IHA
Oluşturulma Tarihi: Ekim 18, 2015 11:30
YENİMAHALLE BELEDİYE BAŞKANI FETHİ YAŞAR, IRMAK ALEVİ BEKTAŞİ KÜLTÜR VE DAYANIŞMA DERNEĞİ TARAFINDAN MUHARREM AYI DOLAYISIYLA MATEM ORUCU TUTAN VATANDAŞLARA VERİLEN İFTAR DAVETİNE KATILDI.
Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, Irmak Alevi Bektaşi Kültür ve Dayanışma Derneği tarafından Muharrem ayı dolayısıyla matem orucu tutan vatandaşlara verilen iftar davetine katıldı.
Irmak Alevi Bektaşi Derneği Başkanı Dr. Ali Yücel’in ev sahipliğinde düzenlenen iftara, CHP İl Başkanı Adnan Keskin, CHP Yenimahalle İlçe Başkanı Ahmet Meşe, Yenimahalle Belediye Başkan Vekili Mehmet Kartal, Anadolu Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı Cengiz Hortoğlu, CHP’li milletvekili adayları ile Alevi derneklerinden temsilciler de katıldı. “Göz bebeğimiz İmam Hüseyin, gözyaşımız Kerbela” temalı programda, Alevi ve Sünni vatandaşlar aynı sofrada buluşarak oruç açtı.
Kuran tilaveti ile başlayan gece, Alevi Dedesi Celal Abbas’ın lokma duası ile devam etti. Okunan ezanın ardından iftar yapıldı.
Hz. Hüseyin ve Kerbela şehitleri için mersiyelerin okunduğu gecede konuşan Irmak Alevi-Bektaşi Derneği Başkanı Dr. Ali Yücel, Hz. Hüseyin ve Kerbela şehitlerinin hüznüne terör olaylarında vefat edenlerin hüznünün eklendiğini söyledi. Yücel, “Bugün, Alevi’siyle Sünni’siyle aynı acıyı hissedenler olarak bir arada bulunuyoruz. Kardeşliğimiz pekişiyor ve kalplerimiz tek kalp oluyor” dedi. Aynı Allah’a, aynı peygambere inanan, aynı ülkenin çocukları olarak yan yana olduklarını belirten Yücel, “Bu kadar aynılığımız, farklılıklarımızı geri plana itmelidir” diye konuştu.
“BİRLİKTE DURMAYA İHTİYACIMIZ VAR”
Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar da matem oruçlarının; Ehl-i Beyt soyuna karşı yaşanmış bir vahşeti, zalime zulme karşı bir duruş, mazlumun yanında olmak, Peygamber Efendimizin ehlibeytine yönelik zulmü anlamaya çalışmak, o acıyı paylaşmak için tutulduğunu hatırlattı. Bugün de ülkemizde veya dünyanın çeşitli yerlerinde mazlumların ve mazlumlara zulmeden zalimlerin var olduğunun altını çizen Yaşar, “Demek ki insanlık tarihi tekerrürden ibaret. Koşullar değişiyor ama mazlumlar ve zalimler değişmiyor. İşte bu noktada Barış Peygamberinin ümmeti olan bizler, nerede duracağımızı bilmeliyiz. Yezid’ten mi mazlumdan mı, ehlibeytten yana mı? Çünkü bu duruş bizim zalimden yana mı mazlumdan yana mı olduğumuzu belirler. Bugünlerde her zamankinden çok birbirimizi sevmeye, hoş görmeye, kucaklamaya ihtiyacımız var. Bizleri bölmeye, parçalamaya çalışan yezitlere karşı Ehlibeyt gibi sapasağlam, dirayetli ve birlikte durmaya ihtiyacımız var” dedi.