ODTÜ yabancı hoca için harekete geçiyor
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 18, 2008 00:00
Göreve yeni başlayan ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Acar gelecek döneme dair planlarını açıklarken, "Yabancı uyruklu araştırma görevlilerinin üniversitede istihdam edilebilmesi için önümüzdeki günlerde YÖK ve Maliye Bakanlığında çabalarımız olacak" dedi.
ODTÜ’nün yeni rektörü Prof. Dr. Ahmet Acar, yabancı uyruklu araştırma görevlilerinin üniversitede istihdam edilebilmesi için YÖK ve Maliye Bakanlığı ile görüşmelerde bulunacağını bildirdi.
Rektörlük görevine 6 Ağustos 2008 tarihinde Acar, yapmayı planladığı çalışmaları anlattı. ODTÜ’nün son yıllarda ’araştırma ağırlıklı’ bir üniversite olma yolunda ilerlediğini kaydeden Acar, yayın sayılarında ve araştırma projelerinde ciddi artışlar sağlandığını anlattı. AB 6. ve 7. çerçeve programları kapsamında ortaya konulan projelerle ve proje bütçesi açısından ODTÜ’nün kendini ispat ettiğini söyleyen Acar, ulusal düzeyde de gerek DPT, gerekse TÜBİTAK projeleri yönünden ODTÜ’nün iyi bir noktada olduğunu kaydetti.
Özel araştırma komisyonu
Üniversitede araştırma alanında bir komisyon oluşturulacağını ve bu komisyonun proje teklifinin hazırlanmasından proje sonuçlarının ürüne dönüştürülmesi aşamasına kadar bütün sürecin incelenmesi ve gerekli disiplinin sağlanması için öneriler geliştireceğini belirten Acar, şöyle konuştu:
"Tabii, üniversite yönetimi olarak hedefimiz bu çizgiyi devam ettirmek ve ODTÜ’nün araştırma alanındaki başarısını daha da ileriye götürmek. Bu amaçla da bizim üniversite olarak öncelikli hedefimiz, mensuplarımızın araştırma yapabilme olanaklarını geliştirmek ve ODTÜ’nün hem ulusal hem uluslararası farklı finansman kaynaklarına ulaşmasını sağlamak. Bu amaçla üniversitemizde ilk defa bütün araştırma faaliyetleri tek bir rektör yardımcısı altında toplandı. Böyle yaparak süreci daha iyi yönlendirebileceğimizi düşünüyoruz."
600 öğretim üyesi yetişiyor
Teknokent ile ilgili olarak da firmalarının inovasyon katkısının artırılması ve üniversitedeki tüm bölümlerin bu faaliyetlerine daha yaygın katılımlarının sağlanmasını amaçladıklarını belirten Acar, "Bunun için de teknokent firmaları, teknokent yönetimi ve üniversitemiz arasında daha iyi etkileşim ve koordinasyonun sağlanmasını amaçlıyoruz" dedi.
ODTÜ’nün, ’Öğretim Üyesi Yetiştirme Projesi’ yürüttüğünü anımsatan Acar, şu anda 600’e yakın araştırma görevlisinin diğer üniversiteler için öğretim üyesi olarak yetiştirildiğini kaydetti. Bu şekilde öğretim üyesi yetiştirmenin maliyetinin düşük olduğunu ifade eden Acar, bu öğrencilere yurt dışında araştırma yapma imkanı da tanındığını belirtti.
Acar, "Bu proje, Türkiye için çok önemli bir proje. Çünkü yükseköğretimde ciddi bir öğretim üyesi açığımız var. Yeni üniversiteler açılıyor ve bu üniversiteler devreye girdiğinde bunların öğretim üyesinin nasıl karşılanacağı tartışılmalı. ODTÜ olarak bu konuda üzerimize düşeni fazlasıyla yapmaya hazırız" diye konuştu.
