Tuz Gölü’nü kaybetmeyelim

Güncelleme Tarihi:

Tuz Gölü’nü kaybetmeyelim
Oluşturulma Tarihi: Haziran 07, 2021 01:40

Ankara, Aksaray ve Konya sınırları içinde yer alan Tuz Gölü, 50 yıl önceye kıyasla bir kilometre küçüldü. Dr. Hatice Ünal Ercan, “Son iki yıldır yaşanan kuraklıktan dolayı Tuz Gölü´nün daha merkeze doğru çekildiğini ve küçüldüğünü görüyoruz” dedi.

Haberin Devamı

Türkiye'nin ikinci büyük gölü ve flamingo cenneti olan Tuz Gölü, kuraklık nedeniyle giderek küçülüyor. Ankara, Aksaray ve Konya sınırları içinde yer alan Tuz Gölü'nde bir kilometrelik çekilme olduğunu söyleyen Konya Teknik Üniversitesi Kimya Teknolojileri Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Hatice Ünal Ercan, "Kuraklıktan dolayı tuz tabakasının oldukça azaldığını, biraz iç kısımlarda ise organik malzemelere bağlı olarak pembeleşmelerin daha çok arttığını görüyoruz" dedi. İnsan faktörünün doğanın kirlenmesine sebep olduğunu belirten Ercan, “Tuz Gölü'ndeki küçülme kıyıdan itibaren görünüyor. Yaklaşık 50 yıl öncesine kadar ana yola yakın olduğunu görüyoruz. Günümüzde ise sınırın bir kilometre içeri girdiğini, son iki yıldır yaşanan kuraklıktan dolayı Tuz Gölü´nün daha merkeze doğru çekildiğini ve küçüldüğünü görüyoruz" diye konuştu.

Tuz Gölü’nü kaybetmeyelim


DEĞERİNİ DAHA ÇOK BİLMELİYİZ

Haberin Devamı

Gölde araştırma yapan gruptan Jeoloji Mühendisi Umut Barış Ülgen ise, şunları söyledi: "Burası Türkiye´nin cennet köşelerinden biri. Buradan aldığımız verilerle daha detaylı bir proje için TÜBİTAK ile uluslararası projeler hazırlayıp sunacağız. Çalışmalarımız sırasında Tuz Gölü´nden örnekler alırken, kuraklık nedeniyle normalde 5-6 santim tuzları kesip altından örnek alacakken, yarım santimlik tuzlarla karşılaştık. Şu anda olması gerekenden çok daha az tuz var. Kuraklık çok fazla olduğu için su çok az kalmış. Aynı zamanda çevre arazileri gezdiğinizde tarlada ürün de yok. Bu kuraklık, gölü ve çevresini ciddi oranda etkilemeye başlamış. Suyumuzun değerini daha çok bilmemiz lazım."

PEMBELEŞME BU YIL ERKENDEN BAŞLADI

Gölün Aksaray- Ankara kara yolu yakınlarındaki bölümünde, suyun içinde yaşayan algler, sıcaklığın ve tuzluluğun arttığı temmuz ve ağustos aylarında, kırmızı renkli beta-karoten madde üreterek güneş ışınlarının zararlı etkilerinden kendisini koruyor. Yine bu dönemde halobakteriler ise fazla ürediği için gölün rengi, pembe veya kırmızıya bürünüyor. Sıcaklık azalınca veya yağmurlu dönem başlayınca da göl, tekrar eski haline kavuşuyor. Ancak bu yıl kuraklık nedeniyle göl haziran ayı başından itibaren pembeleşmeye başladı.

Tuz Gölü’nü kaybetmeyelim

Ülkenin tuz ihtiyacını büyük bir oranda karşılayan göl, göç yolunda bulunmasından dolayı ilkbahar ve yaz aylarında birçok kuş türüne ev sahipliği yapıyor. Yaz döneminde ise binlerce yerli ve yabancı turist tarafından ziyaret ediliyor.

BAKMADAN GEÇME!