Güncelleme Tarihi:
Büyükşehir Belediyesi, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Jeoloji Mühendisleri Odası ile imzalanan ‘Ankara’da Jeopark Alanlarının Oluşturulması İçin Protokol’ kapsamında çalışmaları hızlandırdı. Protokol ile ‘Ankara Büyükşehir Belediyesi Sınırları İçerisinde Jeopark Alanlarının Belirlenmesi, Kurulması ve Jeoturizmin Geliştirilmesi Projesi’ kapsamında çalışmalar yürütülüyor. Kültür ve Tabiat Varlıkları Daire Başkanı Bekir Ödemiş, çevrim içi olarak gerçekleştirilen toplantıda, Başkent’in, Beypazarı’ndan Çamlıdere’ye kadar jeoturizm potansiyeli olduğunu anlattı. Ankara sınırları içerisinde etkin jeoturizm faaliyetlerinin başlatılması, geliştirilecek ve çeşitlendirilecek turizm faaliyetlerine yönelik olarak halkın bilinçlendirilmesi, eğitilmesi ve gerekli farkındalığın sağlanmasını amaçladıklarını ifade eden Ödemiş, şu bilgileri paylaştı:
“Ankara’nın kültürel tarihi varlıklar kadar zengin doğal kaynaklara sahip olduğunu biliyoruz. Kentimizde var olan jeolojik potansiyeli ve kültürel mirası ortaya çıkararak korumak istiyoruz. Bu alanlar Kızılcahamam ve Çamlıdere havzasındaki fosilleşmiş alanlardır. Taş orman diye de anılır. Dünyadaki 3-4 tane örnek arasındadır. Libya, Midilli Adası, Amerika ve Madagaskar’da var. Bizim bu alanlarımız içinde yaşanmışlıklar var. Fosil ormanlarından kadim uygarlıklar geçmiş. 15 milyon yıl önceki balığın kılçığını görebilirsiniz. Yaşanmışlığın etkisiyle uygarlıkların izlerini görebilirsiniz. Önceliğimiz jeoparkımızı Avrupa jeopark ağına aldırarak, UNESCO’nun miras listesine dahil ederek kültürel zenginliğimizi öne çıkarmak olacak.”
İKİNCİ JEOPARK ALANI OLACAK
Projeyle Ankara’da bulunan dünyanın jeolojik geçmişindeki çok önemli bir olayı ya da belli bir zaman aralığını temsil eden, bu özellikleriyle yerkürenin uzun geçmişi için kanıt durumunda olan kaya topluluğu, fosil, mineral, yapı, mağara ya da şelale gibi jeolojik miras niteliğindeki oluşumların belirlenerek, turizme kazandırılması amaçlanıyor.
İmzalanan protokole göre Kızılcahamam ve Çamlıdere’de belirlenen alanlar içerisinde yer alan jeositler tespit edilecek ve Avrupa Jeolojik Koruma Kurumu kriterleri çerçevesinde raporlar hazırlanacak. Belirlenen bu yapıları içine alan jeoparkların oluşturulması ile UNESCO Global Jeopark ağına alınması için gerekli çalışmalar başlatılacak. Büyükşehir Belediyesi ve JMO’nun yapacağı bu çalışmaların ardından Ankara, Manisa’da bulunan Kula UNESCO Küresel Jeoparkı’nın ardından Türkiye’deki ikinci jeopark alanına sahip olacak.
BÜYÜK BİR JEOTURİZM POTANSİYELİ VAR
Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, 19 Şubat 2020 tarihinde gerçekleştirilen protokol imza töreninde, Beypazarı’ndan Çamlıdere’ye kadar uzanan bölgede balık fosillerine rastlandığını belirtmiş ve şunları söylemişti:
“Aynı bölgede uçurumun kenarında fosilleşmiş bir ağaç da var. Beypazarı’ndaki Nurettin Karaoğuz Müzesi’nde bahsettiğim balık fosilleri sergileniyor. Bölgedeki fosillerin Kızılcahamam farkına varmış ve o tarafta bir jeopark olması için çalışmalara başladı. Ülkemizde bulunan her şey bizim değerimiz. Bunların hepsinden yararlanmamız lazım. Büyük bir jeoturizm potansiyeli de var. En azından bu konularda farkındalık yaratmak için çalışmalıyız.”