Yabancı uyruklu hoca planı
Üniversitenin lisansüstü programlarına başarılı Türk ve yabancı uyruklu öğrencileri çekmek için çaba harcayacaklarını dile getiren Acar, bu öğrencilere burs ve istihdam olanakları sağlanması gerektiğini anlattı. Yurt dışındaki birçok üniversitenin başarılı öğrencileri çekebilmek için çaba gösterdiğini, bunun için çeşitli imkanlar verdiklerini ifade eden Acar, şunları söyledi:
"Bu öğrencilere burs ve iş olanakları sağlanabilmesi çok önemli bir faktör. Yani iyi öğrenci istiyorsanız burs sağlayabilmeniz lazım, istihdam yaratmanız lazım. Bütün dünyada bu yapılıyor. Bu amaçla önümüzdeki günlerde YÖK ve Maliye Bakanlığında çabalarımız olacak, TÜBİTAK’a önerilerimiz olacak. ABD bunu yapıyor, İngiltere, Almanya, bütün iddia sahibi ülkeler bunu yapıyor ama şu anda bizim maalesef önümüz tıkalı. Bu konuda bir mevzuat düzenlemesine ihtiyacımız var."
Türkiye fırsat kaçırıyor
Acar, Türkiye’de üniversitelerin yabancı araştırma görevlisi istihdam etmesi konusunda yasal engel bulunduğunu ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Araştırmanın da eğitimin de temelinde öğrenciler var ve araştırmayı da bütün dünyada lisansüstü öğrencilerden bekliyoruz. Çok iyi öğrencileri çekmeniz gerekiyor. Türkiye’de bunu yapıyoruz ama uluslararası düzeyde çok iyi öğrencileri biz burada araştırma görevlisi olarak istihdam edip onlara finansal destek veremiyoruz. Yabancı uyruklu araştırma görevlisi istihdam edemiyorsunuz. Bu konunun tartışılması gerekiyor. Türkiye’nin bundan dolayı fırsat kaçırdığını düşünüyorum. Bunun da yetkili kurumlarda gündeme getirilmesinde yarar görüyorum."
Toplumsal sorumluluk için
Acar, lisans düzeyinde de önemli atılımlar yapılacağı, eğitim komisyonunun bu konuda tekrar yapılandırmaya yönelik çalışmalar yapacağını ifade etti.
Üniversitede ’Toplumsal Sorumluluk Komisyonu’ da kurulacağını bildiren Acar, toplumun öncelikli sorunlarının bilimsel ortamda tartışılarak çözüm getirilmesine çaba harcayacaklarını dile getirdi. "Bu komisyonun amacı, üniversite öğretim üyelerimizin, öğrencilerimizin ve ODTÜ dostlarının bir araya gelerek Türkiye’de çözüm bekleyen problemlerin üzerinde hem araştırma hem uygulama yapılması için birtakım projeler geliştirmektir" diyen Acar, enerji, çevre, kadın-erkek eşitliği, göç, yoksulluk gibi konularda çalışmalar yapılacağını belirtti.
Kosova’da kampüs
REKTÖR Acar, Kosova’da ODTÜ’ye bağlı kampüs kurulmasına yönelik girişimlerle ilgili bazı ön temaslar yapıldığını kaydetti. KKTC’de ODTÜ’nün kampüsü bulunduğuna işaret eden Acar, "Bizim önümüzde böyle bir tecrübe var. Bu konuda bir ön temas yapıldı ama herhangi bir resmi adım atılmadı. Konu ciddi olarak tartışılmalı" dedi.
