Güncelleme Tarihi:
Hürriyet Gazetesi’nin başkent Ankara’ya özel sayfalarındaki "KENT SOHBETLERİ", yeni konularla konuklarını ağırlamaya devam ediyor. Bugünkü konuğumuz Başarsoft Yönetim Kurulu Başkanı Alim Küçükpehlivan oldu. Küçükpehlivan ile Ankara’daki merkezlerinde bir araya geldik. Ankara’nın trafik problemine geliştirdikleri ürün ile çözüm getirebileceklerini söyleyen Küçükpehlivan şöyle konuştu:
55 DAKİKADAN 40 DAKİKAYA ÇEKEBİLİYORUZ
“Çalışanların en hızlı ve en az maliyet ile servis ulaşımlarının sağlanması çok rahat çözdüğümüz bir konu. Örneğin bir çalışan diyor ki; ‘Ben servise bindiğimde işe 55 dakikada gidiyorum ama arabayla gitsem yarım saatte gidiyorum. O, 55 dakikayı göze alamıyor ve arabasıyla da gidiyor işe. Biz servisi 55 dakikadan, 40 dakikaya çekebiliyoruz. Hem maliyet düşürüyor hem trafikteki araç sayısı azalıyor, zamanı da optimize ediyoruz. Gidilen kilometreyi ve araç sayısını azaltarak çalışanları daha mutlu bir şekilde iş yerine getiriyoruz. Rotaban ürünümüz bu işi yapıyor. Rotaban, kişi bazında da çalışıyor. Yazılımda iki tane özellik var. Birincisi, yürüme mesafesi limiti koyuyoruz. Engelli vatandaşlarımız yürümesin gibi. Bu yazılım adil bir şekilde rota optimizasyonu yapıp yürüme mesafesini ayarlıyor. Bir diğer özellik, personel o gün gelmeyeceğini ya da başka bir semte gideceğini, o semtin servisinde yer ayırtmak istediğini söyleyebiliyor. Böyle bir lüks varken niye araba kullansın insanlar. Bu bizim 10 yıldır geliştirdiğimiz bir ürün ve daha iyisi yok. Çevreci, sürdürülebilir ve tasarruf sağlıyor. Sürekli talep geliyor, yeni özellik ekliyoruz, yeniliyoruz.”
SERVİS OPTİMİZASYONU İLE TRAFİĞİ ÇÖZEBİLİRİZ
Tasarruf tedbirleri kapsamında kaldırılması planlanan, ancak sonradan vazgeçilen kamu servislerine ilişkin görüşlerini de paylaşan Küçekpehlivan, “Akıllıca olan servisleri kaldırmak değildi, zaten bu değişti. Akıllıca olan servisleri tutarak yola,trafiğe daha az araba çıkmasını sağlamak. Örneğin, ben bir mahalleden bir arabayı daha hızlı getirebilirim merkeze ama iki-üç mahalle gezdirip toplar gelirsem daha fazla vakit geçiriyorum ara sokaklarda. Birleştirmenin avantajı bu. Biz yan yana olan kamu kurumlarının servis optimizasyonunu yaparak Ankara’daki trafiği çözebiliriz. Çünkü Ankara’daki kamu kurumları birbirine çok yakınlar. Bu yazılımı tamamen biz geliştirdik. Bu Avrupa’da Amerika’da olan bir sorun değil, Türkiye’de olan bir sorun. Çalışan servisi uygulaması tüm Türkiye’de var. İzmir’de de var, Gaziantep’te de var, Düzce’de de var. Bizim buralarda da müşterilerimiz var. Ama küçük şehirlerde henüz yan işletmeyle birleştirme gibi bir çalışmamız yok, tek işletme üzerinden çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.
