Güncelleme Tarihi:
MÜZİK yaşantısının ilk ciddi sınavını Celal Bayar ve Adnan Menderes’in karşısında verdiğini belirten Abacı, “Bir protokol gecesiydi. Ankara Palas’ta düzenlenen geceye dönemin Cumhurbaşkanı Celal Bayar, Başbakanı Adnan Menderes ile birlikte katılmıştı. O geceye dizlerimin titriyerek çıkarıldım. Öylesine beğenildi ki sesim, pek çok kişi ayağa kalkarak beni alkışladı. Celal Bayar annem ile beni yanına çağırdı ve anneme, ‘Bu kızın, müziğe büyük istidadı var. Sakın müziğin peşini bırakmasın’ dedi. Doğrusunu isterseniz benim müzik yaşantım işte o Ankara gecesinde başladı” dedi.
Anne karnında söylemeye başladım
Şarkı söylemeye anne karnında başladığını kaydeden Abacı, “Ankara kolejinde okudum. Müzik eğitimi Dede Efendiler, Haci Arif Beyler yerine daha Batı’ya yönelikti. Ama sonunda Türk müziği ağır bastı. Galiba anne karnındayken şarkı söylemeye başlamışım. Alaturkaya da çok fazla merakım vardı” diye konuştu. Mesleki anlamda en çok Safiye Ayla’yı kıskandığını ifade den Abacı, şöyle devam etti:
“Atatürk’ü canımdan çok sever, sayarım. Neden o dönemde yaşamadım diye hep hayıflandım. Onun karşısında Ayla yerine ben olmayı çok isterdim.
Bunun yanı sıra Emel Sayın ile hep rakip gösterildim. Ama biz her zaman birbirimize saygı ve sevgi duyduk. Emel çok hırslıdır. Üçlü konserlerimizde (Emel Sayın, Muazzez Abacı, Seçil Heper) biraz huysuzluk yaptı. Ancak sonra tatlıya bağladık.
Sahnede ölmek istiyorum
2000’li yıllarda nedendir bilmiyorum ama sahnelere küstüm. Öyle bir duruma gelmiştim ki sahneyi tamamen bırakmayı düşündüm. Ancak dinleyicilerimin alkışlarını çok özledim. Bundan sonra tüm yaşamımı dinleyenlerim ve sahneye adayacağım. Zeki Müren gibi sahnede ölmek istiyorum. Ankaralılar 14 Nisan’da çok farklı bir Muazzez Abacı görecek. Ajda Pekkan ile yeni bir albüm projemiz var. On şarkılık bir albüm. Şimdiki assolislerde Sibel Can, Ebru Gündeş ve Muazzez Ersoy’u beğeniyorum. Bir assolistte olması gereken en önemli şey ışıktır.”
NEŞE-i Muhabbet projesinin mimarı Sinan Kuzucu ise, duygularını şöyle anlattı: “İzmir’de yaşayan bir eğitimciyim. Yani ne bir organizatör ne de bir gazino patronuyum. Tek çabam Türk müziğinin eskisi gibi layık olduğu seviyeye getirmek. Bunun için üç yıldır büyük projelere imza atıyorum. Son projem Neşe-i Muhabbeti de Ankara’ya getirmekten çok mutluyum. Ankaralıların yoğun ilgi göstereceğini biliyorum. Bu ülkeye Emel Sayın, Bülent Ersoy, Muazzez Abacı, Adnan Şenses bir daha gelmez. Onların kıymetini bilmeliyiz. 14 Nisan’da Anadolu Gösteri Merkezi’nde gerçekleşecek Neşe-i Muhabbet adlı alaturka gösterinin biletleri biletix ve Anadolu Gösteri Merkezi gişelerinde satışa sunuldu. Şimdiden herkese iyi seyirler diliyorum.”