Güncelleme Tarihi:
“Çin’in Wuhan şehrinde başlayan ve CoVID-19 olarak adlandırılan yeni bir hastalık 11 Mart 2020 tarihi itibariyle ülkemizde de doğrulanmış bir vaka ile saptandı ve virüsler herkesin gündemine oturdu. Üst solunum yolu enfeksiyonları ve akut bronşitin yüzde 90-95 oranında nedeni virüslerdir. Genel olarak, influenza (grip) virüsü dışında, solunum yolu enfeksiyonlarına yol açan virüslere yönelik etkin bir ilaç ya da aşı bulunmuyor. Dolayısıyla, İnfluenza dışında bu virüs enfeksiyonlarından, genel önlemler dışında korunma olanağı, genel sağlık desteği dışında tedavi seçenekleri yok. Antibiyotikler yalnızca bakteriler ile gelişen enfeksiyonlarda etkili, yani virüs enfeksiyonlarında kullanılmıyorlar.
SİGARA İÇENLER OLUMSUZ ETKİLENİYOR
Virüs enfeksiyonlarının şiddeti iki etkene göre farklılık gösterebiliyor. Bunlardan birincisi, maruz kalınan virüsün hastalık yapma gücü (insan vücudunun savunma sistemlerini alt etme kapasitesi) ve ne kadar virüsün solunum sistemine girdiğidir. Bağışıklık sistemi virüsü yenmekte önemli bir faktördür. Genel olarak, bağışıklık sistemimiz yaşlılarda, altta yatan kronik hastalığı olanlarda, kanser hastalarında, iyi beslenmeyenlerde, bedensel ya da ruhsal olarak aşırı yorgun olan bireylerde daha zayıf oluyor. Bu bireylerde virüs enfeksiyonları daha ağır seyrediyor. Tütün ve tütün ürünleri (sigara, nargile gibi) kullanımı da solunum yollarının savunma mekanizmalarını bozuyor ve CoVID_19 dahil pek çok solunum yolu enfeksiyonunun gelişimini kolaylaştırıyor. Sigara içenlerde akciğer hücreleri yüzeylerinde gelişen değişiklikler sonucunda koronavirüslerin solunum yolu hücrelerine girişi kolaylaşıyor. Salgının sürecinde yapılan çalışmalarda sigara içenlerde ağır zatürre ve solunum yetmezliği ile seyreden COVID-19 vakalarının daha sık olduğu ve bu grupta ölüm riskinin daha yüksek olduğu saptanmış. Sigara hava yolları ve akciğer dokusunda savunma sistemini bozar. Bu nedenle her türlü enfeksiyon
daha kolay gelişir ve ağır seyreder. Solunum yetmezliği daha kolay gelişir. Bu nedenle sigara kullanan vatandaşlarımızdan pekçok hastalığın önemli nedeni olan sigarayı en kısa sürede bırakmalarını tavsiye ediyorum.
GENÇLERDE HAFİF SEYREDİYOR
Koronavirüsün kuluçka dönemi (virüsle karşılaştıktan ilk belirtilerin ortaya çıkmasına dek geçen süre) 2-14 gün arasında. Kuluçka dönemi sırasında hastalık belirti vermiyor. Temel olarak ateş, öksürük ve nefes darlığına yol açıyor. Bazı hastalarda boğaz ağrısı ve burun akıntısının da olduğu görülüyor. Ağır hastalanan ve ölen kişilerin büyük kısmı, ileri yaştaki ve altta yatan hastalıkları (akciğer hastalıkları, organ yetmezlikleri, kanser, diyabet, bağışıklık baskılayan hastalıklar) olan kişilerden oluşuyor. Genç sağlıklı erişkinlerde hastalık nispeten hafif seyrediyor.
KRONİK AKCİĞER HASTALARI KAPALI VE KALABALIK ORTAMLARDAN KAÇININ
Toraks Derneği olarak bu süreçte KOAH gibi kronik akciğer hastalarının kapalı ve kalabalık ortamlarda bulunmaktan kaçınmalarını, evde istirahatlerini öneriyor. Bu kişilere gerekmedikçe hastaneye gitmemelerini öneriyoruz. Çünkü hastaneler kalabalık ve KOAH hastalarının bu virüsü kapmaları önemli bir sağlık sorunu haline gelebilir. Öte yandan 60 yaş üstü vatandaşlarımız da kalabalık ve kapalı ortamlarda bulunmaktan sakınmaları COVID-19 riskini düşürecektir. Enfeksiyonun saptandığı ülkelerden gelen (özellikle son 14 gün içinde o ülkelerde bulunmuş) ya da bu tür bireylerle teması bulunan kişiler, mutlaka bu enfeksiyon açısından durumlarını bildirerek sağlık kuruluşlarına başvurmalılar. Kronik solunum sistemi hastalığı olan kişiler, şikayetlerinde günlük değişkenliklerden daha fazla şiddetlenme olduğunda, özellikle ateş ortaya çıktığında, öksürük ve solunum sıkıntısı başladığında en yakın sağlık kuruluşuna başvurmalılar. COVID-19 yönelik henüz etkin bir ilaç geliştirilmedi. Yine bu enfeksiyondan koruyacak bir aşı da henüz mevcut değil. Aşı geliştirme çabaları en az üç ülkede (Çin, A.B.D. ve İngiltere) başladı. Ancak herhangi bir aşının en acil koşullarda insanların kullanımına sunulması en az 12 aylık bir süre gerektiriyor.
KAĞIT MENDİL KULLANIN
Tüm solunum virüsleri gibi, yeni koronavirus’un da temel olarak hasta kişinin öksürmesi, hapşırması, burnunu temizlemesi, gülmesi, konuşması sırasında saçılan damlacıkların solunması ile bulaştığı biliniyor. Bu yolla bulaş, genellikle hasta kişiyle bir metreden daha yakın mesafeli temas sonucu gelişiyor. Ayrıca, hasta bir kişinin temas ettiği yüzeylere (kapı kolu vb) dokunma ve daha sonra dokunan el ile ağız, buruna temas yoluyla da bulaşma riski bulunuyor. Tüm solunum yolu enfeksiyonlarından korunmada benzer önlemler geçerli. Eller sabunla en az 20 saniye boyunca düzenli olarak yıkanmalıdır. Eğer su ve sabun yoksa alkol temelli dezenfektan solüsyonlar kullanılabilir. Her durumda, olabildiğince, yıkanmamış ellerle gözlere, buruna ya da ağıza dokunmaktan kaçınılmalı. Hastalar mümkün olduğunca evden çıkmamalı, öksürürken ya da hapşırırken ağız ve burunlarını mümkünse kâğıt mendille kapatıp, mendili çöp kutusuna atmalılar."