Sunay Akın’ın sanat oyuncakları seçkisi

İstanbul Oyuncak Müzesi işbirliği ile düzenlenen serginin açılışına çok sayıda sanatsever ve davetliler katıldı. Marcus Graf’ın küratörlüğünü üstlendiği sergide Van Gogh, Mozart, Frida Kahlo, Salvador Dali, Elvis Presley gibi birçok ünlü sanatçının figürleri ve oyuncak enstrümanları yer alıyor. Sergi, müzik, edebiyat, resim, sinema ve tiyatro tarihini oyuncaklar üzerinden anlatıyor.

MÜZELER TOPLUMLARIN HAFIZASIDIR

Sunay Akın, serginin açılışında yaptığı konuşmada Erimtan Müzesi’nin kurucuları Yüksel Erimtan ve eşi Nurdan Erimtan’a teşekkür ederek, “Bir milletin zenginliği hisse senetleri değil hissi senetleridir. Bizi bir arada tutan sizin gibi aydın insanların varlığıdır” dedi. Serginin 6 yaşında Trabzon’dan İstanbul’a tatile gittiği dönemde filizlendiğini belirten Akın, şunları söyledi: “Her şey 6 yaşında babamın bizi yaz tatilinde İstanbul’a götürmesiyle başladı. Trabzonlu bir ailenin çocuğuyum ve babam da terzi. 1960’lı yıllarda babamın bizi İstanbul’da ilk olarak götürdüğü yer arkeoloji müzesi oldu. 6 yaşında bir çocuk olarak çok etkilendim. Trabzon’a dönünce annemin küpelerini, kolyelerini topladım, çekmecelere dizdim ve ilk müzeciliğimi o yıllarda yapmaya başladım. Bir hafıza bellek oluşturmaya çalışıyorum. Müzeler, toplumların hafızasıdır. Bunu yapamayan milletler Alzheimer olur. Mustafa Kemal Atatürk, Başkomutan olarak cepheye gitmeden önce Ankara’ya bir etnoğrafya müzesi kurulması talimatını verir. Ortada henüz bir şey yok, bir umut sadece. Türkiye Cumhuriyeti’nin temeli kültürdür.”

SANAT VE OYUNCAK ARASINDAKİ BAĞLANTI

Serginin küratörü Marcus Graf da, sergi ile ziyaretçileri oynamaya ve bilinenin ötesine geçmeye davet ettiklerini belirterek, şu ifadeleri kullandı: “Sanatla oyuncak arasındaki en önemli bağlantı oyun. Sanatçılar da oynuyor. Sanatçılar ‘ben malzeme ile oynadım, ben kavramlarla oynadım’ derler. Oyun ve oyuncak, öğrenmenin en önemli unsurlarından biri. Biz bu sergide çocuklukta ya da büyürken oyun ve oyuncağın önemini toplumsal, sosyolojik ve bilimsel olarak inceliyoruz. Sergide beş farklı bölüm var; plastik sanatlar, edebiyat, müzik, tiyatro ve sinema. Sergi, Ankara ve İstanbul arasında, sanatla oyuncaklar arasında, iki tane müze arasında bir sentez yaratıyor. Birlikteliğin ne kadar önemli olduğunun altını çiziyor.”