Güncelleme Tarihi:
Can Mert ŞİŞMEK/ANKARA, (DHA) - TÜM Eğitim Çalışanları Sendikası (TEÇ-SEN) 4'üncü Olağan Genel Kurulu, Türkiye'nin çeşitli illerinden gelen eğitim görevlileri ve sendika üyeleri ile Ankara Büyük Anadolu Oteli'nde gerçekleşti.
Genel kurul öncesi şehitler için saygı duruşunda bulunuldu, İstiklal Marşı okundu. Çoğunluğun sağlandığı genel kurulda konuşan TEÇ-SEN Genel Başkanı Ümit Demirel, "Bizler, sizlerin verdiği yetkiyi konuna kadar kullanıp, eğitim çalışanlarının sorunlarını çözmek yolunda her türlü mücadeleyi tüm zorluklara rağmen vermeye devam edeceğiz" dedi.
TEÇ-SEN’in düzenlediği 4. Olağan Genel Kurulu’nda açılış konuşmasını yapan TEÇ-SEN Genel Sekreteri Salih Burçin Poyraz, '2006 yılının Haziran ayında her türlü baskı ve yıldırmalara aldırış etmeden, eğitim çalışanlarının varoluş mücadelesini başlatan, bu uğurda elini değil, gövdesini taşın altına koyan, sendikamızın kurulmasında maddi manevi emeği geçen, alın teri döken 41 yürekli kurucu üyemize selam olsun” dedi.
HİÇ BİR TEHDİTE ALDIRIŞ ETMEDİK
TEÇ-SEN’in kurulduğu günden itibaren sendikaya engel olmaya çalışanlar olduğunu dile getiren Poyraz, “Bu yolda engeller de vardı, dikenler de. Bu yolda hor görmeler de oldu, aba altından sopa göstermeler de. Bu yolda sürgünler de vardı, tehditler de. Ama bizler hiçbirine aldırış etmedik. istiklal şairimiz Mehmet Akif'in dediği gibi 'Cehennem olsa gelen, göğsümüzde söndürürüz. Bu yol ki; hak yoludur dönme bilmeyiz yürürüz' dedik. Dün görevde yükselme sınavlarının hayal olduğu 10 yılda bir görevde yükselme sınavı yapan bir Milli Eğitim Bakanlığı vardı. Bugün ise neredeyse her yıl en fazla iki yılda bir sınavların yapıldığı bir Milli Eğitim Bakanlığı var. Dün yer değiştirmelerimiz amirin iki dudağı arasında iken, bugün kendi isteğiyle tercih yapan, yer değiştiren eğitim çalışanları var. Dün bizleri tarif etmek için diğerleri vardı, bugün eğitim çalışanları var” dedi.
BİR OLMALIYIZ DİRİ OLMALIYIZ
TEÇ-SEN Genel Başkanı Ümit Demirel ise genel kurulda yaptığı konuşmada, “TEÇ-SEN sendikası eğitim çalışanlarının diriliş, uyanış ve titreyip kendine döndüğü yerdir. Haksızların karşısında zulmedene açtığı bir cephedir. Kendine, kadrolarına ve mesai arkadaşlarına yapılan sistemli aşağılama, küçük görme ve dışlama operasyonuna karşı bir baş kaldırıdır. Bizim dertlerimiz ortak, sorunlarımız ortak ve acılarımız da ortaktır. O nedenle eğitim çalışanlarının mücadelesi de ortak olmalıdır. Aksini düşünmek, destek olmamak ve bu mücadeleyi zayıflatacak hal ve hareket içinde olmak kendi kadrolarına, mesai arkadaşlarına ve atalarımızın bize aktardığı bilgiye ve binlerce yıllık tecrübesine hakarettir. Bir olmalıyız, diri olmalıyız, iri olmalıyız” diye konuştu.
SÖZDE SENDİKALARA CEVAP VERME ZAMANI
Eğitim çalışanlarının diğer sendikalar ile yaşadığı sorunları dile getiren Demirel, “Eğitim çalışanları kendisine pul kadar bile değer vermeyen, kendinden biri gibi görmeyen, dışlayan, ötekileştiren ve eğitim çalışanlarına tamamen kapılarını kapatmış bu sözde sendikalara eğitim çalışanları bir cevap verme, bir tavır koyma ve suratlarına okkalı bir tokat atma zamanı gelmiştir. Çünkü bunların vukuatları saymakla bitmez. Eğitim çalışanları artık bir karar vermek zorundadır. Kimin tarafında olacağına, kiminle yola devam edeceğine ve kimin bayrağını taşıyacağına karar vermek zorundadır. Ağzında bir damla su taşıyıp, tarafını belli eden karınca misali eğitim çalışanları da tarafını belli etmelidir” dedi.
HER TÜRLÜ SORUNLARINIZI ÇÖZECEĞİZ
Eğitim çalışanlarının sendikaya verdikleri yetkiyi sonuna kadar kullanacaklarını dile getiren Demirel, “Bizler, sizlerin verdiği yetkiyi sonuna kadar kullanıp, eğitim çalışanlarının sorunlarını çözmek yolunda her türlü mücadeleyi tüm zorluklara rağmen vermeye devam edeceğiz. isyan ve itibar bayrağı altında başlattığımız bu varoluş mücadelesinde ortaya koyduğunuz onurlu, vakurlu ve omurgalı duruşun devam etmesi dileğiyle genel kurulumuza katılan tüm dostlara sonsuz teşekkür ediyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum” dedi.
FOTOĞRAFLI