Güncelleme Tarihi:
Dünyanın birçok yerinde, 2 Femmes en 2CV (2 kadın 2 CV) adıyla tanınan İspanyol ikili Ana Vega ve Eva Serra’nın, 6 ay önce Mallorca’dan 1983 model araçla yola çıktık. Dünya turuna başlayan ikilinin 2 bin 500 kilometre yol kat ettikten sonraki 14’üncü ülkeleri Türkiye oldu. Fransa, İtalya, San-Marino, Slovenya, Hırvatistan, Bosna-Hersek, Karadağ, Sırbistan, Arnavutluk, Kosova, Makedonya, Yunanistan ve Bulgaristan seyahatlerinin ardından İstanbul’a gelen, şu sıralar ise Ankara’da mola veren gezginlerin bir sonraki durağı ise İran. Maceraperestlerden Eva Serra, küçük bir sağlık sorunu sebebiyle bir süre İspanya’ya dönmek zorunda kalsa da Ana Vega, Başkent’teki gezisini sürdürüyor. Serra ile yeniden İran’da buluşarak yolculuklarının rotasının Dubai, Hindistan, Bangladeş, Myanmar, Tayland, Malezya, Endonezya ve Avusturalya olduğunu kaydeden Vega, Türkiye’nin mutlaka görülmesi gereken bir kültürü bulunduğunu ve Avrupa’nın diğer ülkeleri kadar güvenli olduğunu söyledi. Ana Vega, 6 aylık ilginç maceralarının detaylarını Ankara Hürriyet’e şöyle anlattı:
GERÇEK MUTLULUĞUN PEŞİNDEYİZ
“Çalışmak, okumak, işe gitmek ve para kazanmak bütün dünyadaki insanların klasik yaşama amacı olmuş durumda. Bunlar kesinlikle önemli şeyler ancak biz çıktığımız bu yolculukta, gezmenin ve yeni kültürler tanımanın insanlara katabileceği mutluluğunu bulmayı amaçladık. Bizi, deli olarak görebilirler ancak, gerçek mutluluk para kazanmak veya güç elde etmek değildir, bunlardan daha önemlisi elimizin altında olan dünyayı ve içinde barındırdığı kültürleri tanımak.
BİZİ YARI YOLDA BIRAKMADI
1983 model olan bu arabayla 14 farklı ülke gezdim ve 2 bin 500 kilometreden fazla yol yaptım. Dünyanın en zengin insanı da olsam, hayalim olan bu yolculuğu gerçekleştirmek için yine bu arabayı tercih ederdim. Avrupa’da birçok sevdalısı var, kimileri ise tam bir hippi arabası olarak tanımlıyor. Çok uzun bir yolculuk yapıyoruz, zaman zaman küçük aksaklıklar çıksa da henüz bizi yarı yolda bırakmadı. Tek sorunu bazen sürücü kapısı açılmıyor, bu durumda da yan kapı veya arka bagajdan binmek zorunda kalıyoruz.
ANITKABİR ETKİLEYİCİ
Avrupa’nın birçok ülkesini gezdim ama şu anki durağım Ankara. Türkiye deyince ilk akla İstanbul geliyor ancak gerçek Türk kültürünü yansıtan şehir kesinlikle burası. Gerçekten İstanbul’da harika zaman geçirdiğimi inkar edemem, ancak benim için önemli olan yeni bir kültürü bütün özellikleriyle benimseyip tanıyabilmek. Bu yüzden Ankara, Türk insanını ve Türk kültürünü tanıma noktasında benim favori şehrim oldu. Burada herkes doğal ve İstanbul’a göre daha fazla kendi kültürünü yaşatmaya çalışan insan var. Ankara halkını ve geleneklerini tanıyıp tecrübe edinme şansım olduğu için çok şanslıyım. Türkiye adına benim favorim Anıtkabir. Sade ve etkileyici dokusu ve insanların buraya duyduğu saygı, girer girmez kendini hissettiriyor. Saatlerce zaman geçirip, Anadolu kültürü hakkında bilgi toplama şansım olduğu için ikinci favorim Anadolu Medeniyetleri Müzesi diyebilirim.
YOL ARKADAŞI KAZIM KOYUNCU
Türkiye’de duyduğum şarkıları, akıllı telefonum sayesinde rahatlıkla indirebiliyorum. Türkiye’ye gelene kadar birçok ülke ve birçok yeni şarkıyla tanıştım. Ancak, burada şarkıların bile kendine özgü bir kişiliği var hepsi yeni tanıştığım Türk Kültürünü yansıtıyor. Barış Manço ve Sezen Aksu bu ülkede duyup da öğrendiğim muhteşem sesler, ancak müzik konusunda bundan sonraki durağım olan ülkelerde Kazım Koyuncu parçaları bana eşlik edecek.