Mücevher aşkı beyazperdede

Dünyaca ünlü mücevher tasarımcısı Sevan Bıçakçı’nın hayatını ve sanatını konu alan ‘İstanbul’u Mücevhere Sığdıran Usta’ isimli belgesel filminin gösterimi, önceki gün CerModern Sanat Merkezi’nde gerçekleşti.
Ankara’daki özel gösterime Sevan Bıçakçı’nın yanı sıra belgeselin yönetmeni ve yapımcısı Ümran Safter, yapım ekibi ve çok sayıda izleyici katıldı. Gösterimin ardından soru-cevap şeklinde kısa bir söyleşi yapan Sevan Bıçakçı, hayatını anlatan belgeselle ilgili, şunları söyledi:

USTA-ÇIRAK İLİŞKİSİNİ ANLATIYOR

“Belgesel, yok olmaya yüz tutmuş farklı bir eğitim sistemi olan ustalık-çıraklık ilişkisini tekrar canlandırmayı ele alıyor. Sevan Bıçakçı hikâyesini, bir yüzüğün oluşma serüveni anlatan bir belgesel. Belgesel teklifi yapımcılardan geldi, ilk başlarda kabul etmekte zorlandım. Gişe beklentisi olmadan, üniversitelerde öğrencilere izletilecek olması, film festivallerine katılacak olması ve usta-çırak ilişkisini anlatacak olması dolayısıyla kabul ettim. Ankaralı sanatseverler zor beğenir dediler, umarım Başkentliler eserlerimi beğenmiştir. Ankara’nın benim için ayrı bir yeri var. Ankara’da çocukluk, gençlik arkadaşlarım, kadim dostlarım var. Ankara’da olmaktan dolayı büyük keyif alıyorum, benim ikinci evim gibi.”

20 FESTİVALE BAŞVURU YAPTIK

Projenin bir yıllık süre içerisinde tamamlandığını kaydeden yönetmen-yapımcı Ümran Safter, “Kültür Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü’nün katkılarıyla belgeseli çektik. İstanbul, Londra ve Newyork’ta çekimlerini yaptık. 3 Kasım’da İstanbul’daki ilk gösteriminin ardından Ankara’da da gösterimini yapıyoruz. Yaklaşık 20 festivale başvuru yaptık. Sevan Bıçakçı’yı yurt dışındaki izleyicilere de tanıtmak istiyoruz” dedi.

İLHAMINI İSTANBUL'DAN ALIYOR

Belgeselde mesleğe 12 yaşında İstanbul Kapalıçarşı’da çırak olarak başlayan ve çarşının 600 yıllık yerleşik mücevher geleneğine kafa tutarak kendisine özgü bir yol izlemeyi tercih eden Sevan Bıçakçı’nın hikâyesi, Kapalıçarşı’nın yüzyıllardır devam eden geleneksel usta-çırak ilişkisi anlatılıyor. İlhamını İstanbul’dan alan, aşık olduğu bu kenti tüm renkleriyle ve ihtişamıyla anlatan Bıçakçı; boğazı, balıkları, martıları, Kız Kulesi’ni, camileri, kiliseleri kubbeli yüzüklerinin içine ustaca sığdırıyor. Belgeselde; Bıçakçı’nın ailesi, yakın arkadaşları, Kapalıçarşı’daki ustaları, tasarımcılar, koleksiyonerler ve akademisyenlerden oluşan 40’a yakın kişinin Bıçakçı’nın sanatıyla ilgili görüşleri de yer alıyor.