O hep bildiğimiz Ankara

Güncelleme Tarihi:

O hep bildiğimiz Ankara
Oluşturulma Tarihi: Şubat 11, 2011 00:00

Bir film izlerken ya da bir kitabı okurken karşınıza Ankara’nın çıkması, kahramanın sizin geçtiğiniz sokaklardan, caddelerden geçmesi, soluklandığınız parka oturması, tren garında beklemesinin yarattığı aitlik, tanıdıklık duygusunu Ankara’da yaşamış olanlar bilir ancak.

Haberin Devamı

Aşk Tesadüfleri Sever’in Ankara’da geçen sahnelerini de aynı duygularla izledim. Tesadüfle aşk arasında kurduğu o ‘mucize’ bir yerden sonra bıkkınlık verse de, filmin,  geniş caddeleri ya da denizi olmasa da bu kentin aşka nasıl geniş alanlar sağladığını, derinlik yarattığını göstermesini sevdim.
Nihayet bir filmde o meşhur “Ankara’ya İstanbul’a dönmek için gidilir” klişesinin tekrarlanmasını ve bunun tersine çevrilmesini de… Kim bilir belki de iyi şeylerin bize tesadüf etmesi gerekiyordur bir kenti sevebilmek için. Aşk gibi…

 

O hep bildiğimiz Ankara

Ankara’dan Berlin’e

Haberin Devamı

Dün başlayan 61. Berlin Film Festivali’nde yarışan Bizim Büyük Çaresizliğimiz de Ankara’da geçen bir aşk filmi...
Barış Bıçakçı’nın aynı adlı kitabından uyarlanan ve Seyfi Teoman’ın yönettiği film, dostlukları lise yıllarına uzanan, bugün otuzlarında olan iki adamın ve genç bir kadının öyküsünü anlatıyor. Birlikte yaşadıkları eve arkadaşlarının kızının gelmesiyle başlıyor bu öykü ve birbirlerinden habersizce ona aşık olmalarıyla sürüyor. Belki de çaresizce…
Bu sefer de aşkı tesadüfler yaratıyor. Bu uçuşkan olmayan, köşeli, hayatın cetvelle çizilmiş gibi akıp gittiği kentte bunun daha ağır, yıkıcı sonuçları oluyor.
Filmi 15 Nisan’dan itibaren görebileceğiz ama öncesinde, eşsiz bir aidiyet sorgulamasına meyilliyseniz, Bıçakçı’nın kitabını okuyun. Filmin neden ısrarla Ankara’da çekildiğini ve bir aşkın yaratılmasında bu kentin nelere kadir olduğunu anlayacaksınız.

HABERİNİZ OLSUN

Herkes sinema yapabilir!

Sinematek Derneği’nin 11 yıldır sürdürdüğü sinema kursları Mart ayında İstanbul, Ankara ve İzmir’de başlıyor. “Film Yapım Yönetmenlik ve Kamera”dan “Kamera Önü Oyunculuk”a, pek çok atölye sinemaya sadece seyirci kalmayanların ilgisini bekliyor. www.sinematek.org
“Kısa Kes” Türkiye’ye yayılıyor
TED Ankara Koleji Vakfı Özel Lisesi’nin düzenlediği Kısa Kes Kısa Film Yarışması bu yıl Türkiye çapında yapılıyor. Konu ve tür sınırlamasının olmadığı yarışmaya Türkiye’deki tüm devlet ve özel okullarda öğrenim gören lise öğrencileri katılabiliyor. Yarışmaya son katılım tarihi 23 Nisan. kisakesfilm.tedankara.k12.tr

Haberin Devamı


Haftanın Filmi

Dövüşçü
- The Fighter
- Yönetmen: David O. Russell
- Oyuncular:  Christian Bale, Mark Wahlberg, Amy Adams, Melissa Leo
- 2010, ABD
Zamanın efsane boksörlerinden olan, yeteneğini boşa harcadığı için gözden düşmüş ve teselliyi uyuşturucu kullanmakta bulan Dicky henüz yolun başında olan kardeşi Micky’e boks eğitmenliği yapmaktadır. Her maçı kaybetmeye başlayan Micky bir yandan abisinin gölgesinde kaybolurken bir yandan da kariyerini yöneten annesinin Dicky’e hayranlığı altında ezilmektedir. Tam bu dönemde hayatına giren sevgilisi Charlene’in desteğiyle Micky aile bağlarını koparır ve yeni bir kariyer için adımlarını atar.
Bu senenin en çok konuşulan filmlerinden olan Dövüşçü, ‘İrlandalı’ lakaplı boksör Micky Ward’ın hayat hikayesine dayanıyor. Film bir yandan sıfırdan zirveye tırmanan genç bir boksörün başarısına odaklanırken geride, bir arada duruyormuş gibi yapan ama aslında paramparça olmaya doğru giden bir ailenin trajedisini anlatıyor. Ama bu hikaye ne yeni, ne de orijinal, ayrıca dramatik açıdan da oldukça zayıf. Yine de Dövüşçü, Christian Bale ve Melissa Leo’nun şaşırtıcı oyunculukları için görülmesi gereken bir film. Bu sene Altın Küre başta olmak üzere pek çok birlik ödülünü toplayan ikili 27 Şubat’ta verilecek Oscar’larda da heykelleri alacak görünüyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!