ODTÜ’nün ODTÜ’lü rektörü

Güncelleme Tarihi:

ODTÜ’nün ODTÜ’lü rektörü
Oluşturulma Tarihi: Ocak 19, 2007 00:00

Ankara Hürriyet’e konuk olan ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ural Akbulut üniversitedeki köpek sorunundan burs vermelerinin yasaklanmasına, Merkez Bankası’nın taşınmasından Ankara köylüleşir dediği kültür sanat aktivitelerinin azalmasıyla ilgili birçok konuda çarpıcı açıklamalarda bulundu.

ORTADOĞU Teknik Üniversitesi (ODTÜ) mezunu bir rektör olan ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ural Akbulut Başkent’in sorunlarından, en sevdiği taraflarına; ’Başlıbaşına bir şehir ben de buranın belediye başkanıyım’ dediği ODTÜ’de altı yıllık görev süresi boyunca yaptıklarından, son iki yıldaki planlarına kadar her şeyi Ankara Hürriyet için anlattı.

Ankara’nın en büyük sıkıntılarınından birinin İstanbul’un çok gelişmişliği olduğunu söyleyen ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ural Akbulut, "İstanbul’un gelişmesini arzu ediyoruz ancak sanayiciler burada biraz palazlanınca Ankara’yı terkettiler" dedi.

Sanayi ve ticaretin İstanbul’a kaymasının Ankara’yı çok etkilediğini söyleyen Akbulut bu etkileri şöyle açıkladı: "Hem ticaret hem de sanayi İstanbul’a kayınca bankalar da bir bir taşınmaya başladı.

BAŞKENT’İ ÇÖKERTMEK DEMEK

Beni en çok üzen Merkez Bankası’nın da İstanbul’a gitmesinin konuşulması. Bir Ankaralı vatandaş olarak beni çok derinden yaraladı. Merkez Bankası’nı burdan götürmek demek adeta Başkent’i çökertmek demek. Her yönden İstanbul’a yöneliş kültür sanat etkinliklerinin de Başkent’te hızla yok olmasına zemin hazırladı. Biz bu konuda Ankara Valiliği ve belediyelerle konuşuyoruz. Bize, Ankaralılara ve belediyelere düşen en önemli görevlerden biri kentin tarihi güzelliklerini ortaya çıkarmak."

UMUT ODTÜ

ODTÜ’nün bu gidişi durdurmak için bir umut getirme çabasında olduğunu söyleyen Akbulut Başkent için neler yaptıklarını şöyle anlattı:

"Türkiye’nin ilk teknoparkını kurduk. Teknokentimizdeki 182 firma 3100 kişi Ar-Ge yapıyor ve Mayıs ayında yeni binamız bitiyor. Kapalı alanımız toplam 82 bin metrekareye çıkacak ve çalışan sayısı 4 bini geçecek, şirket sayısı ise 220’yi bulacak. Bu haliyle Mayıs ayında dünyanın en büyük kampus içi teknoparklarından birini kurmuş olacağız. Şu anda Teknopark’taki Ar-Ge ciromuz 200 milyon dolar. Bizim hocalarımız ve öğrencilerimiz yüksek teknolojide uygulamayı görüyorlar."

Sekiz mezundan biri yurtdışında

ODTÜ mezunu olan sekiz öğrenciden birinin yurtdışında çalıştığını söyleyen Rektör Prof. Dr. Akbulut bunun kendileri için gurur kaynağı olduğunu belirterek şöyle konuştu: "80 bin mezunumuzun 8-10 bini kesinlikle yurtdışındadır. Kesin dememin sebebi sırf Brüksel’de bir dernek kuralım dedik aynı gün 100 kişi bir araya geldi. California’da o şekilde. Şu anda 14 ülkede derneğimiz var. Geçtiğimiz günlerde Japonya’ya gittim üç şehirde de mezunlarla buluştum. Pakistan’da 60 kişilik bir yemek yedik. Kıbrısta 350 kişilik bir 50. Yıl yemeği yedik. Philadelphia’da Tassa isimli bir kuruluş var. Türk ve Amerikan bilimadamlarından oluşan bu kuruluşta 200’ün üzerinde ODTÜ Mezunu bulunuyor. Mezunlarımızın çoğu gittikleri ülkede en önde gelen kurumların en önde gelen öğreticileri ya da yöneticileri. Bu bizim için büyük gurur kaynağı."

