Prof. Akbay: Kaliteli sağlık hizmetinin tek şartı personel sayısı değildir

Güncelleme Tarihi:

Prof. Akbay: Kaliteli sağlık hizmetinin tek şartı personel sayısı değildir
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 03, 2017 14:19

Prof. Akbay: Kaliteli sağlık hizmetinin tek şartı personel sayısı değildir

Haberin Devamı

Adem YAZICI/ANKARA, (DHA)- ANKARA Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşegül Akbay, kaliteli sağlık hizmetinin tek şartının personel sayısı olmadığını söyledi. Akbay, "Sağlık mesleklerinde, olgunluk sınavı ve sertifikasyon sistemi şarttır. Fakülteden mezun olan herkes, doğrudan mesleğe balıklama atlamamalı ve periyodik sertifikasyon sınavlarıyla, bilgilerini güncellemeyenlerin meslekten men edilmesi gündeme yeniden getirilmelidir. Akredite olmayan fakülte ve bölümlerin mezunlarına sertifikasyon sınavı giriş izni verilmezse, meslek standartları yükselecektir" dedi.
Ülkemizde sağlık alanındaki mevzuat ve Sağlık Bakanlığı'nın teşkilat yapısının çağın gerisinde kaldığına dikkat çeken Prof. Dr. Akbay, "Son 20 yıldır, sağlıkta liberalizasyon adına ya hiçbir yenilik gelmemiş, ya da planlanan değişiklikler yerini bulamamıştır" dedi. Sağlık Bakanlığının kadro ile istihdam ettiği sağlık personeli sayısında ciddi bir indirime gidilmesi gerektiğine işaret eden Akbay, önerilerini şöyle sıraladı:
"Bugün Sağlık Bakanlığı, tam manasıyla memur deposuna dönüşmüş, kadroları şişirilmiştir. Kaliteli sağlık hizmetinin tek şartı, personel sayısı değildir. Fakülteden mezun her sağlıkçıya devlette kadro bulma alışkanlığından vazgeçilmelidir. Sağlık mesleklerinde, olgunluk sınavı ve sertifikasyon sistemi şarttır. Fakülteden mezun olan herkes, doğrudan mesleğe balıklama atlamamalı ve periyodik sertifikasyon sınavlarıyla, bilgilerini güncellemeyenlerin meslekten men edilmesi gündeme yeniden getirilmelidir. Akredite olmayan fakülte ve bölümlerin mezunlarına sertifikasyon sınavı giriş izni verilmezse, meslek standartları yükselecektir. Etik kurullar birer intikam ve nüfuz çetesine dönüşmüştür. Etik kurullar kaldırılmalı, ancak tıbbi işlem ve girişimler öncesi bilgilendirme ve hasta onamı zorunlu hale getirilmelidir."
Prof. Akbay yaptığı açıklamanın devamında, "Kök hücre ve gen tedavisi alanındaki cinayetlerin son bulması için, özerk statüde ve seçimle işbaşına gelecek bir 'Kök Hücreler ve Gen Tedavisi Yüksek Kurulu' oluşturulmalı ve doğrudan Cumhurbaşkanına rapor sunmalıdır. Sağlık teknolojilerinin artan maliyetlerini karşılamak için, yine doğrudan cumhurbaşkanlığına bağlı bir 'Sağlık Teknolojileri Üst Kurulu' oluşturulmalı, bu kurul proje bazında fon destekleri vermeli ve bütçesi gelir vergilerine eklenecek yıllık kişi başına 1 TL'lik bir fonla oluşturulmalıdır. Evlilik öncesi HIV ve genetik test yaptırma zorunluluğuna son verilmeli, hasta kişiler evlilik öncesi damgalanmaktan kurtarılmalıdır. Ruh sağlığı hizmetlerinde, psikolog ve yaşam koçu gibi meslek erbabına yer açılmalıdır. Sigara ve bağımlılıkla mücadele için bağımsız ve özerk vakıfların kurulması, vakıf kurucularına verilecek vergi aflarıyla özendirilmelidir. Kapalı alanlardaki sigara odaları uygulamaları denetlenmeli ve her binada bir sigara cezaları sorumlusu belirlenmelidir. Sigara cezası sorumluları, bina maliklerinden aylık olarak toplanacak nemalarla ödeneklendirilmelidir" dedi.
Konutlarda ve işyerlerinde iklimlendirmenin sağlık için çok önemli olduğunu vurgulayan Prof. Akbay, "Binalarına iklimlendirme yatırımı yapanlar için vergi muafiyeti uygulamaları başlatılmalıdır. Sağlık hizmetlerinin maliyeti tamamen özel sigorta sektörüne terk edilmelidir. SGK, sağlık ve emeklilik zorunlu sigorta alanından tamamen çekilmelidir. Yaşlı nüfusa yönelik özel bakım ve yaşam evlerinin kurucularına vergi afları ve teşvikler sunulmalı, yaşlı nüfusun bakım ihtiyaçları için gelir vergisine bir ek pay konulmalıdır.  Sağlık Bakanlığı teşkilatındaki Genel Müdürlüklerin mevcudiyet gerekçeleri baştan gözden geçirilmeli, özellikle İlaç ve Cihaz Genel Müdürlükleri bakanlıktan ayrı özerk yapıya kavuşturularak yönetim kadroları, ilgili sivil toplum yapılanmaları arasından seçimle işbaşına gelmelidir. Sağlık Bakanlığı, zorunlu ve vazgeçilmez işlevlerinin mümkün olan en maksimum miktarını proje ve ihalelerle özel sektör eliyle yürütmeli, bakanlık denetimleriyse, yine ilgili sivil toplum sektörlerinden seçimle belirlenecek özerk bir kurul tarafından yapılmalıdır. Piyasa ve tüketici hakları konusundaki uyuşmazlıklar için özel sağlık mahkemeleri kurulmalıdır" dedi.

FOTOĞRAFLI
 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!