Yemek firmalarının yüzde 85’inin üretim izni yok
Güncelleme Tarihi:
YESİAD Başkanı Arslan Altı’nın Ankara Hürriyet’e yaptığı açıklama, Ankara’da yemek sektörü açısından inanılmaz bir tablo ortaya koydu.
Altı, Ankara’da faliyet gösteren yaklaşık 400 yemek firmasından sadece 60 tanesinin yemek üretim izni olduğunu söyledi. YESİAD Başkanı Altın’ın açıkladığı rakamlara göre Ankara’daki toplu yemek firmalarından yemek hizmeti alan yaklaşık 500 bin kişiden 425 bin kişinin yediği yemek denetim dışı.
YEMEK Sanayicileri ve İşadamları Derneği (YESİAD) Başkanı Arslan Altı, Ankara’da faliyet gösteren yaklaşık 400 yemek firmasından sadece 60 tanesinin yemek üretim izni olduğunu söyledi.
YESİAD Başkanı Altın’ın açıkladığı rakamlara göre Ankara’daki toplu yemek firmalarından yemek hizmeti alan yaklaşık 500 bin kişiden 425 bin kişinin yediği yemek denetim dışı.
Arslan Ankara Hürriyet’e yaptığı açıklamada, Ankara’da özel okullar, üniversiteler, hastaneler, askeri birlikler ile resmi ve özel kurumlarda günde yaklaşık 500 Bin kişinin toplu beslenme hizmeti satın aldığını kaydetti. Arslan, toplu yemek hizmeti veren firmaların sadece yüzde 15’inin Tarım Bakanlığı’ndan Gıda Üretim İzni aldığına ve sektörde büyük bir denetimsizlik olduğuna dikkat çekerek, şunları kaydetti:
EN BÜYÜK SORUN DENETİMSİZLİK
Ankara da Ticaret ve Sanayi Odaları ile diğer meslek odalarına kayıtlı 400’e yakın firma var. Bizler YESİAD olarak, Tarım İl Müdürlüğünden aldığımız listelerde Gıda Üretim İzni almış Yemek Fabrikası sayısının 60 civarında olduğunu biliyoruz. Diğerleri ise para ile elde edilmiş pek çok uluslararası belgesi olan ama Gıda Üretim İzni olmayan merdiven altı dediğimiz firmalar. Zamanında ve doğru olarak yapılmayan denetimlerden dolayı da insan sağlığını tehdit eden, sağlıksız koşullarda, kalitesiz üretim yapan merdiven altı firmaların sayısı her geçen gün artıyor. Tüketici gruplarının da bilinçli bir tavır ortaya koymamaları sektördeki problemlerin daha da büyümesine yol açmaktadır.
BELEDİYELER DEVREDEN ÇIKMALI
Denetimlerdeki iki başlılık mutlaka ortadan kalkmalı, Belediyeler devreden çıkmalı ve yetki sadece Tarım Bakanlığı’nda olmalı. Tarım Bakanlığı bünyesinde bir Gıda Genel Müdürlüğü kurulmalı buna bağlı olarak ilerde kurulacak Gıda İl Müdürlükleri, bünyelerindeki Gıda Mühendisleri ve Diyetisyenler Kanalıyla doğru ve zamanında denetimler yapılmalı. Bu denetimler yapılırken de sektördeki sivil toplum kuruluşları ve üniversitelerin konuyla ilgili bölümleriyle iş birliği içerisinde olunmalı.
SEKTÖRÜN ORGANİZE SANAYİSİ YOK
Sektörde faaliyet gösteren pek çok firmamız üretim yerlerinin uygunsuzluğundan şikayet ediyor. Yemek firmaları şehrimizde Ostim, Siteler, Sincan, Gimat ve Gersan Sanayisi gibi çeşitli yerlere dağılmak zorunda kaldılar. YESİAD olarak üyelerimizi aynı yerde üretim yapabileceği atıkları ortak değerlendirebileceği ortak bir gıda laboratuarların olacağı örnek bir Yemek Organize Sanayi Bölgesi kurmak için Ostim Organize Sanayi Bölgesindeki Ostim Yatırım A.Ş. ile ortak bir işbirliğine girdik. Bununla ilgili olarak taslak bir projenin hazırlıkları başladı. Bir aksilik olmazsa 2007 yılı içinde temelini atmayı planladığımız Yemek Organize Sanayi Bölgesindeki "Sağlıklı Toplu Beslenme Köyü" ülkemiz içinde örnek bir proje olacak.
BAKKALLAR BİLE TABLDOT YEMEK SATIYOR
SEKTÖRDEKİ denetimsizlik ve başı bozukluğun hangi noktalara geldiğini bir örnekle anlatmak istiyorum: Ankara’da Siteler ve Ostim’de büfeler ve bakkallar bile Tabldot yemek satıyor. Bakkalın arka tarafına iki eleman koymuş tencerelerde yemek pişiriyor ve müşterilere satıyor. Bu firmalar resmen hastalık satıyor. Aslında suç işliyorlar ama kimse ne yapıyorsun demiyor, sormuyor ve önümüzdeki bu tablo dururken AB ile ilgili nerelerdeyiz diye sormalıyız.