Protesto edin ama fiziksel zarar vermeyin

ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ural Akbulut en çok üzüldüğü noktanın öğrencilerin verdiği fiziksel zararlar olduğunu belirterek bu konuyla ilgili devam eden soruşturmayı şöyle anlattı "ODTÜ’de özgürlük kısıtlı değil. Okulumuza Kemal Derviş ve Süleyman Demirel geldiğinde protesto edildi. Ben her zaman şunu söyledim. Beni de protesto edebilirsiniz, hakaret de edebilirsiniz yeter ki kimseye fiziksel zarar vermeyin. Afişinizi asın, sloganınızı atın, rektörlüğün önünde ıslık atın ama binama, kütüphaneme dokunmayın. Cama, çerçeveye ya da bir öğrenciye dokunulursa, dersin yapılması engellenirse soruşturmayı açar gerekeni yaparız.

ODTÜ’deki köpek yasağı ne olacak

Geçtiğimiz aylarda ODTÜ yönetimi ile hayvanseverleri karşı karşıya getiren ’ODTÜ’ye gelen misafirlerin yanlarında köpek getirmesinin yasaklanmasını’ ODTÜ Rektötü Prof. Dr. Ural Akbulut şöyle açıkladı: "ODTÜ’deki başıboş köpekler bir dekanımızın ayağını parçaladı ve ameliyat oldu. Bir master öğrencimizin iki bacağı köpekler tarafından defalarca ısırılırken en acı olayı üç ay önce yaşadık. Genetik Bölümü’nde okuyan çok başarılı Kazak bir kız öğrencimizi kampus içindeki köpekler 40-50 yerinden ısırdı. Öğrencimizin bacakları ve kolları tamemen parçalandı. Olay yerinden geçen insanlar zor öğrencimizi kurtarmışlar. Kuytu bir yerde olsa kan kaybından ölebilirdi. Biz de şunu yasakladık. Kampusa misafir gelenler arabalarında köpek getirmesinler."

Burs vermek istiyoruz ama yasak

Hükümetin üniversitelerin burs vermesini yasaklamasını sert bir dille eleştiren ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ural Akbulut öğrencilerin zor durumda kaldıklarını belirterek şöyle konuştu: "İki yıl kadar önce hükümet maalesef burs vermemizi yasakladı. Bu öğrenci için çok kötü oldu. Biz de kendimizi vicdanen rahat hissetmiyoruz. Üniversite yönetimleri burs vermek istiyor ama kanunen yasak. Vakfımızı ve Mezun Derneklerimiz kısmen burs veriyor. Ancak bu sorun sadece bizim üniversitemizin sorunu değil. Ankara Üniveristesi’nde 40 bin öğrenci, Gazi Üniversitesi’nde 60 bin öğrenci, Hacette’de 20 bin öğrenci var. Bu öğrencilerin önemli bir kısmı burs sorunu yaşıyor. Ben bu yasanın hala nasıl çıktığını anlayamıyorum ve kabullenemiyorum. Dünya tarihinde görülmemiş bir olay. Geleceğimizin kurtarıcısı olan gençleri bu şekilde aç susuz bırakıp, Kredi Yurtlar Kurumu’nun vereceği 130 YTL’ye mahkum etmememiz lazım.

Belediye Başkanı Akbulut

ODTÜ’yü bir şehir olarak tanımlayan, kendisinin de bu şehrin Belediye Başkanı olduğunu söyleyen ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ural AKbulut ’kendi şehrinde’ yapamadıklarını şöyle itiraf etti: "Altı yıllık görev sürem boyunca MIT, Harvard, Cambridge gibi yüksek seviyedeki üniversitelerde çalışan Türkleri ODTÜ’ye çekemedim. Şimdi yapıyorum ama biraz geç oldu. Vaktiyle dekan arkadaşlarıma ve bölüm başkanlarına bunu söylemiştim ama onlarda çok ilgilenmedi. Şimdi oralarda toplantı yapıp onları ODTÜ’ye davet ediyorum. Teknoparkımızda şirket kurmaları, ODTÜ’de hocalık yapmaları için elimizden geleni yapıyoruz. Bir diğer içimde kalan olay ise yabancı hoca sayısını arttıramamam oldu. Aslınca hoca çok ama maliye buna izin vermiyor. Bize 50-55 civarında bir sınırlama getirmiş. Boğaziçi Üniversitesi’nde de aynı sayıda hocaya izin verilmiş. Ama onların öğrenci nüfusu 10 bin bizim ki 22 bin. Burada bir orantısızlık var. Hükümet okutmana kadro vermiyor, maliye yabancı hocaya sınırlama getiriyor, zor durumda kalan biz oluyoruz. Almanya YÖK başkanıyla görüştüm. Orada 65 yaş üstü Prof’lar kanunen çalışamıyor. Biz o değerli Prof’ları alalım dedik. Onlar da çok sıcak baktılar. Ama bu sınırlamalar elimizi kolumuzu bağlıyor."

YARIN: TOBB ETÜ ÜNİVERSİTESİ REKTÖRÜ PROF. DR. TAHSİN KESİCİ
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!