Güncelleme Tarihi:
Hakem Serkan Çınar’ın kararları maçın skorunun belirleyicisi oldu ancak hafta içi yapılan maksatlı açıklamaların ardından, sarı-lacivertli ekibin tecrübeli isimlerinin bu tuzağa düşmemesi gerekirdi. Süper Lige yeni çıkan 3 takım (Y.Malatyaspor, Sivasspor ve Göztepe) Gençlerbirliği ve Osmanlıspor’un 10-12 puan önünde ve sıralamada rahat bir konumda ise herkes şapkasını önüne koyup düşünmek zorunda.
VİZELER BİTTİ FİNALLER BAŞLIYOR
Gençlerbirliği, Osmanlıspor ve Ankaragücü için geri sayımda, heyecanın en yüksek olduğu bölüme geldik. Önümüzdeki haftalarda, herkesin yüreğinin daha hızla çarpacağı maçlar oynanacak. Tam anlamıyla, vizeler bitti finaller başlıyor. Şimdiye kadar, ortalamayı tutturmaya çalışan takımlarımız, bundan sonra, ya ligde kalma ya da bir üst lige çıkma yolundaki hedeflerini gerçekleştirmenin yollarını arayacak.
Ankaragücü, Denizli’de ağır bir yara aldı. Fakat, bunu saracak güce ve zamana sahip. Kalan 5 maçın ikisinde rakipleriyle oynayacak. Üç maçı kendi seyircisi önünde. Deplasmandaki müsabakalarından biri de ligden düşen ve dağılma noktasına gelen Manisaspor ile. Kendi yolunu kendisi çizecek durumda.
Gençlerbirliği ve Osmanlıspor’un ikisinin birden kurtulma şansı az gibi duruyor. Fikstüre bakıldığında, ibre olumsuz anlamda Osmanlıspor’a kayıyor. Kırmızı-siyahlıları, bu saatten sonra daha iyi motive edecek en önemli unsur, bu sezonun İlhan Cavcav adına oynandığını, kafalara iyice yerleştirmek olacak.
ÖZGÜR ŞAHİNER: Akhisar maçındaki oyunun etkisiz olduğu ve bir puanın şansa kazanıldığı çok belliydi. Ders almak yerine, sağa sola laf yetiştirenler, Malatyaspor karşısındaki farklı skorun mimarıdır.
DENİZ GÜREL: Böyle dönemlerde teknik direktör, kulübünden destek görmek ister ve bu tip açıklamalarla bunu test eder. Özat’ın açıklaması normal, Başkan Cavcav’ın desteği de normal.
CEYHUN ERİŞ: Osmanlıspor’un kalan haftalardaki fikstürü çok zor. Şu da var ki özellikle, içeride kazanmaları gereken ama berabere kaldıkları bazı maçları, son haftalarda çok arayabilirler.
FATİH TEKECİ: Ankaragücü’nün olası bir Akın Çorap Giresunspor mağlubiyeti, Süper Lig hayalinin başına çorap örer. Play-Off’lar tam Rus ruleti. Tabancanın kimde patlayacağı belli olmaz.
SORULAR
1- Gençlerbirliği 5 maçtır neden kazanamıyor. Farklı yenilgi sonrası Özat, bırakma sinyali verdi, yönetimden devam yönünde destek geldi. Kırmızı-siyahlıları nasıl bir süreç bekliyor ?
2- A.Gücü cephesinde hakeme yönelik büyük öfke var ve kulüp ayağa kalkmış durumda. Bu gerginliğin, ligde son döneme girilirken takım üzerinde olumlu/olumsuz ne gibi etkisi olur ?
3- Osmanlı’nın 5 maçtır kaybetmiyor olması, sırat köprüsünü andıran fikstüre girerken, takıma ekstra bir moral verir mi ? Diğer ekiplere göre işi daha zor tezine katılır mısınız?
HER ŞEY YOLUNDA!
