Sanayicinin önemi yaşanan ekonomik krizde anlaşıldı
Güncelleme Tarihi:
Hande BAŞPINAR
Oluşturulma Tarihi: Mart 25, 2009 00:00
Sanayiciye destek verilmediğini söyleyen KAM Ankara Beton Sanayi Yönetim Kurulu Başkanı Mahir Baykam, "Vergilendirmede tüccarla sanayici arasındaki farkın ortaya konması gerekiyor. Krizde de, sanayicinin önemi bir kez daha anlaşıldı" dedi.
SİSTEMLİ, planlı ve bilimsel çalışmanın rakiplere fark atmayı sağladığına dikkat çeken KAM Ankara Beton Sanayi Yönetim Kurulu Başkanı Mahir Baykam, "Bilimsel yönetim sistemlerinin benimsenmesi ve yaygınlaşması, ülke olarak rekabet gücümüzün artmasına neden olacaktır. Biz bunu somut olarak yaşamış bir şirketiz" dedi.
Kriz kötüye gidiyor
Vergilendirmede tüccarla sanayici arasındaki farkın ortaya konması gerektiğini söyleyen Baykam, sektörün kriz ortamındaki durumunu Ankara Hürriyete anlattı. Baykam şunları söyledi:
"Sanayiciye destek verilmiyor. Kriz ortamında hükümetin, tüccarla sanayiciyi ayırması gerekiyor. Sanayici, tüccardan çok farklı bir istihdam yaratma kapasitesine sahip. Krizde de, sanayicinin önemi bir kez daha anlaşıldı. Kriz her gün çok daha kötüye gidiyor. Dört ay öncesine baktığımızda, daha da kötüye gittiğimizi görüyoruz. Henüz krizin dibini görmedik. Sanayici olarak çok şanssızız.
Farklı bir kriz
Her şey çok belirsiz. Daha önceki krizlerle kıyaslanabilecek bir kriz değil. Çin, son çeyrekte ilk kez yüzde 6.8 büyüdü. Bu rakam Çin için çok olumsuz bir sinyal. Avrupa Birliği 2009 için eksi 1.9 küçülme hedefliyor. Türkiye için bakarsak, Aralık ayındaki kapasite kullanım oranı yüzde 65. Tüm zamanların en kötü oranı. Böyle oranlar varken krizin artık ne kadar etkili olduğunu görebiliyoruz. Piyasada bir daralma olacak ve en iyiler ayakta kalacak. Tercih edilmeniz lazım. Rakipleriniz gibi bir firmaysanız, müşteri tercihinde birinci sırada değilseniz ayakta kalma şansınız yok. Kendi sektörümüzde bunu çok iyi hissediyoruz. Krizin etkilemeyeceği sektör yok. Her sektörde bir daralma olacak. Bu yüzden her sektörün daha iyileri ayakta kalacak.
Yönetim bir sistemdir
Şirketimizi 1980’den 2000’e kadar normalde yönetilen şirketler gibi yönettik. 1999’da Kalder’le tanıştık. 2000’de 20 kişilik bir kadroyla mükemmellik modeli eğitimi aldık. Bu eğitim bizi her yıl daha iyiye götürdü. Mükemmellik modelinde öz değerlendirme sistemi vardır. Şirketi belli kriterlere göre analiz ediyorsunuz. 2005’e kadar mükemmelik modelini oturtmaya çalıştık. Mükemmellik modelini sindirdikten sonra 2006’dan itibaren süreçlerle yönetime geçtik. Yönetim bir sistemdir. Bilimsel bir adımdır. Bu tip çalışmalar bize kalitede, argede, verimlilikte, müşterilerimize bıraktığımız imajda rakiplerimize kıyasla artılar kazandırıyor. Biz, büyümeye devam ediyoruz. Kriz döneminde bile yüzde 30 büyümeyi hedefledik. Ürün çeşitliliğini arttırmamıza da güveniyoruz. Bizim işimiz nakliye problemi olduğundan lokal bir iş. Uzak yerlere gitmeniz zor. Uzak bölgelerden de buraya gelemezler. Bu yüzden pazar bellidir.
Türkiye’nin en büyük tesisi
Bu pazarda kim daha başarılı olursa o ayakta kalabilir. Kendi sektörümüzde Türkiye’nin en büyük şirketi olduk ve Türkiye’nin en büyük tesisini kurduk. Önemli yatırımlar yaptığımızdan rekabet gücümüz de arttı. 385 çalışanımız var. Piyasa çok kötü ama kriz ortamında da bize yetecek işi buluyoruz. Ürünlerimiz arasında parke, bordür taşları, çit direkleri, istinat duvarları, köprü kirişleri, sanayi yapıları ve alışveriş merkezleri var.
