydı. Üst geçidin basamaklarında yerinden çıkan parçalar, yayalara zor anlar yaşatıyordu. Görüntüler, bir
uzun atlama müsabakasını hatırlatıyordu.
BU SEFER ALTTAhaberkutusu’nun haberinin ardından, aynı üst geçit ile ilgili bir başka haberi
Mahmut Baytemir gönderdi. Üst geçit bakıma alınmıştı. Ancak iyi niyetli bu çalışma, bu sefer de bir başka
tuhaf görüntüyü beraberinde getirdi.
Baytemir’in haberine göre, üst geçidin kapalı olduğunu gören vatandaş caddeden karşıdan karşıya geçmeye kalkışınca araç trafiğinde aksamalar oluştu. Polis memurlarının düzenleme çabaları da sonuçsuz kalınca her tarafta yığılmalar meydana geldi.
SÖZDE GÜVENLİK SÖZDE ÜST GEÇİT
ankara.sendeyolla.com’a bir başka üst geçit haberini de
eymir rumuzlu üyemiz gönderdi.
eymir, Dikmen kavşağındaki
üst geçidi şöyle tarif ediyor:
"Karda adeta şeker gibi erimeye başlayan basamaklar. Akrobat olmak gerekiyor maalesef, zıplamak, iki basamağı birlikte atlamak ya da üstgeçiti hiç kullanmamak..."