Ciddi olarak söylenecek savunulacak şeyler değil
ACAR, Ankara Büyükşehir Belediyesi ile imar konusunda yapılan tartışmalara da değindi. "Bizim beklediğimiz Büyükşehir Belediyesinin ODTÜ’nün görevini daha rahat yapması için ne şekilde destekler sağlayabileceğini düşünmesidir" diyen Acar, şöyle konuştu:
"Son dönemdeki tartışmaları hepimiz biliyoruz ve çok yapıcı tutum olduğunu düşünmüyorum. ODTÜ’nün binalarının yıkılması herhalde herhangi bir kimsenin ciddi olarak söyleyebileceği, savunabileceği şeyler değil. Bunlar biraz da sansasyon olsun diye söylenen laflar, verilen beyanatlar ama biz ODTÜ olarak tabii ki yasal sorumluluklarımıza her zaman sahip çıktık. Geldiğimiz noktada durumumuz şu: Biz Büyükşehir Belediyesinin meclis kararının yasal dayanağının olmadığını düşünüyoruz ve bu nedenle bu yıkım ve de ceza uygulanması kararını mahkemeye yansıttık ve yürütmeyi durdurma kararı aldık. Yasal süreç devam edecek ve bunun sonucunda da bizim haklı olduğumuzun ortaya çıkacağını düşünüyorum. Bizim 1/5000’lik imar planlarımız zaten onaylanmıştı ve bu çerçevede 1/1000 planlarımızın onay süreci devam ediyordu bu olay patladığında. Geçen cuma günü (8 Ağustos) bizim hem kampüs 1/1000 planlarımız hem de özel koruma bölgesi yani Eymir Gölü çevresinin imar planları Çankaya Belediye Meclisi tarafından onaylandı. Dolayısıyla biz 1/1000’lik imar planlarının yapılması görevini de yerine getirdik. Bundan sonra Büyükşehir Belediyesinin ne yapacağını göreceğiz."
Yol için mahkeme yürütmeyi durdurdu
ACAR, Büyükşehir Belediyesinin 1/25000 planlarında ODTÜ kampüsünün içinden yol geçmesinin ön görüldüğünü belirterek, şunları kaydetti:
"Bu yol kampüsümüzün bütünlüğünü bozmasının ötesinde, bizim için hem estetik hem de bundan daha önemlisi bir güvenlik sorunu olacaktı. Bununla ilgili de yürütmeyi durdurma kararı aldık. Bütün bilirkişi raporları -ki bilirkişi raporu veren uzmanlar bizim üniversitemizin mensubu değil, başka üniversitelerden tayin edilen bilirkişilerin raporu- çok açıkça şunu söylüyor: ’Bu şehircilik ilkeleri açısından yanlış tasarruftur, üniversite kampüsünün bütünlüğünü bozmaktadır ve tehlike yaratmaktadır’. Yani bunun uygun olmadığı şeklinde görüş bildirdiler ve bundan dolayı da yürütmeyi durdurma kararı verildi. Mahkeme hala devam ediyor, bunu sonuna kadar takip edeceğiz."
Rektörlük görevine 6 Ağustos 2008 tarihinde Acar, yapmayı planladığı çalışmaları anlattı. ODTÜ’nün son yıllarda ’araştırma ağırlıklı’ bir üniversite olma yolunda ilerlediğini kaydeden Acar, yayın sayılarında ve araştırma projelerinde ciddi artışlar sağlandığını anlattı. AB 6. ve 7. çerçeve programları kapsamında ortaya konulan projelerle ve proje bütçesi açısından ODTÜ’nün kendini ispat ettiğini söyleyen Acar, ulusal düzeyde de gerek DPT, gerekse TÜBİTAK projeleri yönünden ODTÜ’nün iyi bir noktada olduğunu kaydetti.
Özel araştırma komisyonu
Üniversitede araştırma alanında bir komisyon oluşturulacağını ve bu komisyonun proje teklifinin hazırlanmasından proje sonuçlarının ürüne dönüştürülmesi aşamasına kadar bütün sürecin incelenmesi ve gerekli disiplinin sağlanması için öneriler geliştireceğini belirten Acar, şöyle konuştu:
"Tabii, üniversite yönetimi olarak hedefimiz bu çizgiyi devam ettirmek ve ODTÜ’nün araştırma alanındaki başarısını daha da ileriye götürmek. Bu amaçla da bizim üniversite olarak öncelikli hedefimiz, mensuplarımızın araştırma yapabilme olanaklarını geliştirmek ve ODTÜ’nün hem ulusal hem uluslararası farklı finansman kaynaklarına ulaşmasını sağlamak. Bu amaçla üniversitemizde ilk defa bütün araştırma faaliyetleri tek bir rektör yardımcısı altında toplandı. Böyle yaparak süreci daha iyi yönlendirebileceğimizi düşünüyoruz."