Beton direkleri Artvin, Şırnak gibi uzak mesafeler dahil Türkiye’nin her tarafına sevk ediyoruz. Arge çalışmalarımızdan çok olumlu yansımalar aldık. 29 metrelik tek parça kolon ürettik. Bu, Türkiye’de daha önce yapılmamış bir şeydi. 29 metrelik kolon, on katlı bina demektir. Projemizi Tübitak destekledi. Geçen yıl Türkiye’nin ihtiyacının yüzde 40’ını biz karşıladık."
Sanayi kenti Ankara
n "Ankara memur kenti olmaktan çıkmaya başladı. Ankara’nın müteşebbis gücü Ostim gibi küçük esnaflardan ve atölyelerden oluşurken, bu esnaflar ihracatla tanıştıktan sonra kabuklarına sığamayıp organize sanayi bölgelerinde daha büyük fabrikalar kurmaya başladılar. Temelli bölgesinde 50 milyon metrekarelik bir alan organize sanayi bölgesi alanı olarak tespit edildi. Bu bölgede süratle bir yapılanma var. Ankara, gelişmeye süratle devam eden bir sanayi kenti. Rakiplerimizin fabrikalarını kapattığına şahit oluyoruz. İnsanlar fabrikasını zarar edince kapatmaz. Devam edecek gücü kalmaz, tıkanır, çaresiz kalır o zaman fabrikasını kapatır. Fabrikaların kapanması tesadüflerin sonucu değil."
Kat karşılığı inşaat ihalesi
ANKARA Vakıflar Bölge Müdürlüğü, Etimesgut ilçesi Piyade Mahallesinde kat karşılığı inşaat yaptırmak üzere ihale açtı. Buna göre 1-15 ile 12-14 parseller üzerinde kat karşılığı inşaat yaptırılacak.
Muhammen bedeli 2 milyon 767 bin 932 TL ile 2 milyon 902 bin 874 TL arasında değişen ihalede katılımcılardan 83 bin 37 TL ile 87 bin 86 TL arasında değişen oranlarda geçici teminat bedeli alınacak.
İhale, "kapalı teklif usulü" ile Ankara Vakıflar Bölge Müdürlüğünde 8 Nisan 2009 tarihinde saat 14.00’de gerçekleştirilecek.
Katılımcılar ihaleye ait şartnameyi mesai saatleri içinde, Ankara Vakıflar Bölge Müdürlüğünden görebilecek. Şartnameye göre hazırlanacak olan teklif mektupları, ihale günü ihale saatine kadar Ankara Vakıflar Bölge Müdürlüğü İhale Komisyonu Başkanlığına verilecek.
Kriz kötüye gidiyor
Vergilendirmede tüccarla sanayici arasındaki farkın ortaya konması gerektiğini söyleyen Baykam, sektörün kriz ortamındaki durumunu Ankara Hürriyete anlattı. Baykam şunları söyledi:
"Sanayiciye destek verilmiyor. Kriz ortamında hükümetin, tüccarla sanayiciyi ayırması gerekiyor. Sanayici, tüccardan çok farklı bir istihdam yaratma kapasitesine sahip. Krizde de, sanayicinin önemi bir kez daha anlaşıldı. Kriz her gün çok daha kötüye gidiyor. Dört ay öncesine baktığımızda, daha da kötüye gittiğimizi görüyoruz. Henüz krizin dibini görmedik. Sanayici olarak çok şanssızız.
Farklı bir kriz
Her şey çok belirsiz. Daha önceki krizlerle kıyaslanabilecek bir kriz değil. Çin, son çeyrekte ilk kez yüzde 6.8 büyüdü. Bu rakam Çin için çok olumsuz bir sinyal. Avrupa Birliği 2009 için eksi 1.9 küçülme hedefliyor. Türkiye için bakarsak, Aralık ayındaki kapasite kullanım oranı yüzde 65. Tüm zamanların en kötü oranı. Böyle oranlar varken krizin artık ne kadar etkili olduğunu görebiliyoruz. Piyasada bir daralma olacak ve en iyiler ayakta kalacak. Tercih edilmeniz lazım. Rakipleriniz gibi bir firmaysanız, müşteri tercihinde birinci sırada değilseniz ayakta kalma şansınız yok. Kendi sektörümüzde bunu çok iyi hissediyoruz. Krizin etkilemeyeceği sektör yok. Her sektörde bir daralma olacak. Bu yüzden her sektörün daha iyileri ayakta kalacak.