1- Takımda, Sessegnon ve 1-2 isim dışında çaba harcayan yok gibiydi. Savunma savruk, kenar yönetimi dağınık, saha içi organizasyonu bitik olunca fark geldi. Yönetim, teknik ekibin kendilerini bilgilendirmesi ile zaten böyle bir düşüş olacağının beklendiğini açıklayıp, taraftarı epey rahatlattı. Belli ki, ikisi içerde oynanan; Alanya, Malatya ve Akhisar maçlarından en fazla bir puan alacaklarını hesaplamışlar. Onlara göre şu an için sorun yok. Böyle dönemlerde, yönetimden çok, oyuncu grubunun teknik direktöre, inanması daha önemlidir.
OLUMLU YANSIYABİLİR
2- Hakemi sonuna kadar eleştirelim. Yönetimi ile hem maçın hem de ligin gidişatını değiştirdi. Ancak A.Gücü’nün karşılaşmanın ilk yarısındaki oyununu da atlamayalım. Alihan, bu maça kadar 10 kez sarı kart görmüşse ve elinde kartla oynuyorsa, kendine çeki düzen vermeli, yedek kulübesi de gerekli uyarıyı yapmalıydı. Şampiyonluk hedefleyen takım, oyununu rakibe kabul ettiren takımdır. A.Gücü bu konuda biraz eksik kalıyor. Yaşananlar, takıma olumlu yansıyabilir. Geçen sezon ki Gümüşhane örneği, hala hafızalarımızda ancak ters teperse kimse şaşırmasın.
GÜN GİBİ ORTADA
3- Osmanlıspor’un 5 maçtır kaybetmemesinden daha çok, rakiplerinden biri olan Atiker Konyaspor maçını kazanması, ekstra motivasyon ve puan açısından kendilerine opsiyon tanırdı, bunu kullanamadılar. İçerde oynadıkları Antalya ve Konya maçları, Osmanlı’nın lige tutunma adına elde edebileceği en yüksek kazançlı karşılaşmalardı, ikisinde de gol atamadan birer puana razı oldular. Şimdi, çetin rakipler karşısında, bunu telafi etmek zorundalar. Fikstür açısından en şanssız takım oldukları gün gibi ortada.
ASLAN’DAN PUAN ALABİLİR
1- Zar zor çıktığınız ateş hattından, 5 maçta 2 puan alarak kurtulamazsınız. Hayati Malatya deplasmanında öne geçtikten sonra savunmadan çıkarken kaptırdığı toplar, Gençler’in başına bela oldu ve fark geldi. Özat’ın bırakması gibi bir durumun söz konusu olacağını sanmıyorum. Böyle dönemlerde teknik direktör kulübünden destek görmek ister ve bu tip söylemlerle bunu test eder. Özat’ın açıklaması normal, başkanın desteği de normal. Her şey bitmiş değil. Basit hatalar yapmazlarsa, G.Saray’dan puan alabileceklerini düşünüyorum.
DENİZLİ MAÇI UNUTULMALI
3- Denizlispor deplasmanının çok zor olacağını yazmıştık. Penaltıdan gelen gole bir de kırmızı kart eklenince Ankaragücü için mağlubiyet kaçınılmaz oldu. Hakem hatalarıyla dolu bir maç, sonrasında protokol tribününde yaşananlar, müsabakanın önüne geçti. Başkan Mehmet Yiğiner ortamı sakinleştirmeli, İsmail Hoca takımı motive etmeli. A.Gücü cephesi, Denizli maçını unutup, ligin ortalarında seyreden Giresun önünde moral bulmalı ve sonrasında, lig finalini Ümraniye ile oynayıp kendi kaderini belirlemeli.
KARCEMARSKAS YETMEZ
2- Osmanlıspor için ‘Konya’yı yenemiyorsa, yenilmemeli’ demiştim, en azından yenilmediler. 1 puanda, Karcemarskas’ın yine büyük katkısı oldu. Oynanan oyuna baktığımızda, skor Osmanlı için kötü diyemem. Konya daha etkiliydi. Bu hafta deplasmanda, Fenerbahçe ile karşılaşacaklar. 1 puan, yeniden düşme potasına sokar, 3 puan da çok zor görünüyor. İrfan Hoca nasıl yapar bilemiyorum ama defansa önlem almazsa bu kez Karcemarskas’ın performansı da yetmez. Çok zorlu bir fikstür Osmanlı’yı bekliyor. Ligde kalabilirlerse büyük iş başarmış olurlar.
