Güncelleme Tarihi:
-Yeni marka fikri nasıl ortaya çıktı?
Ben ve Şermin yaklaşık 10 senedir Ankaralı dostlarımızla moda konusunda beraberiz. Şermin’le son 3 senedir daha da yakın olduk ve konuşmalarımız, yaptığımız ürünlerin hep daha iyisini nasıl yapabiliriz, daha değişik neler üretebiliriz konusunda uzayıp gidiyordu. D66 markasının kuruluş hikâyesi tamamen Şermin ile aramızda olan bir şaka ile başladı. Tarzlarımız farklı ama giyim konusunda zevklerimiz aynı.
DAHA DÜZ VE BEDENSİZ ÜRÜNLER
-Daha çok ne tarz ürünler tasarlıyorsunuz?
Daha düz, bedensiz, herkesin giyebileceği şeyleri üretmeye karar verdik. Aksesuarlarla yükseltilebilen veya klasik bir şekilde giyerek sade bir tarza sahip kıyafetler.
-Tasarım sürecinden bahsedebilir misiniz? Şermin ile birlikte mi karar veriyorsunuz yoksa herkesin tasarladığı farklı ürünler mi var?
Tasarım süresince en önemli şey ikimizin de içine sinmesi. Bir modele karar veririz, atölyeden ayrılırız, arkasından 3-4 saat o model hakkında konuşuruz. Kumaşların kesilip elbise halini almasına kadar geçen süre ve yapılan harcamalar gibi arka planı ben yönetiyorum. Şermin ise sosyal medyada daha iyi olduğundan elbisenin atölyeden çıkıp müşteriye ulaşmasına kadar geçen sürede işlerin yoğunluğunu üstleniyor.
ALIŞVERİŞ LÜKS HALİNE GELDİ
-Nasıl tepkiler aldınız?
Bu bizim 3 senedir hep şaka yaptığımız bir konuydu. Ta ki pandemi süresine kadar. İkimizin de kendi markaları mevcut. Fakat bu süreçte biz giyim alışverişi yapmanın lüks haline geldiğini fark ettik. Amacımız daha ulaşılabilir, bedensiz, kolay kombin yapılabilir parçalar yapmaktı. Galiba buna da ulaştık. Şu ana kadar yeni koleksiyonumuzdan alışveriş yapan dostlarımızdan çok güzel geri dönüşler aldık. Yeni sezon için de tekrar aynı şekilde ve başka şeylerle kombinleyebileceğimiz ikili takımlar yapıyoruz.
-Salgının modaya etkisi nasıl oldu?
Ben artık insanların sezonun moda olan parçalarını hep beraber almak ve giymek yerine, kendilerine en uygun olanını satın alıp evdekilerle kombin yapmaya başladıklarını düşünüyorum. Sonuçta pandemi süresince hepimizin alışveriş öncelikleri değişti. Ben mesela yapmadığım kadar market alışverişi yaptım. İnsanlar arkadaşlarıyla beraber olmadığı için giyim alışverişi tercih etmediler. Bu süreçte insanlar vakitlerinin büyük bir kısmını evde geçirmek zorunda kaldı. Bu yüzden vakit geçirdikleri ortamı kaliteli hale getirmek için en çok ev dekor ürünleri, mum, ayna, sehpa gibi ürünler ve eşofman takımları, pijama gecelik, ev konsepti olan loungewear dediğimiz parçaları satın aldılar. Pandemi sürecinden sonra bir patlama bekliyorduk fakat insanlar henüz temkinli yaklaştığı için şu an beğendikleri bir şeyi almaktaki en önemli öncelik onun fiyatı oldu.
ANKARA’DA YAPABİLEN HER YERDE YAPAR
-Ankara’da bu işi yapıyor olmanın avantajları ya da dezavantajları neler?
Benim söyle bir tezim var Ankara’da iş yapabilen dünyanın her yerinde iş yapabilir. Neden? Herkes tanıdık, en uzak kişiyle bile aranızda 1 kişi var. Burada esnaflığı dürüst bir çerçeve içinde, müşteri memnuniyetini en ön sırada tutarak yaparsanız, çok başarılı olabilir, çok para kazanabilirsiniz.