Sivil toplumun merkezi Ankara

n İşadamları derneklerini bir federasyon çatısı altında örgütlemeye niçin gerek gördünüz?

n Sanayici ve işadamları derneklerinin yerel çalışmalarını; bölgesel birliktelik içerisine alarak yerel, bölgesel, ulusal ve uluslararası çalışmaların altyapısını oluşturmak, bölgesel kalkınmanın önemini gündeme oturtmak, yatırımlarda kaynak israfını önlemek, dernekler ve firmalar arasında bilgi ve deneyim aktarımını sağlamak, üretimde ve satışta sadece ulusal değil, uluslararası pazarlarda da ihracat ağını genişletmek, sanayi sektörü ile üniversiteler arasında sağlam ve sürdürülebilir köprüler kurarak, ortak platformda ve çalışmalarda yer almalarını sağlamak, lokal kalkınma yerine bölgesel ve ulusal kalkınmaya hizmet etmek, sanayi sektöründe yetersiz olan envanter çalışmaları hazırlamak ve sektörel sorunları belirlemek ve ilgili kanallara ulaşımını sağlamak amacıyla İç Anadolu Bölgesi’nde Sanayici ve İşadamları Derneklerinin örgütlenmesine gereksinim duyduk.

BÖLGELER ARASI ENTEGRASYON EKSİK

n İç Anadolu Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu hakkında bilgi verir misiniz?

n Bilgi ve sanayi toplumu olma yolunda önemli adımlar atan ülkemizde bölgeler arası farklılıklar gözlenmektedir. Hızlı gelişme potansiyeline sahip ülkemizde, bölgesel kalkınmanın eksik kalmasının önündeki en büyük engel; bölgeler arası entegrasyon eksikliği ve örgütlenememedir. Sürdürülebilir büyüme ve rekabet gücünü arttırmak, bölgesel ve sektörel gelişme olanakları temelinde sanayileşme perspektifinin sağlanmasıyla gerçekleştirilebilinir. Bilgi, üretim, ara eleman ve verilerin bölgeler arası akışının sağlaması için ise, tabanda güçlü ve süreklilik sağlayacak bir merkezin oluşması gerekmekte ve bu kuvvetli temelin sağlanması gelişme ve büyüme önceliklerinin, doğru verilerle belirlenmesini zorunlu kılmaktadır.

1997’den beri birlikteliklerini güçlendirip yeni boyutlar katarak geliştiren Türkiye SİAD Platformu dernekleri, 2002 yılında başlatılan çalışmalarla Türkiye düzeyinde beş bölge federasyonu ve bir sektörel dernekler federasyonu olmak üzere altı federasyonda bir araya gelerek TÜRKONFED-Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu’nu oluşturmuşlardır.

EVRENSEL DÜŞÜNÜP YEREL DAVRANMAK

İÇASİFED’in temel kuruluş amacı; sanayi sektöründe hem işverene hem de üretime yönelik hizmette eksik kalan boşluğu doldurmaya yönelik beklentilerden yola çıkarak oluşmuştur. Öncelikle yerel ihtiyaçlara cevap vererek; sırasıyla yerel, bölgesel, ulusal düzeyde sanayileşme, uluslararası düzeyde işbirliği ve kalkınma federasyonumuzun ve konfederasyonumuzun kuruluş amacı olmuş ve yapılan tüm çalışmaların bu beklentiye cevap verebilecek şekilde yürütülmesi hedeflenmiştir.

Misyonumuz, "Evrensel düşünüp, yerel davranmak." Reel sektörümüzün rekabet gücünü, refahını artırmak ve sürekli kılmak için; toplumun üreten kesimi ve ilgili kurumlarla işbirliği içinde, ulusal önceliklerimiz doğrultusunda bölgesel, sektörel, ulusal ve uluslararası ekonomi politikalarının oluşturulmasına katkıda bulunmak, bunları gerçekleştirecek altyapı ve araçların oluşturulması ve araştırma ve geliştirme faaliyetlerine öncelik verilmesi yönünde sanayici ve işadamlarının sorunlarına sahip çıkmak ve istikrarlı bir iş ortamı yaratmak, toplumdaki öncü ve girişimci niteliklerini geliştirmek üzere bağımsız bir platformda, temsil tabanı geniş, güçlü bir örgütlenme gerçekleştirmek ve ekonomik gelişmede birincil rol oynamaktır.

2008 yılına geldiğimizde; 14 sanayici ve işadamları derneklerine hizmet veren federasyonumuz; 15 bin kişiye istihdam sağlayan bir platform olmuştur. İş kadınlarının sanayide yer alması için ciddi çalışmalar ve projeler yürüten kurumumuz ilk adım olarak İç Anadolu Bölgesi’nde aktif çalışmalar yürüten İş Kadınları Derneklerini çatısı altında toplamış, ortak hedefler doğrultusunda faaliyetler gerçekleştirmiştir. Üretimde "İş Kadını-İş Adamı" tanımları yerine; evrensel bir tanım olan "İş İnsanı" tanımını ortaya çıkarıp, kamuoyuna sunmuştur.

