Doğahan GİRİTLİOĞLU
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 11, 2021 23:50
Koronavirüs bulaş riskinin kent merkezinde olduğu kadar kırsal kesimlerde de devam ettiğinin altını çizen Prof. Dr. İsmail Balık, “‘Benim yaşadığımı yerde nüfus az’, ‘burada az vaka var’ diyerek yakın mesafelere yapılacak ziyaretler koronavirüse davetiye çıkartacaktır” dedi ve “Bayram ziyaretlerini, hüzne çevirmeyin” uyarısı yaptı.
Tüm Türkiye olduğu gibi Başkent Ankara’da bir kez daha Ramazan Bayramı’nı koronavirüs kısıtlamaları ve yasakların gölgesinde karşılamaya hazırlanıyor. Uzmanlar, geçen bayram olduğu gibi ‘bayramı çekirdek ailenizle geçirin, eş, dost, akraba ziyaretlerinden kaçının’ uyarısı yapıyor. Ankara için koronavirüs bulaş riskinin kent merkezlerinde olduğu kadar kırsal kesimlerde de devam ettiğine dikkat çeken Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İsmail Balık, “Bir sonraki bayramı daha sağlıklı karşılayabilmek için bu bayramda hiçbir bahane aramadan, ‘benim yaşadığımı yerde nüfus az’, ‘burada az vaka var’ diye düşünmeden kurallara riayet etmemiz şart. Bu virüs ne yazık ki kent merkezine de kırsal kesimlere de yayılmış durumda. Bu yüzden nerede ikamet ediyorsak edelim, bayramı çekirdek ailemizle geçirelim” dedi. Bayramda hareketlilik olması halinde, kapanma sürecindeki başlayan vaka düşüşlerini yeniden yukarı ivmelenmesinin kaçınılmaz olacağına işaret eden Balık, şu uyarıları yaptı:
YÜRÜME MESAFESİ DE RİSKLİ“Vaka sayılarının geldiği nokta ve mutantın etkisini düşündüğümüzde nüfusu az olan yer de nüfusu çok olan yer de risk altında. ‘Ben köyde yaşıyorum’, ‘koronavirüs bize uğramaz’, ‘zaten nüfusumuzda kalabalık değil’ gibi yanılgılar sizi virüsten korumaya yetmez. Bayramın verdiği motivasyonla virüsün aramızda olduğunu unutmak, bize vaka sayılarındaki artış olarak geri dönecektir. Yasaklar ve kısıtlamaları hiçe sayarak, yürüme mesafesindeki eş, dost, akraba ziyaretlerini hiçbir şekilde yapmamamız gerekiyor. Yürüme mesafesi demek ‘risk yok’ demek değil.
KALABALIKLAR OLUŞTURMAYALIMÜlkemizde de kötü örnekler oldu. Vaka sayıları nedeniyle kapatılan, dışarıdan giriş ve çıkışları kısıtlanan köylerimiz oldu. Bunu yaşamamak, bayram sevincini hüsrana dönüştürmemek için evimizde kalalım. Virüsten korunmak için özellikle mutan virüs aramızdayken hiçbir bahane aramadan maske, mesafe ve hijyen kurallarına uyalım. Kalabalıklar oluşturmayalım. Virüs her yere ulaşmış durumda. Ankara’da kentin merkez noktalarındaki koronavirüs riski, kırsal kesimler içinde geçerli. Bu bayramda hiçbir bahane, hiçbir kaçış yolu aramadan eş, dost, akraba ziyaretlerinden kaçınmak zorundayız.
10 GÜN SONRA ARTIŞ GÖRÜLÜRDevletin her kapının önüne bekçi dikmesini bekleyemeyiz. Burada sorumluluk önce kendimizin. Kırsal kesim özelinde konuşacak olursak. Muhtarlar ve imamlara sorumluluk düşüyor. En azından bu iki kamu görevlisi koronavirüsle mücadeleye aktif olarak katılmalı. Çevresini uyarak, olası riskleri anlatacak ve kalabalıklaşmanın bir şekilde önüne geçecek. Bayramda hareket önlemezse, bayramdan 10 gün sora vaka artışları yukarı ivmelenebilir. Bayram ziyaretlerini, hüzne çevirmeyin. ‘Büyüklerimizi memnun edeceğiz’ derken, onları risk atmayın. Önümüzdeki Kurban Bayramı’nda kapalı olmamamız aşı hızımız ve vaka sayılarına bağlı. Vaka sayıları da bizim kuralları yaşamamıza bağlı.”
Uzmanlar bu bayram için ziyaretlerin yerini cep telefonlarıyla yapılacak görüşmelere bırakması gerektiğinin altını çiziyor.
HİÇ ZİYARETÇİ OLMAYACAKRamazan Bayramı’nda komşu ve akraba ziyaretlerine karşı uyarıda bulunan Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu üyesi ve Gazi Üniversitesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Hasan Tezer de “Bu bayram temaslardan kaçınacağız. ‘Az sayıda ziyaretçi olabilir’ demiyorum; hiç ziyaretçi olmayacak, kendi çekirdek ailenizle kalmaya devam edeceksiniz” dedi. Bayram tatili için “Zorunlu olunmadığı sürece evlerden çıkmayın” çağrısı yapan Tezer, şöyle devam etti: “Kurallara daha da uymamız, bu dönemde evlerden çıkmamamız gerekiyor. Teması arttırıcı kalabalıklar oluşturacak faaliyetlerden uzak durmamız gerekiyor. Zorunlu olmadığı sürece aslında marketlere de gitmememiz gerekiyor. Maalesef marketlerde zaman zaman yığılmaların olduğunu görüyoruz, temaslar gerçekleşiyor. Şehirler arası gidişler yasak, belli bir izne tabi olarak gidebiliyorsunuz ya da sokağa çıkmalar yasak ama apartman içerisinde de bayram ziyaretlerinin yapılmaması gerekiyor.
KURALLARA UYMAYA DEVAMBu dönemde kurallara çok katı bir şekilde uymamız gerekiyor. Bu bayramda da temaslardan kaçınacağız. Havalar sıcak olduğu için evlerde bayramlaşma gerçekleşmiyor ama bizim istediğimiz temasın olmaması, açık hava da olsa temas edilmesin, kalabalık bir araya gelinmesin, yakın temas sağlanmasın. 17 Mayıs’ta bayram sonrası kısıtlamaların biteceği ifade edilmişti. Ancak ülkemizde dünyada virüsün dolaşımı devam ediyor. Bu, bize kısıtlamaların çok dikkatli ve kademeli bir şekilde kaldırılması gerektiğini gösteriyor. Yani 17 Mayıs’tan sonra ‘her şey bitti artık sokaklara döküleceğiz’ gibi bir algının oluşmaması gerekiyor. Kurallara yine uyacağız.”
Pelin ÜZEK KILIÇ- Onur Can KANKAL/DHA