Yönetim bir sistemdir
Şirketimizi 1980’den 2000’e kadar normalde yönetilen şirketler gibi yönettik. 1999’da Kalder’le tanıştık. 2000’de 20 kişilik bir kadroyla mükemmellik modeli eğitimi aldık. Bu eğitim bizi her yıl daha iyiye götürdü. Mükemmellik modelinde öz değerlendirme sistemi vardır. Şirketi belli kriterlere göre analiz ediyorsunuz. 2005’e kadar mükemmelik modelini oturtmaya çalıştık. Mükemmellik modelini sindirdikten sonra 2006’dan itibaren süreçlerle yönetime geçtik. Yönetim bir sistemdir. Bilimsel bir adımdır. Bu tip çalışmalar bize kalitede, argede, verimlilikte, müşterilerimize bıraktığımız imajda rakiplerimize kıyasla artılar kazandırıyor. Biz, büyümeye devam ediyoruz. Kriz döneminde bile yüzde 30 büyümeyi hedefledik. Ürün çeşitliliğini arttırmamıza da güveniyoruz. Bizim işimiz nakliye problemi olduğundan lokal bir iş. Uzak yerlere gitmeniz zor. Uzak bölgelerden de buraya gelemezler. Bu yüzden pazar bellidir.
Türkiye’nin en büyük tesisi
Bu pazarda kim daha başarılı olursa o ayakta kalabilir. Kendi sektörümüzde Türkiye’nin en büyük şirketi olduk ve Türkiye’nin en büyük tesisini kurduk. Önemli yatırımlar yaptığımızdan rekabet gücümüz de arttı. 385 çalışanımız var. Piyasa çok kötü ama kriz ortamında da bize yetecek işi buluyoruz. Ürünlerimiz arasında parke, bordür taşları, çit direkleri, istinat duvarları, köprü kirişleri, sanayi yapıları ve alışveriş merkezleri var.
Beton direkleri Artvin, Şırnak gibi uzak mesafeler dahil Türkiye’nin her tarafına sevk ediyoruz. Arge çalışmalarımızdan çok olumlu yansımalar aldık. 29 metrelik tek parça kolon ürettik. Bu, Türkiye’de daha önce yapılmamış bir şeydi. 29 metrelik kolon, on katlı bina demektir. Projemizi Tübitak destekledi. Geçen yıl Türkiye’nin ihtiyacının yüzde 40’ını biz karşıladık."
Sanayi kenti Ankara
n "Ankara memur kenti olmaktan çıkmaya başladı. Ankara’nın müteşebbis gücü Ostim gibi küçük esnaflardan ve atölyelerden oluşurken, bu esnaflar ihracatla tanıştıktan sonra kabuklarına sığamayıp organize sanayi bölgelerinde daha büyük fabrikalar kurmaya başladılar. Temelli bölgesinde 50 milyon metrekarelik bir alan organize sanayi bölgesi alanı olarak tespit edildi. Bu bölgede süratle bir yapılanma var. Ankara, gelişmeye süratle devam eden bir sanayi kenti. Rakiplerimizin fabrikalarını kapattığına şahit oluyoruz. İnsanlar fabrikasını zarar edince kapatmaz. Devam edecek gücü kalmaz, tıkanır, çaresiz kalır o zaman fabrikasını kapatır. Fabrikaların kapanması tesadüflerin sonucu değil."
Kat karşılığı inşaat ihalesi
ANKARA Vakıflar Bölge Müdürlüğü, Etimesgut ilçesi Piyade Mahallesinde kat karşılığı inşaat yaptırmak üzere ihale açtı. Buna göre 1-15 ile 12-14 parseller üzerinde kat karşılığı inşaat yaptırılacak.
Muhammen bedeli 2 milyon 767 bin 932 TL ile 2 milyon 902 bin 874 TL arasında değişen ihalede katılımcılardan 83 bin 37 TL ile 87 bin 86 TL arasında değişen oranlarda geçici teminat bedeli alınacak.
İhale, "kapalı teklif usulü" ile Ankara Vakıflar Bölge Müdürlüğünde 8 Nisan 2009 tarihinde saat 14.00’de gerçekleştirilecek.
Katılımcılar ihaleye ait şartnameyi mesai saatleri içinde, Ankara Vakıflar Bölge Müdürlüğünden görebilecek. Şartnameye göre hazırlanacak olan teklif mektupları, ihale günü ihale saatine kadar Ankara Vakıflar Bölge Müdürlüğü İhale Komisyonu Başkanlığına verilecek.