Federasyonumuzun faaliyetleri arasında; sektörün ihtiyaç duyduğu kalifiye eleman sıkıntısına cevap vermek amacıyla İş-Kur destekli sertifikalı mesleki eğitim programları düzenlemek, üye derneklerimizin üyeleri olan firmaların çalışanlarına yönelik hizmet içi eğitimler sunmak, firmaların kurumsallaşma için ihtiyaç duyduğu bilgi ve deneyim aktarımın sağlanması için seminerler, konferanslar düzenlemek, ihracat payını büyütmek için yurtdışı bağlantıları kurarak eşleştirme programları hazırlamak; ulusal ve uluslar arası fuar çalışmalarını firmalara yönlendirmek; KOBİ’lerin birbirlerini tanıyarak ortak çalışma alanları oluşturmak; Sektörel sorunları ve beklentileri belirleyerek düzenli raporlar hazırlayarak ilgili kanallara sunmak gibi çalışmalar yer almaktadır.

TÜRKONFED sekiz yıllık bir çalışmanın ürünü

n Bağlı bulunduğunuz Konfederasyonun bu dönem başkanlığı Bursa’da. Konfederasyonla ilgili bilgiler verir misiniz?

n Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) sekiz yıllık örgütlü bir sivil çalışma sonucu, 1996 yılından beri faaliyet gösteren Türkiye Sanayici ve İşadamı Dernekleri Platformu üyesi dernekler ile 2000 yılından beri faaliyet gösteren Sektörel Dernekler Platformu üyesi derneklerin oluşturduğu federasyonlar tarafından, resmen Kasım 2004’te kuruldu.

Batı Anadolu, Marmara ve Kuzey Anadolu, Orta Karadeniz, İç Anadolu, Doğu Akdeniz, Doğu ve Güneydoğu Anadolu federasyonları TÜRKONFED’in coğrafi dağılımının temelini oluşturmaktadır. Demir çelik, otomotiv, seramik, kimya, müteahhitlik, turizm, nakliye, lojistik, hazır giyim, inşaat ve ambalaj sektörleri de örgütlenmedeki öncü sektörler.

TÜRKONFED’in bünyesinde dokuz federasyon, 96 dernek ve 9 bin 600 iş insanı bulunmaktadır. TÜRKONFED üyesi iş insanları, 208 milyar dolarlık iş hacmine, 1 milyonu aşkın istihdam kapasitesine ve 65 milyar dolardan fazla ihracat hacmine sahiptir.

Ankara sanayi kenti olmayı başarmıştır

n Ankaralı İş Adamları ve Sanayiciler sivil toplumculukta başarılı sayılabilir mi? Ticaret Odaları, Sanayi Odaları ve borsalar varken iş dünyası neden derneklere daha çok ilgi duyuyor?

n Evet, başarılı buluyorum; güçlü sivil toplumculukta tam bir gönüllülük esası temeldir. Sivil toplumculuğu tanımlarken "Biz, Beyaz Plakayız" diyebiliriz. Başkent olma kavramı; sanayileşmeyle, sosyal varlık olmayı başarmasıyla, sanatsal faaliyetleriyle, sivil toplum bilincinin aktif yer almasıyla mümkündür. Her ne kadar başkent olma özelliği kaybedilmeye çalışılsa da; Ankara birçok Avrupa başkentiyle kıyaslanabilir durumdadır. Başkentimiz; öğrenci, sağlık, memur kenti olmanın yanı sıra sanayi kenti olmayı da başarmış; Türkiye’de İstanbul’dan sonra gelişmiş sanayide ikinci sırayı almıştır. Sivil Toplum örgütlülüğünün en önemli merkezi Ankara olmuştur.

Benim sanayide sivil toplum örgütlülüğünün içinde yer almam da ASİAD’ın kuruluş çalışmalarıyla başlamıştır. Kurucu üyesi olduğum ASİAD çalışmalarından sonra; 1991 yılında 11 kurucu üye arkadaşımla Ostim merkezli Ostim Sanayici ve İşadamları Derneği’ni kurarak; yerel çalışmalara başladık. OSİAD Başkanlığım döneminde; 200 küçük ölçekli işletmeyi orta boy işletme yapma yolunda Eskişehir yolunda Anadolu Organize Sanayi Bölgesi’ni kurduk. Kar amacı gütmeden arazilerimizi tahsis ederek, altyapı ve planlama çalışmalarına başlanmıştır. Tüm bu süreçte kamudan hiçbir destek almayacağımıza dair protokol imzalayarak; gönüllülük esas alınmıştır.

İşbirliği, Güç birliği ile yılmadan usanmadan gönüllü olarak 19 yıldır üretimin ve ticaretin sözcüsü ve gözlemcisi olmak üzere çalışmalarımız devam etmektedir.

Türkiye’nin önemli gündem konularında; sektörün ve kamuoyunun beklentilerini ve isteklerini ilgili Devlet kanalarına sunmak amacıyla Sn. Sarıtoprak’ın sözcülüğünde Ankara’da 378 sivil toplum kuruluşu bir platformda toplanmış ve aktif çalışmaktadır.