Güncelleme Tarihi:
Nursima KESKİN/ANKARA, (DHA)- TÜRKİYE Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Binali Yıldırım, döviz kurlarındaki artışa dikkat çekerek, "Son günlerde milli paramız Türk Lirası üzerinden ekonomimize yönelik bir saldırıyla karşı karşıyayız. Döviz kurundaki dalgalanmalar Türkiye'nin ekonomik göstergeleriyle izah edilemiyor. Dolayısıyla bu gelişmelerin temeli ekonomik değil siyasidir. Bunun altını çizelim. Türkiye siyasi hesaplarla yapılan ekonomik yaptırımlara kapalıdır" dedi.
TBMM Başkanı Binali Yıldırım, 10'uncu Büyükelçiler Konferansı nedeniyle Ankara'da bulunan büyükelçilerle Çankaya Köşkü'ndeki kahvaltıda bir araya geldi. Büyükelçilere geçen yıl başbakan olarak hitap ettiğini anımsatan Yıldırım, "Yokluğunuzda ülkemizde önemli değişiklikler oldu. Geçen yıl başbakan olarak konuşuyorduk, bugün başbakan yok, yeni sistem, başkanlık sistemiyle beraber yürütme görevi milletimiz tarafından doğrudan seçilen cumhurbaşkanı ve kabinesi tarafından yerine getirilmektedir. Güçlü Meclis, güçlü hükümet, güçlü Türkiye hedeflerine adım adım kararlı bir şekilde ilerliyoruz. Bu bakımdan 10'uncu Büyükelçiler Konferansı'nın temasını anlamlı buluyorum, yeni yönetim sistemimizin, sizlere, yabancı muhataplarımıza en doğru şekilde aktarılması bakımından bir araç olarak görüyorum. Ülkemize karşı var olan ön yargıların devam ettiği, yeni sisteme yönelik ön yargıların var olduğunu görüyoruz" diye konuştu.
'BU GELİŞMELERİN TEMELİ EKONOMİK DEĞİL SİYASİ'
Meclis Başkanı Binali Yıldırım, döviz kurlarında yaşanan dalgalanmaları da değerlendirerek şunları kaydetti:
"Son günlerde milli paramız Türk Lirası üzerinden ekonomimize yönelik bir saldırıyla karşı karşıyayız. Döviz kurundaki dalgalanmalar Türkiye'nin ekonomik göstergeleriyle izah edilemiyor. Dolayısıyla bu gelişmelerin temeli ekonomik değil siyasidir. Bunun altını çizelim. Türkiye siyasi hesaplarla yapılan ekonomik yaptırımlara kapalıdır. Dost, hasım herkes bunu böyle bilmelidir. Olumsuz kampanyanın arkasında olan yönetimleri, hukuk devleti ilkelerine, Türk yargısına, uluslararası hukuka saygı duymaya davet ediyorum. Asimetrik yaklaşımla, hasmane söylemle Türkiye'yi hizaya getirmeye çalışma, dayatma yapma sevdasından bir an önce vazgeçmeleri çözüm için yegane yoldur. Türkiye aziz milletinden aldığı güçle geçmişte her türlü zorluğun üstesinden geldiği gibi bu kez de bu krizden başarıyla çıkmasını bilecektir."
'İLK ADIMI ATMASI GEREKEN ABD YÖNETİMİDİR'
Türkiye ile ilişkilerin düzelmesi için ilk adımı ABD'nin atması gerektiğini belirten Meclis Başkanı Yıldırım, şöyle devam etti:
"ABD yönetiminin birtakım söylemlerle, yaptırımlarla, başkanın sorumsuz tweet'leriyle istediğini yaptırmaya çalışmak yerine; yasalarımıza saygı çerçevesinde, hâlâ çözüm fırsatı olduğunu, çözüm için konuya suhuletle yaklaşılması gerektiğini düşünüyoruz. İlk adımı atması gereken ABD yönetimidir. Milletimiz oynanan oyunu, olan biteni gayet net bir şekilde görmektedir. Aziz milletimiz basit ekonomik menfaatlerin ve hoyrat baskınların ötesini görecek basirete sahiptir. Biz bu ve buna benzer oyunların benzerlerini geçmişte de yaşadık. Vatandaşlarımız varlığımıza, geleceğimize yönelik sistematik bir saldırı olduğunu gayet iyi değerlendiriyorlar. 15 Temmuz hain darbe girişiminde umduğunu bulamayanlar bir kez daha hüsrana uğrayacaklardır. Milletimiz gerekirse fedakârlık yapmak konusunda kararlıdır. Gazi Meclis olarak hükümetimizin ihtiyaç duyduğu her türlü düzenlemeyi, parti ayrımı gözetmeksizin, milli şuur içinde yapmaya hazır olduğumuzu bir kez daha burada ilan ediyorum."
BÜYÜKELÇİLERE ÇAĞRI
"Türkiye'ye karşı hamle yapanlar bir kez daha görmeli ve hesabını buna göre yapmalıdır" diye konuşmasını sürdüren Binali Yıldırım, şunları söyledi:
"Size mesajım şudur; bu yaşananlar açıkça gösteriyor ki Türkiye'ye yapılanlar yarın başkasına yapılabilir. Bu hukuk dışı tutuma, ilkel baskılara uluslararası camianın Kudüs meselesinde olduğu gibi hep birlikte ses vermesi gerekmektedir. Bu konuda uluslararası camiayı harekete geçirmek, kamuoyunu bilinçlendirmek siz değerli büyükelçilerimizin en önemli görevleri arasına girmiş durumdadır. Ekonomik saldırıların karşısında yapmanız gereken bir diğer girişim, ihracatçımıza yeni imkanlar bulmak, yeni kapılar aralamaktır. Zira bu gelişmelere müspet taraftan baktığımızda, ülkemizin ihracatta rekabetini artırdığını, turizmini artırdığını söyleyebiliriz. Türkiye'ye süratle ekonomik kapılar açmak siz değerli büyükelçilerimizin gayretleriyle doğru orantılıdır."
'TERÖRLE MÜCADELE EN ÖNEMLİ ÖNCELİK'
Terörle mücadelenin önemini de vurgulayan Binali Yıldırım, "Zor bir dönemden geçiyoruz. Farklı terör örgütleriyle ayrım yapmadan yoğun bir mücadele içindeyiz. PKK, YPG, PYD, FETÖ, DEAŞ dahil, hepsiyle yurt içinde olduğu gibi yurt dışında da kararlı bir şekilde, sizlerin de desteğiyle mücadelemizi sürdürüyoruz. Terörle mücadele uluslararası toplum olarak üzerinde uzlaşabileceğimiz en temel konuların başında gelmesi gerekirken maalesef samimiyetten uzak, çifte standartlı yaklaşımların hâlâ devam ettiğine şahit oluyoruz. Terörle mücadele hükümetimizin olduğu gibi Gazi Meclisimizin de en önemli önceliğidir" dedi.
FOTOĞRAFLI