KAÇMAK DEĞİL, SAVAŞMAK YAKIŞIR
1- Gençlerbirliği’nin aldığı sonuç, skordaki üç fark gibi, üç hece: He-zi-met. İlhan Cavcav Sezonu’nda son 7 haftaya girilirken, ligde kalma hesabı yapılması, tam bir yönetim fiyaskosudur. Hep söylüyorum, bu takımın en büyük eksikliği forvet. Devre arası Sessegnon’un yanında iyi bir golcü transfer edilmiş olsaydı, Gençlerbirliği bugün ligin orta sıralarında keyif yapıyor olurdu. Artık Gençler’in kurtuluşu, Osmanlıspor’un düşmesine bağlı. Tam bir Ankara savaşı başlıyor. Özat’a da kaçmak değil, savaşmak yakışır. Hele ki onca iddialı açıklamadan sonra.
PUAN KAYBI KREDİSİ TÜKENDİ
2- A.Gücü, Denizlispor mağlubiyetinden ve tartışmalarından hemen kurtulmalı. Önünde her biri kritik, 5 maçı kaldı. Bu maçların 3’ü Ankara’da. Deplasmandaki maçlardan biri ise şu an ligin ikinci sırasındaki Ümraniyespor’la. Takım, bu haftaki Giresunspor maçına odaklanmalı. Karadeniz ekibi, 2. yarıda büyük düşüş yaşadı ama kadroları iyi. A.Gücü’nün puan kaybı kredisi tükendi. Olası bir Giresun mağlubiyeti, Süper Lig hayalinin başına çorap örer. Play-off’lar tam bir Rus ruleti. Tabancanın kimde patlayacağı belli olmaz.
ŞANSA DA İHTİYAÇ VAR
3- Osmanlıspor, son 5 maşında yenilgi yüzü görmedi ve 9 puan topladı. Buna rağmen hâlâ topun ağzında. Kalan 7 maçın 4’ü; Fenerbahçe, Trabzonspor, Başakşehir ve Beşiktaş’a karşı. Kesinlikle işleri zor. Süper Lig’e tutunmaları için futbolun yanında ‘şans’ faktörüne de ihtiyaçları var. Gerçekten bu süreç ‘sırat köprüsü’ gibi Osmanlıspor adına. Benim tahminim, Osmanlıspor için Süper Lig serüveninin bittiği yönünde. Bekleyip, göreceğiz.
DOĞRU BİR KARAR
1- Gençlerbirliği’nin kazanamama sebebi, bir türlü ofansif anlamda doğru oyunu bulamaması. Böyle olunca, daha önce oynanan defansif iyi oyun ve kolay gol yememe direnci de düşüyor haliyle. Ligin sonlara doğru gelindikçe negatif baskı da artıyor. Takımın, bir an önce toparlanması gerek. Fikstür olarak, en yakın rakibi Osmanlıspor’dan biraz daha iyi görünüyor. Ayrıca, ayrılık sinyali vermesine rağmen, Ümit Özat’ın arkasında duran yönetimin, doğru bir karar verdiğini düşünüyorum.
RUH HALİ FARKLI
2- Her ne kadar Ankaragücü açısından lig sonunu hala olumlu görsem de “Ki bu konuda biraz iyimser ve umutlu düşünüyor olabilirim” takım her hafta farklı bir ruh hali içinde görünüyor. Bu da şampiyonluk konsantrasyonun, hala tam anlamıyla sağlanamadığının göstergesi aslında. Son maçın ardından camianın gösterdiği tepkinin, ne kadar işe yarayıp yaramadığını da önümüzdeki haftalarda göreceğiz. Şimdiden bir şey söylemek zor. Tabii ki dileğim, bunun takıma olumlu yansıması yönünde.
SÜREÇ ÇOK ZORLU
3- Osmanlıspor’un son haftalarda kaybetmemesi takım adına olumlu bir durum. Ancak kalan haftalarda en zor fikstürle sahaya çıkacak takım da kendileri. Bunu göz ardı etmemek lazım. Şu var ki özellikle içerde kazanmaları gereken ama berabere kaldıkları bazı maçları, son haftalarda çok arayabilirler. Kısacası, çok zor bir süreç onları bekliyor.