Güncelleme Tarihi:
William Shakespeare’in ünlü oyunu Macbeth’in yönetmen Levent Suner tarafından uyarlanan yorumuyla başlayan törende Ebru Özkan, Feray Darıcı ve Sezin Akbaşoğulları cadıları ve Lady Macbeth’i, Taner Rumeli ise Macbeth’i canlandırdı.Ankaralı sinemaseverlerin merakla beklediği festivalin açılış töreni’ne Biket İlhan, Deniz Çakır, Deniz Türkali, Hale Soygazi, Halil Ergün, İlker Aksum, Nisan Akman, Sevin Okyay, Yudum Yontan ve Zeynep Eronat’ın yanı sıra ünlü Alman yönetmen Almut Getto ile festivalin merakla beklenen belgesellerinden Tek Gecelik’in (The Line) yönetmeni Nancy Schwartzman da katıldı.Suner’in Macbeth’ten uyarladığı gösterinin Yönetmen Yardımcılığını Misket Elif Tüfekçi üstlenirken, müzikleri Serkan Gülsoy ve Tamer Yılmaz, kostümleri Burak Talı yaptı. Proje yardımcılığını ise Füsun Ataman ve Zeki Tüzün üstlendi.Gecenin açılış konuşmasını yapan Uçan Süpürge Yöneticisi Halime Güner, kadınlara atfedilen kötülüklerin tamamını süpürmeye, süpürgelerinin yetmeyeceğini söyledi. Dünya var olduğundan bu yana kadınların hep kötülüklerin kaynağı olarak görüldüğünü ifade eden Güner şöyle konuştu:Kötülük kaynağı kadın“Kadınlar asırlardır yuva yıkan, fındıkkıran, edepsiz, büyücü, cadı gibi isimlerle anıldı. Kanuni, oğlunun idamına karar verdi. Cihanı nasıl yönettiği sorgulanmaz ama bu olayın sorumlusu Hürrem Sultan olarak gösterilir. Tarih kitapları böyle yazar, oyunlar bunun üzerine kurulur. Kötüdür kadın, cadıdır. Peki cadı nedir, sözlüğe baktığımızda, geceleri dolaşarak insanlara kötülük ettiğine inanılan kadındır. izmir’deki seri katili hatırlayın, kardeşi mazeret olarak sarışın sevgilisinin uyuşturucuya alıştırıp huyunu değiştirdiğini öne sürdü. Kötülüğün kaynağı yine bir kadın. Üç kadının öldürülmesine, adamın huyunu bozan kadın neden olmuş. Yani kadın, bütün kötülüklerin odak noktası, kaynağı oldu. Erkekler her çağda ailesine bakan, çalışkan, hayatın yükünü omuzlayan kahramanlar olarak yüceltildi. Savaşlar oldu, cinayetler işlendi, küçücük çocuklar yaşamını yitirdi ve ne yazık ki bütün bunlar sadece kadınlar yüzünden oldu. Kadınlar kötülükler ile anıldı. Hayata gelirken seçme şansımız olmayan bedenimiz ve cinsiyetimiz bütün kötülüklerin çıkış noktası oldu. Yüceltilen, kahraman erkeklerUçan Süpürge olarak bizler bu sene kadınlarımızın uğradığı haksızlıkları ‘Kötülük’ temasından yola çıkarak gözler önüne sermek istedik. Çekici, kışkırtıcı, hüzünlü, karamsar ya da eğlenceli filmler üzerinden kadınlarımızın yaşadığı sorunları, beyazperdenin gücünden yararlanarak anlatmak istedik. Fakat üzülerek söylemek istiyorum, ne kötülük kadınların üzerinden bir çırpıda sıyrılacak ne de dayanışma bu kadar çabuk sağlanacak. Kötülüğün sonuçları ağır, bedelleri ise büyük olacaktır. Kadınları uzun tırnaklı cadılara benzetiyorlar. Bilmiyorlar ki hiçbir kadının tırnağı bu kadar kötülüğü saklayamaz. Süpürgemiz bunca kötülüğü süpüremez belki, ama bir farkındalık yaratabilir. Baharın bu en güzel zamanında sizleri festivalimize davet ediyoruz ve bizleri ‘iyi’ yapan herkese çok teşekkür ediyoruz.” Ebru Özkan, Feray Darıcı, Sezin Akbaşoğulları ve Taner Rumeli’nin sunuculuğunu yaptığı gecede “Uçan Süpürge Onur Ödülü” ve “Bilge Olgaç Başarı Ödülü” de sahiplerini buldu.Gece de ayrıca festival’in bu sene ilkini düzenlediği “Kötülük” temalı “Kısa Film Yarışması”nın kazananları da açıklandı. Çankaya Belediyesi’nin katkılarıyla düzenlenen ve 58 kısa filmin boy gösterdiği yarışmada birinci olan “Saf Kötülük”, ikinci olan “İhtimal” ve üçüncülüğü elde eden “Vesile” adlı filmlerin yönetmenlerine ödülleri verildi.
Süpürge’nin ödülleri sahiplerini buldu
TÜRK sinemasında ‘kötülük’ denilince akla gelen ilk isimlerden biri olan Lale Belkıs bu senenin Uçan Süpürge Onur Ödülü’nün sahibi oldu. Belkıs’a ödülünü Deniz Çakır ve Deniz Türkali ile birlikte veren Hale Soygazi, “Bir Demet Menekşe” adlı filmde birlikte oynadıkları Belkıs’a bir demet menekşe de sundu. Filmografisi 15 filmden oluşsa da belleğimizde sarsılmaz bir yer edinen Belkıs, ödülü bütün kadınlar adına aldığını söyleyerek, “Yıllarca saçımı süpürge yaptım ama yine de kötü olmaktan kurtulamadım. Bu kocaman yürekli ekibe, bütün içtenliğimle teşekkür ediyorum” dedi.Festival’in Bilge Olgaç Başarı Ödülleri ise usta oyuncu Gülsen Tuncer’e ve pek çok isme ilham vermiş sanat yönetmeni Deniz Özen’e verildi.
Kadınlar olmadan kötülükler yok olamaz
AÇILIŞ törenine katılan Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık, kadınların kötülük ile birlikte anılmasına karşı olduğunu belirterek, insanlık adına bütün kadınlardan özür diledi. Uçan Süpürge ekibine teşekkür eden Tanık, “Ülkeler bunalıma girdiğinde, en çok o toplumun kadınları zarar görür. Bütün sorumlulukları üstlenen kadınlar, toplum tarafından sömürülür ve olumsuz etkilenir. Kötü olarak adlandırılan kadınlar, çaresizlik içinde kıvranır. Bu can yakan olayları bizlerle paylaşan ve duyarsız insanları duyarlı olmaya davet eden Uçan Süpürge ekibine teşekkür ediyorum. Yüzyıllardır yaşananların, söylenenlerin aksine, kötülükleri kadınlar olmadan süpüremeyiz demek istiyorum” diye konuştu.