BELEDİYELER DURAK, ZAMAN VE OTOBÜSÜN VARIŞ BİLGİSİNİ HALKLA PAYLAŞABİLMELİ
Navigasyonla ilgili çalışmalarını da anlatan Küçükpehlivan, “Navigasyon kullanımında talep artışı var mı?” sorusuna ise “Apple’a harita altlığı veriyoruz. Navigasyonla birlikte kullanım alışkanlığı oluştu. ‘Ben bilirim’ diyenler artık bilmediklerini kabul edip navigasyon kullanmaya başladılar çünkü bu yoğun trafikten kaçmalarına yardımcı oldu. ‘Ben bilmiyorum, toplu taşıma kullanayım, yolu bilmiyorum’ diyenlerin de ‘Navigasyon var. İstediğim yere giderim’ diyerek arabasına binmesini sağlıyoruz. Navigasyon, araç kullanımını artırıyor sizi belirsizlikten kurtardığı, kesinlik sunduğu için” yanıtını verdi. Belediyelerin toplu taşıma konusunda dijitalleşmesi gerektiğine işaret eden Alim Küçükpehlivan, “Toplu taşımada da navigasyon kolaylığının olması lazım. Toplu taşımada, A noktasından B noktasına gidecek bir insan için yolculuk süresi kritiktir. Toplu taşımada bu bilgiyi ön göremeyince insanlar özel araca yönleniyor. Dolayısıyla, belediyelerin de dijitalleşmesi ve durak, zaman ve otobüsün varış bilgisini halkla paylaşabilmesi gerekiyor. Londra, bu konuda bir çalışma yapıyor ve yılda yaklaşık 2 milyar Pound’a yakın bir tasarruf elde ediyor. Yaptıkları şey çok basit. Bütün zamanlama ve planlamayı açık yayın haline getiriyorlar. Biz henüz Türkiye’de bunu konuşamıyoruz. Türkiye’de konuştuğumuz şey, belediyenin uygulamasında otobüsün durağa ulaşacağı süre doğru görünsün. Londra Belediyesi hem uygulamasında bunu yayınlıyor hem de Google, Apple, Yandex gibi platformlara açık kaynak haline getiriyor. Dışarıdan, şehri ziyaret eden birisi Londra’nın toplu taşıma uygulamasını indirmekle uğraşmayacağı için faydalı bu. Buna Avrupa’da ‘open data’ (açık veri) deniliyor. Bu alanda kat edeceğimiz daha çok yol var. Kullanılmayan, saklanan veri ölüyor, sonuçta veri demek para demek. Bizim şansımız bir yandan, yurt dışını gördüğümüz için geniş bir perspektiften bakabilmemiz. Teknolojik avantajları çok basit bir şekilde kullanabiliriz aslında” şeklinde konuştu.
SAĞLIK BAKANLIĞI’NA BAĞLI TÜM AMBULANSLARDA NAVİGASYONUMUZ VAR
Sağlık alanına yönelik güncel çalışmaları hakkında da bilgi veren Küçükpehlivan, “Sağlık sistemine sağladığımız çözüm çok kritik. Şimdi 112’yi aradığınızda, tüm Türkiye’de, nereden ararsanız arayın, sizin yaklaşık olarak nereden aradığınızın bilgisi, GPS kullanmadan, sizden bağımsız olarak, baz istasyonları aracılığıyla 112 sisteminde görünüyor. Mekân bilgisi zaten önden sistemde göründüğü için, arayan kişinin yol tarifinin alınması çok daha kolaylaşıyor. İşte bunu sağlayan, Başarsoft’un harita altlığı. Bu çağrının alındığı aşama. Çağrı alındıktan sonra, mekân belirleme yapıldı, örneğin Ceyhun Atıf Kansu Caddesi Tekstilciler Caddesi Türkiye Futbol Federasyonu’nun bulunduğu binanın önünde ölümlü kaza var ve ambulans yönlendirilmesi gerekiyor. Adrese gönderilecek en yakın ambulansın nerede olduğunu da bu sistemden görüntüleyebiliriz. Tüm Türkiye’de, Sağlık Bakanlığı’na bağlı tüm ambulanslarda bizim navigasyonumuz var. Neden bizim navigasyonumuz var? Birincisi, bizim verilerimiz güncel ve diğer platformlar bütün dünyada güncelleme yapıyor ama biz Türkiye detayında güncelleme yapıyoruz. Bu sayede, ambulans şoförünün artık ‘nereye, nereden, nasıl ulaşacağım’ derdi kalmıyor. Ben zaten çağrıyı en yakın ambulansa yönlendiriyorum, bu zaten bir