Pahalı Avrupa şehirlerine alternatif Odessa

Son yıllarda bu konuda yapılan girişimler, sonuç vermeye başladı. ‘Ukrayna’nın Antalyası’ olarak bilinen tatil şehri Odessa da Başkent’ten direkt uçulabilen rotalar arasında yer alıyor. Yaz döneminde Ankara ve Odessa arasında haftanın hemen her günü karşılıklı uçuşlar yapılıyor. Yaklaşık olarak bir buçuk saat uçuşla ulaşılabilen Odessa, son dönemdeki kur artışı da göz önüne alındığında pahalı Avrupa şehirlerine kıyasla oldukça makul bir tercih haline geliyor. Odessa’da konaklama için tercih edebileceğiniz iki bölge var. Birincisi tarihi şehir merkezi, diğeri ise sonradan gelişen bir bölge olan ve daha çok eğlence hayatıyla bilinen Arcadia. Odessa’dan keyif almak istiyorsanız şehir merkezini şeçmenizi öneririm. Şehrin simgesi Potemkim Merdivenleri, çok sayıda restoran ve kafe ile yaya trafiğinin yoğunlaştığı Deribasovskaya ve Katerynynska caddeleri, Opera Binası, müzeler ile Odessa’da görmeniz gereken her şey bu bölgede yer alıyor. Arcadia ise daha çok plajlarıyla ve gece kulüpleriyle öne çıkan bir bölge. Fiyatları da merkeze göre daha yüksek.

ULAŞIM VE YEME İÇME OLDUKÇA UCUZ

Fiyat konusuna gelince, şehir genel olarak hayli ucuz. En lüks restoranda bile ödediğiniz hesap, oldukça makul. Fiyat vermek gerekirse ortalama iki kişilik bir kahvaltı için 40-60 TL, öğle ve akşam yemeği için içecek de dahil olmak üzere 80-100 TL arası ödüyorsunuz. Yukarıdaki iki caddeye yakın bir yerde kalıyorsanız, ulaşımla ilgili herhangi bir alternatife ihtiyaç duymuyorsunuz. Çünkü her yer yürüme mesafesinde. Ulaşım için Uber kullanmak, Odessa için oldukça mantıklı. Çok büyük bir şehir olmayan Odessa’da gideceğiniz en uzun mesafe havaalanı. Şehrin hemen dışında bulunan havaalanından merkezdeki otele, Uber’le yaklaşık 12 TL’ye ulaştım. Taksi kullanmanızı çok tavsiye etmiyorum çünkü çok daha pahalıya geliyor.

DENİZ KEYFİ

Odessa, yaz aylarında sıcak ve nemli oluyor. Ege ve Akdeniz kıyılarıyla kıyaslanmasa da Odessa’daki plajlar ve deniz, serinleme ihtiyacını karşılamak için yeterli. Karadeniz kıyısında yer almasına rağmen Odessa’da deniz fazla dalgalı değil. Şehir, liman bölgesinden güneye Arcadia’ya kadar uzanan oldukça uzun bir kumsala sahip. Kumsal boyunca yanyana hizmet veren sayısız işletme bulunuyor. Günlük 15-20 TL’ye kiralayacağınız şezlong ve şemsiye ile akşama kadar denizin tadını çıkarabilirsiniz.

NARGİLE CENNETİ

Akşam saatlerinde Katerynynska Caddesi ve onu kesen Deribasovskaya Caddesi, en güzel seçenekler oluyor. Katerynynska, şehrin ana bulvarı. Deribasovskaya ise akşam saatlerinde tamamen yayalara ait. Çok sayıda restoran ve kafenin bulunduğu cadde boyunca yürümek, sokak müzisyenlerini dinlemek, çeşitli gösterileri izlemek oldukça keyifli. Şehirdeki restoran profiline baktığımızda İtalyan ağırlığı öne çıkıyor. Bir diğer dikkat çeken konu ise nargile. Odessa’da nargile satmayan tek bir restoran, gece kulübü yada bar bulunmuyor. Bu haliyle Odessa, nargile sevenleri mutlu ediyor.

GÖZ ALICI OPERA BİNASI

Odessa’ya geldiğinizde görmeden ya da yapmadan dönmemeniz gereken şeyler var. Şehrin simgesi olan ve Duke De Richelieu Anıt’dan limana doğru inen Potemkin Merdivenleri’nde oturup denizi izleyerek kahve içmek, merdivenlerin hemen üst kısmındaki Primorski Bulvarı’nda yürümek bunlardan ikisi. Opera sevmiyor olsanız bile Opera Binası’nı mutlaka ziyaret etmelisiniz. Avrupa’nın en göz alıcı birkaç opera binasından biri sayılan bu tarihi yapı, 1810 yılında inşa edilmiş. 1873’teki bir yangında tamamen yıkılan bu yapı, 1887’de yeniden açılmış. Bina ana salon ve beş kat balkon kısmından oluşuyor. Başta Puşkin Müzesi olmak üzere, Çağdaş Sanatlar Müzesi, Güzel Sanatlar Müzesi gibi müzeler, kültür ve sanat meraklılarını tatmin edecek yeterlilikte.