Ömer Çelik: Kılıçdaroğlu, DAEŞ'e karşı mücadelenin haklı olduğunu söyledi PKK ona suikast girişimi yaptı (1)

 Hakime TORUN / ANKARA (DHA) - AVRUPA Birliği Bakanı Ömer Çelik, Cerablus operasyonuna ilişkin, "Hiç kimsenin bize şu terör örgütü ile mücadele edin ama bu terör örgütünü görmezden gelin deme hakkı yoktur. DAEŞ'in dışındaki terör örgütleri çatışma olmamasını isteyenler varsa yapacakları şey o terör örgütlerini bertaraf etmektir. Türkiye'ye karşı güvenlik risklerini bertaraf etmektir. Kişisel görüş olarak söylüyorum; sayın Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin DAEŞ'e karşı mücadelesinin haklı olduğunu söyledi. Ertesi gün PKK ona suikast girişimi yaptı. Bu benim kişisel olarak çok dikkatimi çekti. Bizim gözümüzde DAEŞ, PYD, PKK otoritesi ve FETÖ yapılanası arasında fark yoktur. Bir terör örgütü işle mücadele ederken diğer terör örgütüne toprak kazandırmak için oraya girmiyoruz. Kimseye de tavsiye etmiyoruz. Birbirimiz hakkında basında konuşmayalım. Kimse kimseye el sallamasın, tehdit etmesin. Siyasi ve ortak değerlerimiz açısından doğru değil" dedi.

Avrupa Birliği Bakanı Ömer Çelik, Hollanda Dışişleri Bakanı Bert Koenders ile ortak basın toplantısında konuştu. 15 Temmuz darbe girişimine karşı olan Hollanda Dışişleri Bakanı Bert Koenders'e teşekkür ederek konuşmasına başlayan Ömer Çelik, "Yakın zamanda sayın bakanın çalışmaları ile birlikte Hollanda dönem başkanlığı, Slovakya'ya geçti. 33. Faslı beraber çalışarak açtık. Bu Hollanda dönem başkanlığını bir başarısıdır. Göç krizi ile ilgili Hollanda 18 Mart mutabakatına imza attı. Küresel bir krizin önlenmesinde dönem başkanlığında çok önemli başarılar elde etti. Sayın bakana dönem başkanlığı dönemindeki çalışmaları nedeniyle teşekkür ediyoruz" diye konuştu.

"OBJEKTİF OLMAYAN AŞIRI SAĞIN BİR DİLLİ OLURSA TÜRKİYE ZATEN AB'DE YER ALMAK İSTEMEZ"

Türkiye- AB sürecine ilişkin Çelik şu ifadeleri kullandı: "Türkiye ile dayanışma içinde olmak yerine Türkiye'ye dönük eleştiriler yapan pek çok AB yetkilisi oldu. Bugünlerde de bazıları objektif kriterlere dayanarak Türkiye mükellefiyetlerini yerine getirse bile yakın zamanda AB'ye giremez. AB kriterleri ve değerleri ile hiçbir ilgisi olmayan açıklamalar yapıyorlar. Açıkça söylüyoruz böyle yaklaşımların AB değerleri içerisinde yeri yoktur. AB, siyasi değerler birliğidir. Bu açıklamalar Türkiye için bir üzüntü kaynağı değildir. Ortak tarihimiz olan AB geleceği, savunduğumuz ortak değerler için üzüntü kaynağıdır. Objektif olmayan aşırı sağın bir dilli olursa Türkiye zaten öyle bir birlik içinde yer almak da istemez. Türkiye, AB'ye tam üye olmak istemektedir. Siyasi birlik içinde hareket etmek için.

BÖYLE KEYFİ YAKLAŞIMLAR OLACAKSA, TÜRKİYE İÇİN AB KIYMETLİ BİR BİRLİK OLMAKTAN ÇIKAR

Almanya Başbakan Yardımcısı Sigmar Gabriel'in böyle bir açıklaması oldu. Türkiye objektif kriterleri yerine getirse bile üye olamayacak diye bir açıklaması oldu. Zaten böyle keyfi yaklaşımlar ile AB söz konusu olacaksa bu AB için bir kaygı konusudur. Türkiye için kaygı değildir. Türkiye için kıymetli bir birlik olmaktan çıkar. Yanlış yaklaşımları bir kenara koyuyoruz Türkiye - AB ilişkilerini bir kenara koyuyoruz. İşimiz ciddiyetle yapmaya devam ediyoruz. AB'ye tam üyelik Türkiye'de bir devlet politikasıdır. Bu vizyonsuzluğa rağmen devam ettireceğiz. OHAL dönemindeyiz ama hala reform düşünen bir hükümetiz. AB ortak geleceğimizdir. Türkiye şu anda bile birinci sınıf Avrupa demokrasisi olduğunu gösterdik."