avantaj. İkincisi de ambulansa gideceği yolu gösteriyorum. Bu ikinci olarak bahsettiğimde de yine patentli bir yazılımımız var. Bu yazılımda, emniyet şeridi olan yollardan rota yaptık. Normalde navigasyonlarda böyle bir yetenek yok. Ambulanslara özel bir nitelik bu çünkü emniyet şeridini kullanabiliyor. Ambulansın rotasını da buna göre çizdirdiğimizden, birincisi, ambulansların karıştığı kazaların yüzde 50 azalmasını sağladık. İkincisi, çağrının lokalize edilmesinde yaklaşık 1.5 dakikalık bir zaman kazanımı sağladık. Bunlar, hayat kurtaran özellikler. Önümüzdeki dönemde özel ambulansların da sisteme dahil olacağını düşünüyoruz. Bunu da sağlamak ancak o IT yapısını bizim sisteme entegre ederek olabilir. Bunun üzerine de çalışıyoruz. Bunu da yaptığımızda Türkiye’deki sağlık sisteminin hareketliliğini çözmüş oluruz. Ama şimdilik ambulanslar için gerekli çözümün büyük çoğunluğunu sağladık. Projenin devamında, itfaiye araçlarına da navigasyon tabletleri koyup ambulansa sağladığımız avantajı yangın ihbarlarında, onlara da sağlamak var. Şu an, Samsun, Kayseri, Kahramanmaraş, Batman, Sivas ve Rize’de yani altı ilimizde bunun uygulanmasına başlandı. Sağlık konusunda epey bir katkı sağladık ülkemize. Bundan gurur duyuyoruz. Bu parayla ölçülebilecek bir şey değil, hayat meselesi" dedi.
ANKARA KOŞSUN İSTİYORUZ
Hayata geçirdikleri sosyal sorumluluk projelerinden de bahseden Alim Küçükpehlivan şu bilgileri verdi: “Çalışanlarımızla birlikte Runkara koşusuna katıldık. Hem sponsor olarak hem de sahada destekledik etkinliği. Biz Ankara koşsun istiyoruz. Sağlıklı bir neslin temeli spor yapmaktan geçiyor. Başarsoft olarak spor yapan, kan bağışlayan bir şirketiz. Yılda dört defa kan bağışlıyoruz. Türk Kızılay’ı gönüllüsüyüz. İstanbul ve Ankara’da yaklaşık 350 çalışanımız var. Esas gayemiz yurt dışında daha aktif olmak. İhracat, şu anda gelirimizin yüzde 10-15 civarını kapsıyor. Bu oranı yüzde 50’lere çıkarma gayesindeyiz. Şu an Togo’da bir projemiz var. Elektrik şebekelerini akıllandırıyoruz. Türkiye’deki birçok elektrik şirketi, elektrik için kullandıkları altyapı için, trafo, direk, abone bağlantısı, bu altyapılarda ‘elektrik nerede var, hangi güçle gidiyor, trafoda kullanılan malzeme nedir, en son bakım ne zaman yapılmış’ gibi soruların cevaplarını barındıran sahada arıza ve bakım ekiplerinin yönlendirilmesi tıpkı ambulans sisteminde bahsettiğimiz gibi bir sistem oluşturduk. Örneğin, sizin evinizde elektrik kesildiğinde biz elektrik şirketlerine ‘bu eve, şu trafo hizmet veriyor, o trafoya en hızlı ulaşabilecek arıza ekibi şu ekip gibi’ bilgileri veriyoruz. Bunu doğalgaz altyapısında da yapıyoruz. Türkiye’deki birçok doğalgaz kurumu bizim yazılımlarımızı kullanıyor. Bu alanda kullandığımız hem yerli hem yabancı yazılımlarımız var. İhtiyacı görecek şekilde, bu yazılımları, konumlandırıyoruz. Yerli yazılım olarak bizim geliştirdiğimiz yazılımlarımız var. Ama bizdeki yazılım ihtiyacı karşılamıyorsa, yabancı yazılımdan da faydalanıyoruz. Başarsoft Teknoloji Günü’nü de bu yıl 5 Aralık’ta ‘Integrated Utilities’ temasıyla hayata geçireceğiz. Altyapı, elektrik, doğalgaz, telekomünikasyon, su ve kanalizasyon idareleri sektörlerine yönelik bir buluşma olsun istedik. Gün boyu özel oturumlarla devam edecek. Büyük bir sektör buluşmasına dönüşecek.”
Alim Küçükpehlivan, Hürriyet Ankara Haber Koordinatörü Murat Yılmaz’ın sorularını yanıtladı.