Yenimahalle’de Hizmet İçi Eğitim
Güncelleme Tarihi:
IHA
Oluşturulma Tarihi: Nisan 07, 2015 10:51
YENİMAHALLE BELEDİYESİ BİLGİ İŞLEM MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN DÜZENLENEN KİŞİSEL GELİŞİM VE İLETİŞİM SEMİNERİ İLE MÜDÜRLÜK PERSONELLERİ EĞİTİMDEN GEÇTİ.
Yenimahalle Belediyesi Bilgi İşlem Müdürlüğü tarafından düzenlenen Kişisel Gelişim ve İletişim Semineri ile müdürlük personelleri eğitimden geçti.
2 gün süren eğitim seminerinde Psikolog Eğitimci Yazar Tuğba Özdenal ile Eğitim ve Performans Danışmanı Levent Galip Yeşil, Bilgi İşlem personellerine bilgi ve birikimlerini aktardı. Eğitimlerin ilk gününde Özdenal, katılımcılara mikro beden dili ve profesyonel iletişimin sırlarını anlattı. Zaman ve proje yönetimi, öfke ve stres yönetimi hakkında da tüyolar veren Özdenal, “Beden dili açısından vücudumuzun en anlamlı bölgesi yüzümüzdür. İletişim içerisinde olduğumuz insanlar, bizim söylediklerimizi yüzümüze yansıyan ifadelerle buluşturarak anlamlandırırlar. Dolayısıyla konuşurken konuşmamızın içeriğiyle paralel giden mimikler sergilememiz, iletişimimizi daha keyifli ve sürdürülebilir hale getirir” dedi.
Türkçe’yi güzel konuşmanın insanın hayatının her anına önemli katkılar sunduğunun da altını çizen Özdenal, bunun için iki önemli unsurun bir araya gelmesi gerektiğini belirtti. Özdenal, “Güzel konuşmak için önce doğru nefes almayı bilmemiz gerekir. Hatalı nefes, konuşmamızın sekteye uğramasına neden olur. Ama diyaframdan alınan güçlü nefes, sesimizin olması gereken tonda çıkmasını sağlar. Bunun yanı sıra her harfin bir çıkış şekli vardır. Harfleri mahrecine uygun çıkardığımız zaman konu hâkimiyetimiz de varsa, güzel konuşmamız için ortada hiçbir engel kalmamış olur” diye konuştu.
Seminerin 2’inci gününde ise Eğitim ve Performans Danışmanı Levent Galip Yeşil, fark yaratan iletişim becerileri, beden dili ve diksiyon, başarılı takım oyuncusu olabilmek konularında katılımcıları aydınlattı.
“HER ŞEYE RAĞMEN GÜLÜMSEYİN”
İletişimde göz teması kurmanın öneminden bahseden Yeşil, göz teması kurmadan, empati yapmayı öğrenmeden iletişim kurmanın pek de mümkün olamayacağını anlattı. Yeşil, “Herkesin birbirinden farklı bireyler olduğunu kabul etmeliyiz ve değişime önce kendimizden başlamalıyız. Olaylar karşısında kızma hakkımızı hemen kullanmamalıyız. Sabahları muhakkak ‘Günaydın’ la güne başlamalıyız ve her şeye rağmen gülümseyebilmeliyiz” dedi.
2 gün süren eğitim seminerinde Psikolog Eğitimci Yazar Tuğba Özdenal ile Eğitim ve Performans Danışmanı Levent Galip Yeşil, Bilgi İşlem personellerine bilgi ve birikimlerini aktardı. Eğitimlerin ilk gününde Özdenal, katılımcılara mikro beden dili ve profesyonel iletişimin sırlarını anlattı. Zaman ve proje yönetimi, öfke ve stres yönetimi hakkında da tüyolar veren Özdenal, “Beden dili açısından vücudumuzun en anlamlı bölgesi yüzümüzdür. İletişim içerisinde olduğumuz insanlar, bizim söylediklerimizi yüzümüze yansıyan ifadelerle buluşturarak anlamlandırırlar. Dolayısıyla konuşurken konuşmamızın içeriğiyle paralel giden mimikler sergilememiz, iletişimimizi daha keyifli ve sürdürülebilir hale getirir” dedi.
Türkçe’yi güzel konuşmanın insanın hayatının her anına önemli katkılar sunduğunun da altını çizen Özdenal, bunun için iki önemli unsurun bir araya gelmesi gerektiğini belirtti. Özdenal, “Güzel konuşmak için önce doğru nefes almayı bilmemiz gerekir. Hatalı nefes, konuşmamızın sekteye uğramasına neden olur. Ama diyaframdan alınan güçlü nefes, sesimizin olması gereken tonda çıkmasını sağlar. Bunun yanı sıra her harfin bir çıkış şekli vardır. Harfleri mahrecine uygun çıkardığımız zaman konu hâkimiyetimiz de varsa, güzel konuşmamız için ortada hiçbir engel kalmamış olur” diye konuştu.
Seminerin 2’inci gününde ise Eğitim ve Performans Danışmanı Levent Galip Yeşil, fark yaratan iletişim becerileri, beden dili ve diksiyon, başarılı takım oyuncusu olabilmek konularında katılımcıları aydınlattı.
“HER ŞEYE RAĞMEN GÜLÜMSEYİN”
İletişimde göz teması kurmanın öneminden bahseden Yeşil, göz teması kurmadan, empati yapmayı öğrenmeden iletişim kurmanın pek de mümkün olamayacağını anlattı. Yeşil, “Herkesin birbirinden farklı bireyler olduğunu kabul etmeliyiz ve değişime önce kendimizden başlamalıyız. Olaylar karşısında kızma hakkımızı hemen kullanmamalıyız. Sabahları muhakkak ‘Günaydın’ la güne başlamalıyız ve her şeye rağmen gülümseyebilmeliyiz” dedi.