Tıp Fakültesi’nin şampiyon doktoru

Hareketli bir çocukluk dönemi geçirdiğini ve spora hep ilgi duyduğunu anlatan Anlı, “Spor ayakkabılarımı hep yanımda taşırdım ve nereye gitsem ilk düşündüğüm şey nerede koşabileceğimdi” diyerek, bugüne kadar elde ettiği başarıları şöyle sıraladı: “Avusturya'da 2014 yılında düzenlenen 35. Dünya Tıp ve Sağlık Oyunları'nda yarıştım. Birçok ülkeden sporcuların katıldığı şampiyonada 100 ve 200 metre koşuda Türkiye'yi temsil ederek ülkeme 2 altın madalya getirdim. Ayrıca aynı şampiyonada atletizmin diğer dallarında da dereceler aldım. Yüksek dayanıklılık gerektiren bu sporda, ayrıca yüzme ve koşma branşlarını içeren biatlon yarışmaları düzenleniyor. 

2 MADALYA 15 BİRİNCİLİK

Biatlonda Ankara seçmeleri ve Türkiye şampiyonalarında 15 kez birinci oldum. En son cumhuriyetin 92. kuruluş yıl dönümü etkinliklerine denk gelen ve Kuşadası'nda gerçekleştirilen, farklı yaş kategorilerinden 14 farklı ülke sporcularının yarıştığı Avrupa Açık Biathle ve Triathle Şampiyonası'nda Türkiye'yi temsil ederek, ülkeme bayrak yarışında gümüş, biatlon yarışında ise bronz madalya kazandırdım." Soğuk algınlığına bağlı birçok rahatsızlığı sporla aştığını kaydeden Anlı, şöyle devam etti: "Birçok arkadaşım basit bir soğuk algınlığında dinlenirken, ben böyle bir durumda antrenman süremi uzatıp ter attıktan sonra bol su içiyorum ve hastalığın ilerlemesini önlüyorum. Diğer yandan, spor insanı psikolojik olarak da rahatlatıyor. Çok sıkıldığımda, gergin veya yoğun olduğumda ve hiçbir işimin ilerlemediğini hissettiğimde bir anda her şeyi bırakıp gider bir tur koşar, derin nefes alarak rahatlar ve o an her şeyi unuturum. Daha sonra dönüp işimi tamamlarım. Günlük işlerimi, düzenli antrenman yaptığım zaman daha kısa sürede tamamlıyorum."