Güncelleme Tarihi:
Gölbaşı’nda, Şahin Sevin İlokulu’nun bahçesine okula gelir sağlanması amacıyla vakıf ve lojman olarak 2003’te inşa edilen ancak 2004’te kapatılan 3 katlı bina kaderine terk edildi.
İnşaat Yüksek Mühendisi Şahin Sevin, kamu arazisi üzerine ‘biri okul, diğeri de lojman olmak şartı’ ile iki bina inşaa etti. Şahin Sevin İlkokulu’nda 2003 yılında eğitim-öğretim verilmeye başlanırken, aynı arazi üzerindeki diğer bina ise öğretmenlere lojman oldu. Okulun temizlik ve bakım giderlerini karşılamak amacıyla kurulan Şahin Sevin Vakfı da aynı binada hizmet vermeye başladı. Ancak kanun gereği bir kamu kurumu adıyla vakıf kurulamayacağı gerekçe gösterilerek, 2004’te vakfın feshi ve binanın boşaltılması istendi.
1 yıl boyunca lojman ve vakıf hizmeti verilen okul arazisi içindeki bina boşaltılarak, kapısına kilit vuruldu. Okul arazisi içindeki bina vakıf ve bakanlık arasındaki anlaşmazlıklardan dolayı uzun süre kullanılamadı. 2011 yılında ise bina Milli Eğitim Bakanlığı’na devredildi.
BAĞIMLILARA MESKEN OLDU
Aradan geçen sürede yeniden hizmete açılmayan bina, zamanla uyuşturucu madde ve alkol bağımlılarına mesken oldu. Pencere ve kapıları kırılan, çevresi cam ve şişe kırıklarıyla dolan atıl bina öğrencileri korkuturken, velilerin de tepkisine neden oluyor. Huzursuz olduklarını belirten veliler, şöyle konuşuyor:
GİRİP ÇIKAN BELLİ DEĞİL
“Harabeye dönmüş bir binanın, okul bahçesinde durmasını anlayamıyoruz. Ya yıkılsın ya da yeniden kullanılır hale getirilsin. Kimin girip çıktığı belli değil. Kapı ve pencerelerinde korkuluklar var ama etrafı da tekin değil. Milli Eğitim Bakanlığı ya da okul yönetimi buna bir çare bulmalı.”
‘HARAP OLDU, BAŞARAMADIK’
OKUL ve lojman binasını yaptırdığı için okula adı verilen işadamı Şahin Sevin de yaşananlara tepki gösterdi. Ankara Hürriyet’e konuşan Sevin, şunları söyledi:
“Her yerde ‘hayırsever’ diyorlar ama ben bu okulu ve yanındaki binayı örnek teşkil etmesi amacıyla yaptırdım. Maalesef, lojman ve vakıf binası olarak kullanılan bina harap oldu. Bakımsızlıktan bahçedeki ağaçlar bile kurudu. Okulda bir cam kırılsa velilerden ve öğrencilerden para toplanıyor. Öğretmenlere dilencilik yaptırılıyor. Bunun yerine kurduğumuz vakıf bu tür giderlerin hepsini karşılayacaktı. Camilerle birlikte yaptırılan yardım dernekleri, marketler gibi bu vakıf da okula maddi ve manevi destek sağlayacaktı. Çözüm amacıyla bunu yapmıştık ama başaramadık.”
9 AY GEÇTİ YIKILMADI
Ankara Hürriyet’in, 18 Ocak 2015 tarihinde, ‘Eğitimde derin çatlak’ manşetiyle gündeme getirdiği Sincan Anadolu Lisesi’nde harabe halde bekleyen ve öğrenciler için tehlike saçan C Blok, İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün yıkılacağını açıklamasının üzerinden 9 ay geçmesine rağmen yıkılmadı.
Eğitim-öğretime 1960 yılında başlayan okulun içler acısı halini Ankara Hürriyet gündeme getirmesinin ardından İl Milli Eğitim Müdürlüğü açıklama yaptı. 9 ay önce yapılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi: “Habere konu olan bina kullanılmamaktadır. İnşaat ömrünü tamamladığından ve bina ile ilgili yıkım kararı alındığından bina yıkılacaktır.”
Ancak aradan geçen sürede, duvarlarında derin çatlaklar oluşan, rutubetten betonları dökülen, camları kırılan C blok yıkılmadı. Giriş-çıkışları kapatılarak okul yönetimi tarafından depo olarak kullanılmaya başlanılan bina, tehlike saçmaya devam ediyor. Müfettişlerin rapor tuttuğu binanın çevresinde yıkılma tehlikesine rağmen hiçbir güvenlik önlemi alınmıyor. Tehlikenin farkında olan ancak başka oyun alanları olmayan öğrenciler ise teneffüs saatlerini, binan etrafındaki futbol ve voleybol sahalarında geçiriyor.
Ayrıca İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün açıklamasında hiç değinmediği ve eğitim-öğretimin devam ettiği A ve B bloklar da dökülmeye başlamış durumda. A bloğun duvarlarında rutubetten dolayı kabarmalar meydana gelirken, B bloktaki tuvalet ve derslik kapılarının hali de içler acısı. Bazı dersliklerin kapı kol ve kilitleri uzun süredir kırık olduğundan öğrenciler, kapıları açık şekilde ders işliyor.