Mide kanaması geçirince doktordan tazminat istedi

Güncelleme Tarihi:

Oluşturulma Tarihi: Temmuz 08, 2007 00:00

Rahatsızlığı nedeniyle hastaneye giden hasta, doktorun verdiği ilaçları kullandıktan sonra mide kanaması geçirdi. Hastane ve doktor aleyhine tazminat davası açan hastanın açtığı dava mahkeme tarafından reddedildi fakat Yargıtay kararı bozdu.

YARGITAY 13. Hukuk Dairesi, tedavisi için yazılan ilaçları kullandıktan sonra mide kanaması geçiren hastanın açtığı tazminat davasının reddedilmesine dair kararı bozdu.

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi, verdiği emsal kararda, "Vekil konumunda olan doktorun meslek alanı içerisinde olan bütün kusurları, hafif bile olsa sorumluluğunun unsuru olarak kabul edilmelidir. Doktor, hastanın zarar görmemesi için mesleki tüm şartları yerine getirmek, tıbbi açıdan zamanında somut durumun gerektirdiği önlemleri eksiksiz biçimde almak, uygun tedavi yöntemini belirleyip uygulamak zorundadır" denildi.

Rahatsızlığı nedeniyle bir üniversite hastanesine giden Ç.M., muayene olduğu doktorun verdiği reçetede yazılı ilaçları kullandıktan 9 gün sonra mide kanaması geçirerek ameliyat olmak zorunda kaldı. Ç.M., 2 bin 850 YTL maddi ve 10 bin YTL manevi tazminat talebiyle doktor ve üniversite hastanesi hakkında dava açtı.

HASTA UYARMADI

Davalı hastane ve doktor, Ç.M.’ye uyguladıkları tedavinin mide hassasiyeti olan kişilerde mide kanamasına neden olabileceğini, hastanın muayene sırasında mide rahatsızlığını doktora iletmediği için reçetede yazılı tedavinin uygulandığını savundu. Ç.M. nin tedavi süresince midesindeki rahatsızlıklar dolayısıyla doktora gitmediği ve ihmalinin olduğunu belirten hastane ve doktor, mide kanaması geçirilmesinde kusurlarının olmadığını ve davanın reddedilmesi gerektiğini belirttiler.

Bilirkişi raporlarında mide kanaması ile tedavi arasında bir illiyet bağı kurulamadığı belirtildi. Bilirkişi raporunun ardından mahkeme davanın reddine karar verdi. Davacı Ç.M.’nin dosyayı temyiz etmesi üzerine dava Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’ne geldi.

BOZMA GEREKÇESİ

Daire, davacı Ç.M. nin reçetede yazılı ilacın midesinde sorun yaratabileceği şeklinde uyarılmadığına dikkat çekerek mahkemenin kararını şu gerekçelerle bozdu:

"Davalı tarafından davacının bu konuda bilgilendirildiğine ve gerekli önlemlerin alındığına ilişkin davalı doktorun mücerret beyanı dışında dosyada herhangi bir bulgu ve belge yoktur. Ayrıca, tedavi öncesi mide şikayeti olan davacının bu konuda uyarılmasına ve soru sorulmasına rağmen, kendi sağlığını riske atacak şekilde bu durumu bildirmeyerek ve ısrarla bu ilacı 9 gün kullanarak mide kanaması geçirmesine sebebiyet vermesi de hayatın olağan akışına uygun düşmemektedir.

Üniversiteden seçilecek üroloji, gastroloji,dahiliye uzmanlarının bulunduğu üç kişilik bilirkişi heyetinden alınacak açıklamalı raporla belirlenip, sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken, yeterli açıklamayı taşımayan bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı şekilde karar verilmesi bozma nedenidir."
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!