600 öğretim üyesi yetişiyor
Teknokent ile ilgili olarak da firmalarının inovasyon katkısının artırılması ve üniversitedeki tüm bölümlerin bu faaliyetlerine daha yaygın katılımlarının sağlanmasını amaçladıklarını belirten Acar, "Bunun için de teknokent firmaları, teknokent yönetimi ve üniversitemiz arasında daha iyi etkileşim ve koordinasyonun sağlanmasını amaçlıyoruz" dedi.
ODTÜ’nün, ’Öğretim Üyesi Yetiştirme Projesi’ yürüttüğünü anımsatan Acar, şu anda 600’e yakın araştırma görevlisinin diğer üniversiteler için öğretim üyesi olarak yetiştirildiğini kaydetti. Bu şekilde öğretim üyesi yetiştirmenin maliyetinin düşük olduğunu ifade eden Acar, bu öğrencilere yurt dışında araştırma yapma imkanı da tanındığını belirtti.
Acar, "Bu proje, Türkiye için çok önemli bir proje. Çünkü yükseköğretimde ciddi bir öğretim üyesi açığımız var. Yeni üniversiteler açılıyor ve bu üniversiteler devreye girdiğinde bunların öğretim üyesinin nasıl karşılanacağı tartışılmalı. ODTÜ olarak bu konuda üzerimize düşeni fazlasıyla yapmaya hazırız" diye konuştu.
Yabancı uyruklu hoca planı
Üniversitenin lisansüstü programlarına başarılı Türk ve yabancı uyruklu öğrencileri çekmek için çaba harcayacaklarını dile getiren Acar, bu öğrencilere burs ve istihdam olanakları sağlanması gerektiğini anlattı. Yurt dışındaki birçok üniversitenin başarılı öğrencileri çekebilmek için çaba gösterdiğini, bunun için çeşitli imkanlar verdiklerini ifade eden Acar, şunları söyledi:
"Bu öğrencilere burs ve iş olanakları sağlanabilmesi çok önemli bir faktör. Yani iyi öğrenci istiyorsanız burs sağlayabilmeniz lazım, istihdam yaratmanız lazım. Bütün dünyada bu yapılıyor. Bu amaçla önümüzdeki günlerde YÖK ve Maliye Bakanlığında çabalarımız olacak, TÜBİTAK’a önerilerimiz olacak. ABD bunu yapıyor, İngiltere, Almanya, bütün iddia sahibi ülkeler bunu yapıyor ama şu anda bizim maalesef önümüz tıkalı. Bu konuda bir mevzuat düzenlemesine ihtiyacımız var."
Türkiye fırsat kaçırıyor
Acar, Türkiye’de üniversitelerin yabancı araştırma görevlisi istihdam etmesi konusunda yasal engel bulunduğunu ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Araştırmanın da eğitimin de temelinde öğrenciler var ve araştırmayı da bütün dünyada lisansüstü öğrencilerden bekliyoruz. Çok iyi öğrencileri çekmeniz gerekiyor. Türkiye’de bunu yapıyoruz ama uluslararası düzeyde çok iyi öğrencileri biz burada araştırma görevlisi olarak istihdam edip onlara finansal destek veremiyoruz. Yabancı uyruklu araştırma görevlisi istihdam edemiyorsunuz. Bu konunun tartışılması gerekiyor. Türkiye’nin bundan dolayı fırsat kaçırdığını düşünüyorum. Bunun da yetkili kurumlarda gündeme getirilmesinde yarar görüyorum."
Toplumsal sorumluluk için
Acar, lisans düzeyinde de önemli atılımlar yapılacağı, eğitim komisyonunun bu konuda tekrar yapılandırmaya yönelik çalışmalar yapacağını ifade etti.
