Güncelleme Tarihi:
Ankara Üniversitesi (AÜ) Spor Bilimleri Fakültesi, 1923’ten 2023’e Cumhuriyet’in 100 yıllık tarihindeki takım ve bireysel sporlarda elde ettiğimiz unutulmaz başarılar için, ‘Cumhuriyet ve Spor Yolu’ oluşturdu. Üniversite öğrencilerinin her gün kullandıkları koridorda, önemli 100 sportif başarının fotoğraflarıyla birlikte hikâyeleri de yer alıyor. AÜ Spor Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Semiyha Tuncel, ‘Cumhuriyet ve Spor Yolu’ ile neyi amaçladıklarını Hürriyet Ankara’ya anlattı.
SPOR, ATATÜRK’ÜN DE ÖNCELİĞİYDİ
“Geçen yıl Cumhuriyet’imizin 100. yılını kutladık. Cumhuriyet’imizin en önemli kazanımlarından birisi de sporda elde ettiğimiz başarılar. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, 1923’te topladığı Heyet-i İlmiye’de ülke insanının beden sağlığını gündeme getirip, ‘ilk fırsatta beden eğitimi öğretmeni yetiştiren okul kurulması’ gerektiğini ifade etmiştir. Hatta ilerleyen dönemlerde ‘Cumhuriyet’i kurduk, sporcularımız da var, ama bizim Dünya’da ve Avrupa’da bayrağımızı dalgalandıran sporcularımız yok. Biz muhakkak bunu da başarmalıyız’ demiştir.
SPOR KÜLTÜRÜMÜZ VE BAŞARILAR VAR
Şimdilerde bu 100 yıllık sürece baktığımızda çok sayıda Dünya, Olimpiyat ve Avrupa şampiyonlarımız var. Takım sporlarında Avrupa Şampiyonu bir voleybol takımımız, Dünya üçüncüsü futbol takımımız var. NBA’de oynayan basketbolcularımız var. Bireysel branşlardaki başarılarımız zaten tartışmasız. Biz, bu 100 yıllık süreçte başarılar elde etmiş sporcularımızı kalıcı hale getirmek, öğrencilerimize göstermek istedik. Fakültemiz koridorunda ‘Cumhuriyet ve Spor Yolu’nu’ açtık. Türk spor tarihine dair bu çalışma, 1923’ten 2023’e kadar uzanan 100 yıllık bir zaman dilimini kapsıyor. Bu dönem zarfında Türkiye’nin nasıl bir spor kültürüne sahip olduğunu, hangi spor dallarında başarılar elde ettiğini ve bu süreçte neler yaşandığına ilişkin 100 görsel yer alıyor.
DEĞERLERİMİZE SAHİP ÇIKMALIYIZ
Türk sporunun bu 100 yıllık serüveni, aynı zamanda toplumumuzun, kültürümüzün ve değerlerimizin de bir yansımasıdır. Spor, sadece fiziksel bir aktivite değil aynı zamanda toplumumuzun, kültürümüzün ve değerlerimizin bir yansımasıdır. Sporda değerlerimize, önceliklerimize sahip çıkmalıyız. Mustafa Kemal Atatürk, 1926 yılında, ‘Başarılı olmak için her türlü yardımdan çok bütün milletçe sporun esasını, değerini anlamak ve ona kalpten sevgi göstermek, onu vatani vazife saymaktır’ demiştir. Sporda meslek etiğinin temelleri aslında o sözle atılıyor. Esasında biz de ‘Cumhuriyet ve Spor Yolu’ ile değerlerimize sahip çıkmayı amaçladık. Başarıları ile 100 yıllık spor tarihimizin parçası olan herkesi kutluyor, onlarla gurur duyuyoruz.”
HAFIZAMIZA KAZIYORUZ
AÜ Spor Bilimleri Fakültesi’nde yüksek lisans eğitimini sürdüren İlayda Gücün, ‘Cumhuriyet ve Spor Yolu’ koridoruna ilişkin, “1923’ten Cumhuriyet’imizin 100. yılına kadar olan inanılmaz bir değişimi, gelişimi fark ediyoruz bu koridorda. Spor, sporcu, antrenör ve yetenek seçimi anlamında ciddi bir gelişim gösterdik. Bunu okulumuzun koridorunda dolaşırken görmek, bu başarılara şahit olmak, görsel hafızamıza kazımak oldukça anlamlı” dedi. Okulun bir diğer öğrencisi Ahmet Erdi Baran ise, “Spor tarihindeki başarılarımızı ve tarihe ismini altın harflerle yazdıran sporcularımızı bu yoldan geçerken tek tek okuyorum.” ifadelerini kullandı.
ANKARA’NIN SPOR PEYZAJINA İHTİYACI VAR
Başkent Ankara’nın bir ‘spor kenti’ haline gelebilmesi için önerilerini de sıralayan Prof. Dr. Tuncel, şu noktalara dikkat çekti:
“Ankara, spor anlamında her türlü tesis ve altyapıya sahip fakat hâlâ bir spor kenti olamadı. Başkentin doğal güzellikleri ile kentin sahip olduğu ortamda bir doğal spor kenti olması lazım. İnsanlar kentin her bir noktasında yürüyüş yapabilmeli. En temel hareket yürüyüş çünkü. Yürüyüş yolu, bisiklet yolu kentte yaygınlaştırılabilir, Ankara, neden bir spor kenti olmasın? İnsanları harekete geçirmemiz lazım, harekete geçirmenin de en temel yolu vatandaşların egzozdan uzak sağlıklı ve güvenli bir ortamda bir zeminde yürüyüş yapmasıdır. Parklardaki spor aletleri düzenlenebilir. Ankara, bir spor kenti olmak istiyorsa çok ciddi bir spor peyzajına ihtiyacı var. Spor peyzajı yapılırken de hem mimarlarla hem de spor bilimcilerle çalışılmalı, fikirleri alınmalı. Parklarda bulunan aletlerin ergonomisi oldukça önemli. Ankara, başkentimiz ama sporun da başkenti olmalı. Çünkü her türlü imkân ve olanak mevcut.