Güncelleme Tarihi:
Ankara’da 8 bin 271 kilometre atık su, 2 bin 875 kilometre de yağmur suyu toplama sisteminin mevcut olduğunu söyleyen Su Politikaları Uzmanı Dursun Yıldız, “Kanal kapasitesini arttırmanın yanında şehir seli yönetiminde doğa tabanlı ekolojik çözümler ile toplumsal bilinç arttırma, acil kurtarma eğitimi ve farkındalık yaratma gibi hususlar da dikkate alınmalıdır” dedi. Kent için sel ve taşkın planlarının hazır olduğunu yalnızca uygulama beklediğini de belirten Yıldız, şehir seli ve taşkınların meydana gelmemesi adına önerilerini ve hayata geçirilmesi gereken uygulamaları şöyle sıraladı:
ALTYAPI SİSTEMLERİ İYİLEŞTİRİLMELİ
“Ankara’da son yıllarda ani ve şiddetli yağışlar gibi meteorolojik hava olayları artıyor. Bu gibi durumlar, büyük zararlar verebilecek şehir selleri ve taşkınlara neden olabilir. Bu nedenle erken uyarı sistemleri, halkın bilgilendirilmesi, eğitilmesi ve altyapının yenilenmesi gibi önlemlerin bir an önce alınması gerek. Başkentte bugüne kadar birçok su baskını olayı meydana geldi ve bu su baskınları neticesinde can ve mal kayıpları yaşandı. Ankara merkezinde son yıllarda meydana gelen su baskınları daha çok, yanlış altyapı uygulamaları (kanalizasyon sisteminin geri tepmesi vb.) yoğun yapılaşmadan kaynaklı yüzey selleri (şiddetli ve kısa süreli sağanak yağışlarda suyun toprak içine drene olamayarak hızla akışa geçmesi vb.) gibi nedenlerle meydana gelmektedir. Bu durum öncelikle altyapı ve drenaj sistemlerinin iyileştirilmesi, ayrık yağmur suyu hatlarının yapılması gerekliliğini ortaya koymaktadır.
TEHLİKE VE RİSK HARİTALARI HAZIRLANMALI
Ankara’da 8 bin 271 km atık su, 2 bin 875 km de yağmur suyu toplama sistemi mevcut. Son yıllarda Çankaya, Yenimahalle, Mamak, Altındağ gibi ilçelerde yağmur suyunun toplandığı ayrık iletim sistemleri inşaatı arttı ve aşırı yağışlar sonrasında yağmur suyunun biriktiği bazı noktalarda drenaj tedbirleri alındı. Ancak şehir sellerine karşı direncin arttırılması için sadece kanal kapasitesini artırma, boru çapını büyütme gibi su mühendisliği tedbirleri yetmez. Kanal kapasitesini arttırmanın yanında şehir seli yönetiminde doğa tabanlı ekolojik çözümler ile toplumsal bilinç arttırma, acil kurtarma eğitimi ve farkındalık yaratma gibi hususlar da dikkate alınmalıdır. Şehir selleri tehlike ve risk haritaları hazırlanıp bu bölgelerde yaşayanların sele karşı alması gereken acil önlemler konusunda bilinçlendirilmesi de önemlidir
TAŞKIN PLANLARI UYGULAMA BEKLİYOR
Ankara için sel ve taşkın yönetim planlarının hazır olduğunu, sadece uygulama beklediğini belirten Yıldız, “Ankara’da meydana gelebilecek taşkınların tespiti ve alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacı ile, 2016 yılında DSİ 5. Bölge Müdürlüğü tarafından Ankara İli Taşkın Tehlike Alanları Planlama Raporu, 2018 yılında ise Su Yönetimi Genel Müdürlüğü tarafından Ankara İl merkezinin içinde olduğu Sakarya Havzası Taşkın Yönetim Planı hazırlanmıştır. Bu planlarda daha çok yerleşim birimlerinden geçen dere yatakları ve bu yataklarının taşması sonucu meydana gelebilecek su baskınları ele alınmış. Bunlara karşın alınacak önlemler irdelenmiş ve alınması gereken tedbirler sıralanmış. Ayrıca 2021 yılında yayınlanan Ankara İl Afet Risk Azaltma Planında da Ankara İlinde taşkın ve kent içi sele maruz kalabilecek yerler ve alınması gereken önlemler detaylı bir şekilde verilmiştir. Tedbir alınmazsa, on binlerce kişi etkilenebilir. Bu tedbirler arasında, dere yataklarının temizlenmesi, yağmur suyu hattı döşenmesi, bazı kanal, menfez gibi yapıların kapasitelerinin artırılarak yenilenmesi, dere ıslahı yapılması, drenaj kanalı yapılması, taşkın erken uyarı sistemleri kurulması gibi tedbirler yer alıyor. Bu tedbirlerin hem ASKİ hem de DSİ Bölge Müdürlüğü gibi kuruluşlar tarafından alınması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
GEÇEN YILA GÖRE İKİ KAT ARTIŞ
Başkentte görülen sağanak yağışların, baraj doluluk oranlarına etkisini de değerlendiren Yıldız, “Ankara’da bu dönemin sonbahar ve kış yağışları normallerin çok altında gerçekleşti. Ancak, mayıs ayında Ankara barajlarına giren su geçen yıl mayıs ayına göre iki kat arttı. Bu yağışlar Ankara barajlarındaki aktif doluluk oranını dün itibarıyla yüzde 34.18 yaptı. Halen Ankara barajlarında geçen yıl aynı tarihteki kadar kullanılabilir su var. Ancak bu durum suyu daha verimli kullanmak konusundaki çabalarımızı azaltmamalı. Suyun her damlasını çok dikkatli ve verimli kullanmalıyız. Bu konuda tüketim alışkanlıklarımızı gözden geçirmeliyiz” diye konuştu.