Üniversitede ’Toplumsal Sorumluluk Komisyonu’ da kurulacağını bildiren Acar, toplumun öncelikli sorunlarının bilimsel ortamda tartışılarak çözüm getirilmesine çaba harcayacaklarını dile getirdi. "Bu komisyonun amacı, üniversite öğretim üyelerimizin, öğrencilerimizin ve ODTÜ dostlarının bir araya gelerek Türkiye’de çözüm bekleyen problemlerin üzerinde hem araştırma hem uygulama yapılması için birtakım projeler geliştirmektir" diyen Acar, enerji, çevre, kadın-erkek eşitliği, göç, yoksulluk gibi konularda çalışmalar yapılacağını belirtti.
Kosova’da kampüs
REKTÖR Acar, Kosova’da ODTÜ’ye bağlı kampüs kurulmasına yönelik girişimlerle ilgili bazı ön temaslar yapıldığını kaydetti. KKTC’de ODTÜ’nün kampüsü bulunduğuna işaret eden Acar, "Bizim önümüzde böyle bir tecrübe var. Bu konuda bir ön temas yapıldı ama herhangi bir resmi adım atılmadı. Konu ciddi olarak tartışılmalı" dedi.
Ciddi olarak söylenecek savunulacak şeyler değil
ACAR, Ankara Büyükşehir Belediyesi ile imar konusunda yapılan tartışmalara da değindi. "Bizim beklediğimiz Büyükşehir Belediyesinin ODTÜ’nün görevini daha rahat yapması için ne şekilde destekler sağlayabileceğini düşünmesidir" diyen Acar, şöyle konuştu:
"Son dönemdeki tartışmaları hepimiz biliyoruz ve çok yapıcı tutum olduğunu düşünmüyorum. ODTÜ’nün binalarının yıkılması herhalde herhangi bir kimsenin ciddi olarak söyleyebileceği, savunabileceği şeyler değil. Bunlar biraz da sansasyon olsun diye söylenen laflar, verilen beyanatlar ama biz ODTÜ olarak tabii ki yasal sorumluluklarımıza her zaman sahip çıktık. Geldiğimiz noktada durumumuz şu: Biz Büyükşehir Belediyesinin meclis kararının yasal dayanağının olmadığını düşünüyoruz ve bu nedenle bu yıkım ve de ceza uygulanması kararını mahkemeye yansıttık ve yürütmeyi durdurma kararı aldık. Yasal süreç devam edecek ve bunun sonucunda da bizim haklı olduğumuzun ortaya çıkacağını düşünüyorum. Bizim 1/5000’lik imar planlarımız zaten onaylanmıştı ve bu çerçevede 1/1000 planlarımızın onay süreci devam ediyordu bu olay patladığında. Geçen cuma günü (8 Ağustos) bizim hem kampüs 1/1000 planlarımız hem de özel koruma bölgesi yani Eymir Gölü çevresinin imar planları Çankaya Belediye Meclisi tarafından onaylandı. Dolayısıyla biz 1/1000’lik imar planlarının yapılması görevini de yerine getirdik. Bundan sonra Büyükşehir Belediyesinin ne yapacağını göreceğiz."
Yol için mahkeme yürütmeyi durdurdu
ACAR, Büyükşehir Belediyesinin 1/25000 planlarında ODTÜ kampüsünün içinden yol geçmesinin ön görüldüğünü belirterek, şunları kaydetti:
"Bu yol kampüsümüzün bütünlüğünü bozmasının ötesinde, bizim için hem estetik hem de bundan daha önemlisi bir güvenlik sorunu olacaktı. Bununla ilgili de yürütmeyi durdurma kararı aldık. Bütün bilirkişi raporları -ki bilirkişi raporu veren uzmanlar bizim üniversitemizin mensubu değil, başka üniversitelerden tayin edilen bilirkişilerin raporu- çok açıkça şunu söylüyor: ’Bu şehircilik ilkeleri açısından yanlış tasarruftur, üniversite kampüsünün bütünlüğünü bozmaktadır ve tehlike yaratmaktadır’. Yani bunun uygun olmadığı şeklinde görüş bildirdiler ve bundan dolayı da yürütmeyi durdurma kararı verildi. Mahkeme hala devam ediyor, bunu sonuna kadar takip edeceğiz."