Güncelleme Tarihi:
KIZILCAHAMAM’da hafta sonu düzenlenen kongrede oluşturulan Süt Sektörü Komisyonu çalışma sonuç raporu açıklandı.
Raporda, AB ile müzakere sürecinde AB müktesebatına uyumda yaşanan aksaklıkları ortadan kaldırmak, süt sektöründe faaliyet gösteren işletmelerin hijyenik, karlı ve verimli çalışmasına katkıda bulunmak, kayıtlı üretimin artırılması, fiyat istikrarının sağlanması ve pazarlama yapısının çağdaş bir yapıya kavuşturulmasına yönelik politikalar oluşturulması gerektiği belirtildi. Raporda, süt sığırcılığında hayvan kayıt sisteminin etkinliğini artıracak, denetimlerin eksikliklerini ortadan kaldıracak, AB’de de kullanılan, işletmelere yönelik FADN (çiftlik muhasebe veri ağı) benzeri yapının en kısa zamanda tamamlanarak kullanılabilir hale getirilmesi istendi.
Süt ve süt ürünlerinde kayıt dışılığın önüne geçilmesi gerektiği vurgulanan, kota sisteminin uygulanabilmesi için öncelikle süt sektörünün kayıt altına alınması gerektiğine dikkat çekilen raporda, “Tam üyelik öncesi bu konuda gereken tedbirlerin alınamaması durumunda, AB’de piyasa istikrarını sağlamak amacıyla uygulanan kota sistemi, ülkemiz süt sektörü için büyük bir tehdit olarak karşımıza çıkacaktır” denildi.
Müdahale kurumu oluşturulmalı
Raporda, yem ham maddeleri, karma yem ve buna koşut olarak çiğ sütteki KDV oranının yüzde 1’e düşürülerek üretim maliyetlerinde azalış sağlanarak rekabet gücünün artışına katkı sağlanması gerektiği vurgulandı.
Karma yem kalitesine ilişkin etkin denetimle haksız rekabetin önüne geçilmesi gerektiğinin ifade edildiği raporda, süt üretiminin yüksek olduğu dönemlerde fiyat dalgalanmalarına ve spekülasyonlara müsaade etmeyecek önlemler alınması ve bu bağlamda üretim fazlasını dayanıklı ürünlere çevirerek depolayabilecek, gerektiğinde bu stoklarla piyasaya müdahale edecek, yapısında sektör paydaşlarının etkin olarak yer alacağı bir müdahale kurumu oluşturulması istendi.
Hayvansal üretimde bulunan üretici ve yetiştiricilerle yem bitkileri üretiminde bulunan üreticilerin kullandıkları mazot, gübre ve elektrikte dolaylı vergilerde bütçe imkanları ölçüsünde indirime gidilmesi talebinin ifade edildiği raporda, bulaşıcı hayvan hastalıklarıyla mücadelede ulusal ve AB mali fonları gibi uluslararası kaynaklardan da yararlanarak hastalıkların kontrol altına alınması için çalışma yapılması gerektiğine dikkat çekildi.