Mezun olmadan iş buluyorlar

TOBB Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necip Camuşcu, arkalarına Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) gibi bir gücü almış olan kurum olarak üniversite-sanayi işbirliğinin en güzel örneğini teşkil ettiklerini belirtiyor. Prof. Camuşcu’nun övgüyle söz ettiği “Ortak Eğitim Modeli” ile öğrencilerinin birçoğu mezun olmadan iş bulma imkanına sahip. Hatta çalıştıkları firmalara ürettikleri projelerin patentlerini satacak kadar da iddialılar. Bu hafta “Eğitim Sohbetleri”nde TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necip Camuşcu’yu konuk ettik. Atanalı henüz bir ay olan çiçeği burnunda rektör Prof. Camuşcu ile hem üniversitesi hem de özel yaşamına ilişkin renkli bir sohbet gerçekleştirdik. Prof. Camuşcu’ya yönelttiğimiz sorular ve yanıtları şöyle:

* Kısaca kendinizden bahseder misiniz?

1967 Ankara doğumluyum. Doğma büyüme Ankaralıyım. İlk, orta ve lise eğitimimi de Ankara’da tamamladım. ODTÜ Makine Mühendisliği mezunuyum. Kısa bir süre Ankara Sanayi Odası’nda çalıştım. Daha sonra Milli Eğitim Bakanlığı bursu ile yurtdışına gittim. İngiltere’de yükseklisans ve doktora yaptım. Daha sonra Türkiye’ye döndüm. 2007 yılına kadar Kırıkkale Üniversitesi’nde görev yaptım. 2007 yılından beri de TOBB Üniversitesi’ndeyim. 1 aydır da TOBB Üniversitesi’nin rektörlük görevini üstleniyorum.

* Haftasonlarınızı nasıl değerlendiriyorsunuz? Hobileriniz neler?

Rektörlükten sonra pek birşey yapamaz oldum. Ondan önce sık sık seyahat ederdim. Tarih konusunda çok meraklıyım. Tarih kitapları, dizileri, filmleri dikkatimi çeker. Genellikle Osmanlı Tarihi okuyorum ama Avrupa, Amerika tarihi de dikkatimi çeker.

* Fobiniz var mı?

Yükseklik fobim var. Yukardan baktığım zaman aşağı bakarken başım dönüyor. Ama uçak korkum yok. Bir de yılandan korkarım.

* Spor yapıyor musunuz?

Öğrencilik yıllarımda futbol oynardım. Futbolla aram çok iyidir. Çok iyi futbolcuydum. Lisede ve üniversitede amatör olarak futbol oynardım. Aynı zamanda Fenerbahçe taraftarıyım. Şimdilerde de sporu, evdeki spor aletleriyle yapıyorum.

* Yemeklerle aranız nasıl?

Çok iyidir. İngiltere’de öğrenciyken yemek yapıyordum ama şu an öyle bir durumum yok. Öğrenciyken iyi pilav yaptığım söylenirdi. Körili pilav yapardım ve arkadaşlarım çok beğenirlerdi. Şu an yapabildiğim tek şey tost ve yumurta. Onun dışında genellikle dışarda yiyorum yemeklerimi. Et yemeklerini çok severim. Zeytinyağlı sarmayı severim.

* Hiç evcil hayvan beslediniz mi? Ya da şu ana var mı?

Hayvanları çok seven bir insanım. Küçüklüğümden beri böyledir. Küçükken mahallede abilerimiz dediğimiz insanlar küçük bir kediyi öldürmüşlerdi ve çok etkilenmiştim. Günlerce kendime gelememiştim. Kızım da hayvanlara çok meraklıdır. O nedenle evde muhabbet kuşu ve ördek beslemişliğimiz var. Yeğenlerimin kedileri var onları da çok seviyorum.

* Rektör olmak gibi bir hayaliniz var mıydı?

Hiç hedefim yoktu. Mütevelli Heyetimiz öyle uygun gördü. Üniversitemizin takdiriydi.

İLK AKLIMA GELEN “YUVAM”

* Ankara deyince aklınıza ilk ne geliyor?

İlk aklıma gelen devlet. Resmi kurumlar, devlet kurumları. Bir de yuvam geliyor. Doğma büyüme Ankaralı olduğum için ailem burada. Sıcaklık hissediyorum Ankara’ya karşı. Düzenini, insanlarını severim. İstanbul’u da çok severim ama gezmek güzel, ara sıra ziyaret etmek güzel İstanbul’u.

TIP FAKÜLTESİ İLK ÖĞRENCİLERİNİ ALACAK

* TOBB Üniversitesi’ni kısaca tanıyabilir miyiz?

2003 yılında kuruldu. 2004 yılında ilk öğrencilerini aldı. İlk kurulan fakültelerimiz Mühendislik, Fen-Edebiyat ve İktisadi İdari Bilimler oldu. Daha sonra yeni fakülteler eklendi. Şu anda sayı 6’ya çıktı. Güzel Sanatlar Mimarlık Tasarım, Hukuk ve son olarak da Tıp Fakültesi’ni açtık. Bu sene Tıp’a ilk öğrencileri alacağız. Toplamda 21 bölümümüz var. Ekonomi ve teknoloji ağırlıklı bir üniversite olarak kurulduk ama yetinmedik. Tıp ve hukuk gibi alanlara da girdik.

ORTAK EĞİTİM MODELİMİZLE ÖNDEYİZ

* TOBB Üniversitesi’nin hedefleri nelerdir?

Arkamızda bir kere herşeyden önemlisi TOBB var. Üniversite sanayi işbirliğinde en iyi örneği haline gelmek istiyoruz. Sanayi problemlerine üniversitede çözüm aramak ve Türkiye’nin gelişmesine katkı sağlamak. Ortak eğitim modelimiz var. Bizim öğrencilerimiz 4 yılın 3 dönemini sanayide uygulamada geçirmek zorunda. Mühendisler böyle diğer fakültelerde kamu kurumlarında çok güzel tecrübe kazanıyorlar. Öğrencilerimiz 7- 8 patent aldı. Bu çok önemli bir başarı. Mezun olmadan iş hayatına hazırlanmış oluyorlar. Çalıştıkları firmalardan ödül alan öğrencilerimiz var. Bazen projeleri firmalar tarafından satın alınıyor. Eğitim yaptığı firmada işe başlayan çok sayıda öğrencimiz var. Öğrencilerimiz genellikle iş sıkıntısı çekmiyor.

Çok iyi burs imkanlarımız var. Tam Burslu öğrencilerimiz öğrenim ücretinden muaf oluyor ve Öğrenci Konukevi’nde ücretsiz konaklıyor. Öte yandan LYS’de gösterdikleri başarıya ve yerleştikleri programın puan türüne göre aylık 400 ile 2000 lira arasında yaşam katkı payı alıyorlar. Tüm burs olanakları karşılıksız. Burs olanakları, öğrencinin akademik başarısından bağımsız olarak, Tıp Fakültesi öğrencileri için 7 yıl + 1 dönem, diğer fakülte ve bölümlerin öğrencileri için 5 yıl + 1 dönem boyunca kesilmiyor.Yeni dönemde programlara kayıt olacak bin 110 öğrencinin 877’sine tam, yüzde 75, yüzde 50 ve yüzde 25 oranında burslar sağlayacak. Bu yıl ilk kez öğrenci alacak Tıp Fakültesi’nde eğitime başlayacak 40 öğrencinin yarısı ve yine ilk kez öğrenci alacak Psikoloji bölümünde eğitime başlayacak 40 öğrencinin dörtte üçü değişik oranlarda burslu olacak.