"İSTEDİĞİMİZ ŞEY, ALMANYA'DAN DA 15 TEMMUZ'A KARŞI BİR TAVIR BEKLERDİK"

Almanya'dan 15 Temmuz'a karşı bir tavır beklediklerini belirten Çelik, "İstediğimiz şey, Almanya'dan da 15 Temmuz'a karşı bir tavır beklerdik. Almanya'daki önemli politikacıları ya da Almanya Başbakan Yardımcısı Sigmar Gabriel'in ya da başkalarının darbe girişiminden bu yana yaptıkları açıklamaları üst süte koyun. 100 cümleden bir tanesi Türkiye ile dayanışma içindir. 99'u Türkiye'yi eleştirmektedir. Bu doğru bir şey değil" dedi.

"GÖÇ KRİZİNDE BİR AY İÇİNDE DEFALARCA ALMAN YETKİLİLERİ TÜRKİYE'Yİ ZİYARET ETTİ"

Göç krizi üzerinden AB'yi ve Almanya'yı eleştiren Çelik, "Göç krizi söz konusu olduğunda bir ay içinde defalarca Alman yetkilileri Türkiye'yi ziyaret etti. Bir ay geçtikten sonra sadece sayın AB bakanı geldi. Bugün, demokrasi adına dayanışma günüdür. Oturalım karşılıklı olarak birbirimiz ile konuşalım. Birbirimiz hakkında basında konuşmayalım. Kimse kimseye el sallamasın, tehdit etmesin. Siyasi ve ortak değerlerimiz açısından doğru değil" diye konuştu.

"AB'DE ELEŞTİRİLERİ DİKKATE ALMALI. TÜRKİYE'DEN GELİYOR OLSA DA"

Hollanda Dışişleri Bakanı Bert Koenders, Ömer Çelik'in eleştirilerine katıldığını belirterek, "AB'den belli beyanlarda bulunuldu. AB'de eleştirileri dikkate almalı. Türkiye'den geliyor olsa da. Stratejik ortaklıktan bahsediyoruz. Stratejik ortaklar birbirileriyle açıkça konuşabilmeli. Birbirimiz ile konuşmak çok önemli. Yüz yüze konuşmak çok önemli. Bu konuşma sadece mülteci konusunda olmamalı. Demokrasi, insan hakları gibi pek çok alanda görüşmelerimizi en zor dönemlerde de sürdürmeliyiz" ifadelerini kullandı.

"BİZE ŞU TERÖR ÖRGÜTÜ İLE MÜCADELE EDİN BUNU GÖRMEZDEN GELİN DEME HAKKI YOK"

Cerablus operasyonuna ilişkin Çelik, şu ifadeleri kullandı: "Kuşkusuz egemen bir devlet olarak kendi güvenliğimizi sağlamaya muktediriz. Bunun gereğini yerine getiriyoruz. Müttefiklerimizin güvenliğini de sağlayan bir mücadele. Türkiye oraya girdiği zaman, müdahale ettiği zaman terörizme karşı müdahale ediyor. Hiç kimsenin bize şu terör örgütü ile mücadele edin ama bu terör örgütünü görmezden gelin deme hakkı yoktur. DAEŞ'in dışındaki terör örgütleri çatışma olmamasını isteyenler varsa yapacakları şey o terör örgütlerini bertaraf etmektir. Türkiye'ye karşı güvenlik risklerini bertaraf etmektir. Burada Türkiye'ye değil karşı tarafa bir şey söyleyeceksiniz.

KILIÇDAROĞLU, DAEŞ'E KARŞI MÜCADELE HAKLI DEDİ SUİKAST GİRİŞİMİ YAPILDI

Kişisel görüş olarak söylüyorum; sayın Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin DAEŞ'e karşı mücadelesinin haklı olduğunu söyledi. Ertesi gün PKK ona suikast girişimi yaptı. Bu benim kişisel olarak çok dikkatimi çekti. Resmi bilgi olarak söylemiyorum. DAEŞ'e karşı mücadelenize PYD direniyorsa o tablo açıktır. Bizim gözümüzde DAEŞ, PYD, PKK otoritesi ve FETÖ yapılanası arasında fark yoktur. Bir terör örgütü işle mücadele ederken diğer terör örgütüne toprak kazandırmak için oraya girmiyoruz. Kimseye de tavsiye etmiyoruz."