Güncelleme Tarihi:
“Ankara’nın da dağı taşı altın oldu” diyen Taşçı, 25-30 yıl önce metrekare birim fiyatı 50 kuruş ile 1 lira olan yerlerin şimdilerde, 500-600 TL’ye alıcı bulduğunun altını çizdi. Taşçı, şunları söyledi: “Kim derdi ki, ilk yerleşim yeri kale duvarları arasında Hisar Mahallesi olan kent, 5,5 milyonluk bir şehir olacak ve dünya başkentleri arasında, nüfus yoğunluğu ile ilk 12 arasında yerini alacak. Memur ve sanayi şehri olan Ankara nüfusu, almaya devam ettiği göçlerle birkaç yıl sonra altı milyonu geçmiş olacak. Dünya başkentleri arasında boy gösteren kent, dört bir yana, 40-50 kilometre yayıldı. 1940’lı yıllarda 157 bin 250 olan nüfus, 5,5 milyona ulaştı.
DAĞLAR TEPELER EV OLDU
İstanbul, ‘yedi tepeli şehir’ diye nam salarken, Ankara tepe aşma konusunda İstanbul’u geçti. Tepelerin tamamı şehir merkezinde kaldı ve kent ilçe, dağ ve tepelerine doğru genişledi. Sincan, Etimesgut, Gölbaşı, Hasanoğlan, Bağlum şehrin uzak ilçe ve beldeleriyken, büyümeyle birlikte ilçe ve beldeler şehrin içinde kaldı.