Sanki Viran Ankara

Güncelleme Tarihi:

Sanki Viran Ankara
Oluşturulma Tarihi: Nisan 05, 2007 00:00

Sanki Viran Ankara kitabını derleyen Funda Şenol Cantek, Ankara’nın giderek kişiliksiz, neşesiz, depresif bir şehir haline gelmeye başladığını ve semtlerinin tektipleşmeye başladığını kaydetti.

SANKİ Viran Ankara kitabını derleyen Funda Şenol Cantek, kitabın oluşturulması sürecini ve Ankara’yla ilgili kitapta yer alan ayrıntıları Ankara Hürriyet’e anlattı. "Körü körüne nostaljiye bağlanıp kalarak yaşanmaz. Eski olan herşey ille de güzel değildir ama..." diyen Cantek, sözlerini şöyle sürdürdü:

NEŞESİZ BİR ŞEHİR OLUYOR

"Ankara giderek kişiliksiz, neşesiz, depresif bir şehir haline gelmeye, tüm semtleri tektipleşmeye başlıyor. Mahalle kültürü kayboluyor. Ankara’ya kimliğini veren birçok şeyin ortadan kayboluşu, şehri daha işlevsel ve gösterişli hale getirdiğini iddia eden yerel yönetimin icraatlarıyla eşzamanlı. Cesamet ve ihtişam, örneğin dev ekmek ve Güliver heykelleri, Estergon Kalesi, korkutucu fıskiyeler, bence, Ankara’nın bünyesinin kabul edemeyeceği dayatmalardır. Meşşrutiyet Caddesi üzerindeki kullanılmayan sayısız üstgeçit; yayaları görünmez kılmaya yönelik ve bir dönem tek seçenek haline getirilmiş Kızılay altgeçidi, Milli Kütüphane karşısına kurulmuş ama bir ay bile dayanamamış Gökkuşağı Parkı da bu türden örneklerdir."

BAŞKANLAR ŞEHRİ SEVMELİ

Bir belediye başkanının öncelikle şehri sevmesi, ona bağlı ve gerçekten hemşehri olması gerektiğini de kaydeden Cantek, "Ankara’nın son yıllarda böyle bir şansı olmadı. Partizanlığı ön planda tutan bir yerel yönetimin kurbanı oldu. Artık semboller, anılar, hikayeler üretemez hale geldi. Ve evet, kitabımızın adından da anlaşılacağı gibi, viran olma yoluna girdiğini düşünüyoruz Ankara’nın. Yalnız tekrar hatırlatmakta yarar var, kitabın önemlice bir bölümü şehrin kaybolan değerlerini anmaya yönelik, belediye hizmetlerini kötülemeye değil" diye konuştu.

UNUTULMUŞ ÇİZGİLERİ HATIRLATIYORUZ

Sanki Viran Ankara kitabıyla şehrin silüetini oluşturan ama artık silikleşmiş çizgilerin hafızalarda yaşatılmasını amaçladıklarını da anlatan Cantek, "ªehrin, şehir sakinlerinin bazen ruhları bile duymadan, bazen de göstere göstere yerle bir edilip yeniden yapılandırıldığı konusunda uyarmak istiyoruz. Şehir sakinlerinin artık sükunet içinde olmamaları gerektiğini hatırlatıyoruz" değerlendirmesini yaptı.

İSİM BABASI TANIL BORA

Sanki Viran Ankara kitabının isim babasının Tanıl Bora olduğunu bildiren Cantek, bu ismin sözleri Mehmet Erbulan’a, bestesi Necdet Tokatlıoğlu’na ait "Sensiz Ankara" adlı şarkıdan bir alıntı olduğunu vurguladı. Cantek kitabın ismiyle ilgili son söz olarak da "Meramımıza tercüman olur diye seçilmiş bir isim" ifadesini kullandı.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!