'Yenilikçi tedavi yöntemleriyle yayılım durdurulabilir'

Güncelleme Tarihi:

Yenilikçi tedavi yöntemleriyle yayılım durdurulabilir
Oluşturulma Tarihi: Şubat 04, 2024 13:03

Prof. Dr. Bülent Cavit Yüksel, rektum kanserinin erken teşhisle önlenebilir ve tedavi edilebilir olduğunu kaydederek, gelişmiş cerrahi teknikler ve ‘yeterlilik merkezlerinde’ yapılan operasyonlar sayesinde, hastaların büyük bir kısmının kalıcı kolostomiden kurtulabildiğini dile getirdi.

Haberin Devamı

Prof. Dr. Yüksel, “Açık, laparoskopik ve robotik cerrahi gibi yöntemlerin yanı sıra, TaTME ve intersfinkterik rezeksiyon gibi zorlu tekniklerin kullanılması, tedavi başarısını artırıyor” diye konuştu.

Sağlık alanında yapılan son araştırmalar, rektum kanserinin tedavisinde önemli ilerlemeler kaydedildiğini ortaya koyuyor. Güven Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Bülent Cavit Yüksel,  kalın bağırsağın makata yakın son 15-18 cm’lik kısmı rektum olarak adlandırılır.  Yüksel, rektumun, vücut için kritik bir işlev gören dışkı depolama ve boşaltım işlemlerini gerçekleştirdiğine dikkat çekerek, “Rektum kanseri erken teşhis ile önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalık. Bu kanser türü çoğunlukla poliplerden kaynaklanır ve kolonoskopi gibi endoskopik yöntemlerle erken aşamada tespit edilmesi durumunda, tümörün yayılımı durdurulabilir” dedi.

Haberin Devamı

50 YAŞ ALTI VAKALARDA ARTIŞ

Prof. Dr. Yüksel, söz konusu durumun rektum kanserinin önlenmesi ve tedavisinde büyük bir umut ışığı olarak görüldüğünün altını çizerek, hastalığın yayılma yolları ve risk faktörleri hakkında da bilgiler paylaştı. Rektum kanserinin kan yolu ile uzak organlara, lenfler yolu ile doğrudan komşu organlara veya bağırsak duvarını aşarak karın zarına yayılabileceğini kaydeden Prof. Dr. Yüksel, hastalığın neredeyse yüzde 90’ının 50 yaş üstü bireylerde görülmesine rağmen, son yıllarda 50 yaş altı vakalarda da artışın dikkat çekici olduğunu belirtti.

KARIN AĞRISI VE AŞIRI ŞİŞKİNLİĞE DİKKAT

Ailede kolon-rektum kanseri öyküsü olanlar veya inflamatuar bağırsak hastalığı bulunan bireylerin daha yüksek risk altında olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Yüksel, belirtiler ve tanı yöntemlerine ilişkin şunları söyledi:

“Hastalığın belirtileri arasında kanla karışık dışkılama, dışkılama alışkanlıklarında değişiklik, karın ağrısı, aşırı gaz ve şişkinlik gibi semptomlar yer alıyor. Erken tanı için fizik muayene, rektal tuşe, kolonoskopi ve biyopsi gibi yöntemler büyük önem taşıyor.”

TEDAVİDE ÖNEMLİ GELİŞMELER

 Rektum kanserinin tedavisinde son 20 yılda önemli gelişmeler yaşandığını belirten Prof. Dr. Yüksel, multidisipliner bir yaklaşımla, cerrahi, medikal onkoloji, radyoloji ve radyasyon onkolojisi alanlarında kaydedilen ilerlemelere dikkat çekti. Özellikle kemo-radyoterapi ile tümörün küçültülmesi ve organ koruyucu yöntemlerin geliştirilmesinin tedavi seçeneklerinde önemli bir yer tuttuğunu söyleyen Prof. Dr. Yüksel, kalıcı kolostomi gereksiniminin azaltılmasına yönelik olarak son yıllarda yaşanan devrimsel dönüşümün altını çizdi.

Haberin Devamı

KALICI KOLOSTOMİDEN KURTULMAK İÇİN UMUT ARTIYOR

Gelişmiş cerrahi teknikler ve yeterlilik merkezlerinde yapılan operasyonlar sayesinde, hastaların büyük bir kısmının kalıcı kolostomiden kurtulabildiğini dile getiren Prof. Dr. Yüksel, “Açık, laparoskopik ve robotik cerrahi gibi yöntemlerin yanı sıra, TaTME ve intersfinkterik rezeksiyon gibi zorlu tekniklerin kullanılması, tedavi başarısını artırıyor” diye konuştu.

 

 

 

BAKMADAN GEÇME!